bölüm isimlerinin "tape 1, side a" "tape 1, side b" şeklinde gittiği dizi. henüz ilk bölümünü izledim ama gerek hafif 80'ler göndermeleri, gerek de soundtracki sebebiyle beğendim.

nedendir bilmem, izlerken aklıma life is strange'i getirdi.

ekleme: az önce bir oturuşta bitirdim; sürükleyici ve oldukça etkileyici bir dizi. konusu, günlük hayatımızda pek de önemsemediğimiz ufak tefek davranışların, başkalarının hayatlarında büyük etkilere sahip olabileceği üzerine kurulu. (bkz: chaos theory)

biraz klişe olacak ama diğer insanlara bakış açımı etkiledi desem yeridir. büyük ihtimalle, 1-2 ay sonra bir daha izlerim baştan.

(milistroke - 1 Nisan 2017 00:51)

ergen draması diye başlamıştım, aslında bir süre öyle de devam etti. yarısından sonra ise ne ergen kaldı ne drama; bir anda herkes yetişkin oldu, dizi safi trajediye döndü. az önce son bölümü izledim ve şu an böğrümdeki öküzle oturuyorum.

--- spoiler ---

yahu o bileklerini kestiği sahneyi bu kadar detaylı göstermezler sanmıştım ben, içim dışıma çıktı lan. bu kadarına ne gerek vardı. ağzıma sıçtınız.

--- spoiler ---

kesinlikle başarılı bir iş.

(ricky the emotinal - 7 Nisan 2017 19:26)

kesinlikle sadece bir "ergen" dizisi değil. özellikle lise yılları zor geçen benim gibi insanlara kabuslarını yeniden yaşatır. (lise biteli 12 yıl oldu ama hala o hissiyat yoklayıveriyor insanı...)

--- spoiler ---

hannah baker karakteri sürekli " e ama sende bir hayır demeyi bilmedin be kızım!" diye eleştireceğiniz tiplerden... kızımız "fairy tale" modunda bir lise hayatı yaşamak için kendini ortada bir şey yokken öpen bir kıza bile bir şey demiyor, arasının bozuk olduğunu bildiği arkadaşına güvenerek kendini "lök" diye sıcak su havuzuna bırakıyor. kendisine kötülük yapacağından emin olduğu tiplerle sevgililer günü'nde buluşuyor vs... peki yaşadıklarını hak ediyor mu? yooo? asla! kendisinin yaptığı hataları yapan bir milyon insan aynı şeyleri yaşamıyor, hannah aynı şeyleri yaşıyor. neden biliyor musunuz? hannah hatasından asla ama asla ders almıyor. kendini geri çekmeyi bilmiyor, aynı neşe ve ısrarla hayatına devam ediyor. "görünmez oldum!" dediği noktada bile görünmez değil. gerçekten kendini geri çekse, kendi içinde doğrusunu-yanlışını tartabilse hikayenin sonunda güçlenmiş ve yaşadıklarını ödeten bir karakter izlerdik. gerçi lise yıllarında bir kızdan bunu bekliyoruz da yetişkinler bunu yapamazken bazı şeyler zor tabii...
--- spoiler ---

hayatımızın her alanında "zorba" olan birileri olacak. bunlarla baş etmenin yolu elbette intihar değil. aslında çok ufak detaylar var. "yardım alın" diye çok yumuşak bir cümle kurmayacağım zira öyle olmuyor o işler... elbette yardım alın ancak bazı yerlerde yardımdan ziyade kişinin kendisinde dramatik bir değişim yapması gerekiyor. eğer elde imkan varsa ortam değişikliği en iyisi elbette... okulsa okul, işse iş, mahalle ise mahalle... hatta şehirse şehir... çünkü bir kere insanların pisliğini üzerine çektikten sonra kafalarından aşağı para keseleri atmadıkça (itiraf edin bu böyle) hiçbir şey değişmiyor. benim okuduğum lisede örneğin bir kız babasının parası sayesinde herkesi dize getirip kendinden durduk yerde özür bile diletebilmişti.

ha baktınız hiçbir şekilde bu zorbalardan kurtuluş yok tony gibi olun. hayatınızın detaylarını saklayın, gizemli takılın. bir bakmışsınız onlar sizden yardım ister hale gelecek zaten.

(redheadpinksoul - 12 Nisan 2017 12:48)

liseli bir kızın intiharına neden olan 13 sebebin 13 bölümde açıklandığı netflix dizisi. aslında bu dizinin kadınların gözünden yorumlanması daha sağlıklı olacaktır çünkü karşı cins olarak hemcinsim olan karakterlerin yaptıklarını bir kılıfa oturtabilirken baş rolümüz hannah'nın aşırı tutarsız davranışlarını onlar daha iyi gözlemler diye düşünüyorum. neyse clay jensen denen arkadaş aynı benim lisedeki halim gibi. yani adeta (bkz: o hikayedeki mal benim). şimdi spoiler kısmında biraz özet biraz yorum karışık bir şeyler söyleyeyim.

--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---

tape 1, side a

hannah kızımız ergen yıllarında haliyle okulun popüler, zıpkın, hareketli, serserisi olan justin foley'nin bir gülüşüne tav oluyor. aynı zamanda ilk öpücüğünü de bu arkadaşa verirken kadınların her zaman düştüğü hataya düşüp aşırı güvendiğinden dolayı fotoğrafını çekmesine izin veriyor. e okulumuzun züppesi de bunu okula yayıyor, malum bir erkek olarak da söyleyebilirim ki o döneme, kızın elini tutsan "evire çevire şeyaptım" diye anlatılabilen bir dönem diyebiliriz. haliyle okulda da kızın adı çıkıyor bu birinci sebep.

tape 1, side b

okula yeni gelen iki kız, hannah ve jessica'nın arkadaşlığı, aralarına alex denen elemanı almaları, alex'in jessica ile çıkmayla başlayıp hannah'nın ıskartaya çıkması ve hannah'nın arkadaşsız kalması. bu belli bir oranda kadınların içten içe birbirine karşı üstün gelme, seçilen olma dürtüsünü gösteriyor. malum jessica, alex'ten sonra justin'le birlikte oluyor oraya da gelicez.

tape 2, side a

alex'in listesi sınıftaki en iyi ve en kötüleri belli özelliklerine göre sıralamış. listede hannah kızımız "best ass" kategorisinde seçilmesine içerliyor. yani biz bunu erkek gözüyle baktığımızda iyi bir şey olarak görürüz de tabi kadınların bakış açısı farklıdır hele de liseye giden bir kızı düşündüğümüzde bunu obje olarak görünmeye indirgemiş olabilir tabi. aynı zamanda bryce'ın markette eliyle poposunu kavraması da haklı olduğunu gösterebilir. bu arada da jessica'nın hannah'ya slut demesiyle aradaki ipler tamamen kopar.

tape 2, side b

tyler'ın aşık olduğu kıza karşı stalking'in seviyesini eşeğin amına kaçırması. herkes stalkerlık yapar da bu arkadaş kızın odasını izleme noktasına gelmiş haliyle en güvenli hissettiğin evinde bile insanın rahatsız olmasını sağlamış. bu arkadaşı yakalamak için courtney ile pusuya yatan hannah, arkadaşı ile ikisini içki çarpınca biraz cinsel tecrübe edinirken fotoğrafları çekilir, bunlarda okulda yayılır. kızımız okulda artık "her yol var bunda" denilen biseksüel etiketi yer.

tape 3, side a

gay olan ailenin gay olan kızı olduğunu kabullenemeyen courtney, ortalıkta hannah ile öpüşürken çekilmiş fakat çokta net olmayan fotoğrafın bütün mesuliyetini hannah'nın üstüne yıkarak aradan çekilir.

tape 3, side b

okulda valentine day denilen bir organizasyonda ankette verilen cevaplara göre match olunuyor. yani tinder'ın biraz daha karmaşık fakat daha beklentine uygun karşılık bulabildiğin bir sistem diyelim. neyse kızımızın içinden geçirdiği kişi olan clay listesinde yer almıyor, fakat marcus'un listesinde olan hannah, marcus'un çıkma teklifine evet yanıtı veriyor. marcus denen arkadaş hannah üzerinde "gençler beni iyi izleyin kız böyle kaldırılır" şeklinde bir test deneyip ters tepince kızımıza sert bir şekilde kolay olduğunu söylüyor. haliyle kızımızın ağırına gidiyor bu da.

tape 4, side a

beyaz ve asyalı lebron olan zach dempsey arkadaşımız aslında görünüşünün aksine efendi bir adamdır. fakat kızın bulunduğu durumu göz önünde bulundurmadan yanlış zamanda çıkma teklif ettiği için siktiri yiyor haliyle de bunu yediremiyor kendine. hannah için az da olsa moral olan iltifat kutusunda ona yazılanları çalmaya başlıyor. hannah bu olanlara da içerliyor tabi.

tape 4, side b

kızımız kendine farklı bir hobi bulmak için şiir kulübüne katılıp orda ryan denen arkadaşla sıkı fıkı olduktan sonra ryan, hannah'nın defterinden hafif erotik bir şiirini kendi projesine bastırıp yayımlıyor. haliyle kızımızın etiketi okul çapında sex idolü olma yolunda ilerliyor.

tape 5, side a

bir partide körkütük sarhoş olan eski en yakın arkadaşı jessica'nın, hem erkek arkadaşı justin hem de kendisinin bir şey yapmamasından dolayı bryce tarafından tecavüze uğramasını, kızımız kendine ve justin'e fatura ediyor.

tape 5, side b

aynı partiden sheri ile eve dönerken kaza sonucu "stop" işaretini kırılıyor, bunun ardından gerçekleşen kazada jeff hayatını kaybediyor. kızımız yine kendini suçlu buluyor.

tape 6, side a

kızımız (bkz: hatunların efendi adam yerine piç tercihi) kuralını uygulamaya koyup, clay kardeşimize sorun sende değil bende diyor fakat nedense bundan da kendisini suçlu buluyor anasını satıyim.

tape 6, side b

en üzüldüğüm bölüm. kız bari psikolojik olarak her şeye alındığı için falan yeter deyip hayatına kıydı da tecavüze uğramadı en azından derken bu da oldu arkadaş ya. adam zaten tecavüzcü görmüşsün yani. izlerken kanım dondu. maalesef bunu bizzat yaşamış kadınlarla dolu bir ülkede yaşıyor olmak da hem benim hem diğer kadınlar için çok üzücü.

tape 7, side a

kızımız son yardım çağrısı olarak okuldaki rehber hocasıyla görüşüp ona hayatta kalmak için bir sebep sunmasını bekliyor fakat o da olmuyor ve canına kıyıyor.

clay jensen özel paragraf,

ilk başlıkta bahsettiğim üzere bu mal aynı ben. olaylara karşı verdiği reaksiyon olsun, sosyal ilişkileri olsun, kızlara karşı açılamama ve nasıl davranacağını bilememe olsun aynı sığır. hadi hannah'ya aşıksın elin kolun bağlandı diyelim ona okey de, arkadaş sheri denen fıstıklı çikolata gibi cheerleader kızı ödev diye eve atmışsın yetmemiş yatağa da atmışsın öpüşürken ampir ampir hareketlerle duruyorsun anasını satıyim ya. yumulsana arkadaş çok canımı sıktın orada. hani aynı şeyi ben yaşasam canım bu kadar sıkılmaz. sonra efendime söyleyeyim hannah olayının ardından bir herkesi mutlu etmeye çalışmalar, bunu seven gotik kızın gönlünü yapmak için çıkma teklif etmek falan bu mal harbiden ben lan. benim lisedeki halimin dizisi çekilse ancak bu kadar kendimi görürüm bir adamda.

neyse sonuç olarak; güzel dizidir,atmosfer güzeldir, kızlar oğlanlar falan ayrıca intihar sebeplerini merak ettirdiği için de izlettirir.

not: 7,5/10

--- spoiler ---
--- spoiler ---
--- spoiler ---

(victarion - 17 Nisan 2017 22:52)

ergen dizisi gibi gözükmesine karşın çok ciddi bir sorgulama yaptıran; başarılı bir dram dizisi.

şimdi, diziden etkilendiğim için hakkında biraz uzun yazacağım. eleştirisini okumak isteyenleri şuraya alabiliriz: tık

--- spoiler ---

dizinin aslında adının ölmek için 13 sebep değil de kendimi öldürmek için yaptığım 13 büyük hata olması gerek. çünkü burada yazan birkaç kişi gibi dizi anlattığının tam aksine bir izlenim verdiriyor.

analize başlamadan önce şunu dile getirmek gerek: amerika'da high-school sistemi gerçekten böyleymiş diye konuşacağım çünkü filmlerde ve çizgi filmlerde bunu hep izliyoruz. lisede çok ciddi bir hiyerarşik sistem var ve bu sistem popülarite üzerine kurulu. insanlar birbirlerini sınıflandırıyor ve belirli kategorilere koyuyorlar. freak, idiot, popular, slut, weird, handsome ve saire. bununla beraber okuldaki herkes neredeyse birbirini tanıyor ama ilgilenmiyor çünkü herkes yerine göre davranıyor.

hepimiz burada hannah'nın yaşadıklarına üzülüyoruz ama gelin görün ki hannah haklı değil. hannah, ölüme giden 13 adım yaşamış fakat bu adımların ilki ve sonları kesinlikle kendisinin hatası. evet, yaşadıklarını kesinlikle haketmiyor ama bizi biz yapan tercihlerimizdir. ne kadar dış etkenler bazen kararlarımızı etkilese de yaptığımız tercihler bizi biz yapar. kaderimizi kendimiz belirleriz.

hannah, daha okulun başında "asshole" olarak adlandırılan çocuğun peşine düşüyor. uyarıyı almasına rağmen çocuğun yakışıklı olmasına ve popülaritesine aldanarak peşine düşüyor. sonuç itibariyle de çocuk tarafından okulun ortasına yem olarak atılıyor. hannah hakkında şunu söyleyebiliriz: hannah geldiği okulda kendini kabul ettirmek istiyor. ne kadar şeker bir kız da olsa var olan diğer karakterlere nazaran hannah aralarında en kişiliksiz olanı.

ne alaka diyeceksiniz? hannah'nın kendini kabul ettirme süreci maalesef ölümle sonuçlandı. okuldaki herkes belirli bir kişiliğe sahip. hepsi popülist bir sistemin parçası. alttakiler eziliyor, yukarı çıkmaya çalışıyor; üsttekiler de yerini korumak için eziyor. karakterlerin arasında bir tek clay bu sistemi umursamıyor. hepsinin kişiliği sabit olmasına karşın clay diğerleri gibi popülist değil. zaten dizide hannah bunu dile getiriyor ve herkes farkında.

hannah ise kendini kabul ettirmek için her şeyi yapıyor. birgün popüler çocuğun peşine düştü basketbol sever oldu, birgün şiir kulübüne gitti, birgün lezbiyen gibi davrandı, birgün o oldu, birgün bu. sistemin içerisine girebilmek için her şeyi yaptı. bunun içi ölüme bile gitti. işte hatalar silsilesi burada başlıyor ve bu sebeple hannah'yı haklı bulmuyorum. dikkat edilmesi söylenen çocukla oldu, hata etti. gene dikkat edilmesi gereken diğer popüler çocuklara gitti, tacize uğradı. arkadaşını tecavüz eden adamı bilmesine rağmen partisine gitti, onu umursamayan kişilere gene yaranmak için havuza bile girdi. hannah, her defasında yanlış tercihler yaptı.

daha da komiği, high-school sisteminde gençler o kadar acımasız ki edilen tek bir iltifat bile büyük anlama geliyor. hannah kendisine edilen tek "güzelsin" iltifatında yelkenleri suya indiriyor. okulda insanlar birbirilerine o kadar kötü davranıyor ki bir iltifat bile çok önemli durumda. şiir okumak, övgü dolu sözler bile yok. bir "güzelsin" sözü bile her şeye yetiyor. hannah ise buna o kadar aç ki, ona güzelsin diyecek herkese yelkeni indirebilecek kadar "easy" biri. okuldakiler kendisine "kolay" derken gerçekten de haklılar maalesef.

hannah, dizide de bahsedildiği gibi tam bir drama queen. neden mi? çünkü kendisi hiçbir hatasını kabul etmeyen, attığı yanlış adımlar için başkalarını suçlayan biri. evet, tecavüze uğradı ama siz arkadaşını tecavüz eden adamın evine gider misiniz? hannah 13 kasette hep başkalarını suçladı, ölümünden sorumlu tuttu ama hiç kendine "ben hata yaptım" demedi, dedirtmedi. üzgünüm ama "kalbimi kırdılar" dediği kısımda haklıydı ama "ruhumu kırdılar" dediği kasetlerde ise tamamen kendisi hata yaptı ve kabul görmek için kendini ölüme götürdü. kasetlerde gerçekten de suçlanabilecek birileri varsa onlarda tecavüzcü bryce ve okulun rehber hocası. özellikle rehber hocanın yaptığı kesinlikle rezillikti. hadi hannah'nın hatalarını kabul ettik. göz göre göre yardım isteyen birini göremeyen bir rehber hocası var. finalde de zaten alex'in ölümünü duyduğunda o duruşu ile hayatının darbesini yedi.

hannah'nın popülist kısmına bir örnek de clay ile olan ilişkisi. konu yakışıklı biri olunca atak yapmasını bilen hannah maalesef clay'e 13 kaset boyunca "bana neden seviyorum demedin" dedirtip durdu. bütün erkekler için kendi adım atan hannah, clay gibi sünepe için kılını bile kıpırdatmadı. hannah şayet hayatta kalsaydı, clay ile beraber olmayacaktı. gene popülist bir tercih yapacaktı. çünkü okulda sistem bu. clay ile öpüştüğü sahnede yaşananların hepsini clay'e yükledi, hepsinde seni görüyorum dedi ve gene karşıdan bekledi. halbuki clay her daim yanındaydı. diğer çocuklar için harcadığı emeğin gramını bile clay'e harcamadı.

kasettekiler aralarında konuşurken bile popülistler. fotoğrafçı çocuğu cılız ve diğerleri kadar popüler olmadığı için dışladılar. hiç "sapık" dediklerine bakmayın. tecavüzcüyü bağırlarına bastılar ama fotoğraf çeken sapığı dışladılar. çünkü çocuk güçsüz. hannah, ölmeyi ve tecavüze uğramayı ne kadar haketmese de onu bu kadere sürükleyen tercihlerin hepsini kendi verdi. high-school sisteminin ne kadar acımasız olduğunu gözler önüne seren dizi, insanların birbirlerini ne kadar umursamadığını da harika bir şekilde anlatıyor. özellikle kurgusu ile dizi kendini izlettiriyor.

sonunda sizin gibi ben de hannah'nın yaşamasını çok istedim. ama bu onu haklı yapmıyor. bizi biz yapan tercihlerimizdir. yapmanız gereken bir iş varken yapmadığınızda patronunuzun sizi azarlamasını "kalbimi kırdın" diye anlatamazsınız. bazı şeylere dikkat etmeniz, yerinde kararlar almanız gerekir. hannah, kendini popüler kısıma kabul ettirmek için her şeyi yaptı ve yanlış sularda yüzerek kendini ölüme sürükledi.

--- spoiler ---

(kopuksenaryoo - 17 Nisan 2017 23:23)

"iki günde sezonu tamamladığım, üzerine düşündüğüm, düşünürken uyuyakaldığım, rüyamda gördüğüm etkileyici yapım" tabiriyle başlayıp yüce görüşlerimi şuraya ibareli biçimde bırakıyorum efendim.

--- spoiler ---
-sondan başlayalım. hannah'nın kitaptakinden farklı olarak intihar yönteminde bileklerini kesme tercihi, aslında dizide açıklanmıştır. hannah "life line" aradığını söylemektedir. cankurtaran halatı-eldeki hayat çizgisi dışında gayet can damarı olarak algıladığım bu arayışın sonunda başarısız olduğuna inanması ve bileklerini değil doğrudan damarlarını gayet pro biçimde dikine yarması da aslında kendince bir mesajdı bana göre.

-abd'deki okullarda "bullying" çok ciddi bir sorun. bu sorunla ilgili epey çalışma ve internet sitesi mevcut. ben bir tanesini buraya bırakıyorum ayrıca cinsel taciz ve tecavüze karşı okullarda ve üniversitelerde çok ciddi kampanyalar yürütülüyor. son bir olayı da müsadenizle şöyle bırakayım.
ve son olarak şunu da söyleyeyim. abd'de gençler arasında ikinci sıradaki ölüm nedeni intihar.

yani anlayacağınız, özellikle abd iç piyasasına yönelik olan bu yapım, yukarıdaki açılardan bakıldığında epey önemseniyor ve destekleniyor. hatta kitabin internet sitesi ayrı olsa da diziden sonra https://13reasonswhy.info/ adıyla bir acil yardım hattı da oluşturulmuş.

- dizide en çok eleştirilen noktalardan biri hannah'nın niye bryce'ın partisine gittiği olmuş. hannah dizinin bir bölümünde annesi ve babasının birbirlerinin lise aşkı olduğunu anlatıyor ve hala romantizme inandığını söylüyordu. naif yetiştirildiği kadar içi kaynayan bir ergenin canlandırıldığını da unutmayalım. jakuzi'de gözlerini açıp bryce'ı gördüğünde yani tecavüz noktasında hannah daha önce benzer travmalar yaşamış kurbanların tepkisini veriyor ve donup kalıyor. kaçmaya ya da karşı koymaya çalışmıyor. (bunu ben değil dizi bittikten sonraki insider videosundaki psikolog söylüyor.)

--- spoiler ---

lisede ve üniversitede iki arkadaşını intiharın eşiğinden döndürmüş biri olarak, çok etkilendiğim bir proje oldu. yoksa bu kadar yazmazdım sanırım. neyse uykum geldi.

ve son bir not: intihar meselesinde de çok ahkam kesmemek lazım. ucuna gelmeden anlaşılabilecek bir olgu değil çünkü.

(alacalikedi - 25 Nisan 2017 22:55)

bağlayıcılığı son derece yüksek, kadrosu çok güzel oluşturulmuş, müzikleri kusursuza yakın fakat senaryosu vasat dizi.

--- spoiler ---

ben açıkcası jeff'in ölümünün silikliğine acayip takıldım, dünya tarihindeki en iyi insan ölüyor ama clay efendi alkollüydü diye kızıyor çocuğa.

--- spoiler ---

yalnız alex iyi çocuk.

--- spoiler ---

tu. bir de çevresi kötü tabi.
--- spoiler ---

(onelaole - 26 Nisan 2017 00:52)

beni kendi lise yasantima goturen dizi. yatili okulda, 20 kisilik sinifta tek kiz ogrenci olarak bulundugum aksam etutlerinde hakkimda soylenen igrenc sozleri duymamak icin walkmanin sesini sona cevirdigim zamanlara. arkadasima yazdigim gizli mektubun mizah dergisi sayfasiymis gibi bagira bagira herkese okundugu zamanlar.

her bolumunde bir flashback yasayarak agladim, agladim. izlerken cok zorlandim. belki annem babam olmasaydi hannah gibi olabilirdim diye dusunmeden edemedim.

simdi, 16 yil sonra, bir ergen psikiyatristi olarak icim rahat karsi koltukta oturuyor ve icinde o boslugu hisseden her gence yardim etmeye calisiyorum.

izleyen herkesin biraz empati kurup bazilarinin da biraz utanacagi dizi. izleyin ve tarafinizi secin.

(eralda - 11 Mayıs 2017 21:34)

spoiler - - -

1. sezon için konuşuyorum; şimdi rahmetlinin arkasından konuşmak gibi olmasın ama ablacığım basketçi zach geldi sana çıkalım dedi adama bağırıp siktiri çektin, adam gitti bu sefer "yaa niye gidiyorsun, beni görmezden geliyorsun" diye trip yaptın. mektup verdin "şöyle yalnızım böyle yalnızım daha da yalnızım" diye, bize "mektubu attı" dedin. halbuki atmamış çocuk.

büyük oç bryce sana dokunmaya başladı "dur" dedin, piç durmadı. büyük sıkıntı, dünyanın en aşağılık şeyini yaptı, bu noktada sonuna kadar haklısın. ama ablacığım clay'le yakınlaştığınız anda "dur" dedin, çocukcağız durdu, yine suçlu oldu. yani iki kişiye dur dedin duran da hatalı durmayan da hatalı sana göre.

işte ablacığım hatayı burada yaptın. clay'le, her şeyin dönülmez noktaya gittiği parti günü doğru düzgün konuşsaydın hiçbir şey olmayacaktı. ama yani sen zorla intihar edeceğim diye uğraştın bir noktada.

iyi kızdın, hoş kızdın da rehber hoca seninle doğru düzgün iletişim kursa da kurmasa da intihar edecektin sen. çünkü birinci kasetteki justin'in fotoğraf olayından sonra okulda istediğin popülariteyi yakalayamayacağını anladın ve maçı en baştan kaybettin.

benimle konuşma dediğin çocuğun seninle konuşmaması sana göre intihar sebebi, dur yapma dediğin çocuğun durması intihar sebebi. neymiş, halini hatrını sormamışlar. ulan 50 defa demedi mi clay sana sıkıntı ne diye, neyin tribindesin sen?

jessica sana tokat attı, sen de ona atsaydın aq. altıma külot giydim, onun altına bir şey giymedim diye şiir yazdın, daşşak geçtiler. ne yapacaklardı, lisedesin aq, lisede böyle bir şeyle daşşak geçileceğini öğrenmediysen yapacak bir şey yok.

ölmeseydin çok iyiydi ama ilk sayfalarda bir yazar çok güzel söylemiş, konu popüler çocuklar olunca atağını kendin yapıyordun, clay'e gelince mevzu, iş "aman clayciğim sen de yabani misin nesin, bakışımdan anlayacaksın kötü olduğumu, çıkma teklif edeceksin, erkek arkadaşım beni taşıyabilmeli" kezbanlığına geldi.

amerikan ingilizcesi sözlüğüne drama queen : hannah baker yazdıracak kadar drama queendin be hannah. en yakın arkadaşını kaybetmiş clay'e konuşmaya gittin, çocuk seni tersledi diye dünyanın en büyük orospu çocuğu ilan ettin elemanı. ya hannah arkadaşına tecavüz eden adamın evine partiye gittin sen ya. o gavatın torununa ikinci bir şans verdin, clay bir kere şu an seninle konuşmak istemiyorum dedi diye ölümünü çocuğun üstüne yıktın. sonra, yok sen çok iyisin falan dedin de, onu diyene kadar neler dedin neler.

yaşadıkların seni intihara götürmedi, sen intiharın için yaşadın.

(teyteyteyteytey - 30 Mayıs 2018 05:54)

amerika'da bir lisede 1 sene degisim ogrencisi olarak okudugum icin oyuncularin bazi bolumlerde amerikan futbolcusu, bazi bolumlerde basketbolcu bazi bolumlerde ise beyzbolcu olmasini gayet mantikli buluyorum.

yanlis hatirlamiyorsam amerika'da lisede sporlar hava sartlarina gore mevsimlik ayriliyor.

yani futbol ve amerikan futbolu disarda yapilan sporlar oldugu icin sezonu okul dahi acilmadan baslar. kis gelmeden de havalar ozellikle bazi eyaletlerde asiri sogudugu icin (new york mesela) sezon biter ve kisin salon sporlarina yonelinir basketbol, yuzme, gures gibi.

ilkbahar gelince de tekrar havalar duzeldigi icin basketbol, yuzme sporlarinin sezonlari biter ve beyzbol, lacrosse, cricket tarzi sporlarin sezonlari baslar. genelde en populer sporlar amerikan futbolu, basketbol ve beyzbol oldugu icin ayni sezon yapilabilse dahi ogrencilere maksimum burs imkani yaratmak icin ayni mevsime koymamaya calisir okullar (bazi ogrenciler 1-2 tanesini deneyip ikisinden de burs kovalamak isteyebilir).

yani amerikan futbolu veya futbol takimindaki oyuncular turkiye'deki gibi 1 sene boyunca surekli ayni sporu yapmiyorlar. dizide zach sonbaharda amerikan futbolu, kisin basketbol, ilkbaharda beyzbol oynarken yazin da bos zamaniyla hannah ile oynuyor. montgomery de mesela sonbaharda amerikan futbolu oynarken kisin gures takiminda. ilk sezonda alexin agzini yuzunu kirarken uyguladigi gures teknikleriyle bunu gostermisti. dikkat ederseniz kendisi kisin basketbol yerine gures takiminda oldugu icin basketbol sahnelerinde takimda yok.

genelde de en atletik cocuklar bir cok spor takiminda olduklari icin populer olurlar. cheerleader takimi butun sene olan bi takimdir, sonbaharda amerikan futbol takimini, kisin basketbol takimini destekler. genelde de bu atlet cocuklarla takilir cheerleader kizlar surekli beraber seyahat ettikleri icin (deplasman maclarina da gelirler)

yani bi mantiksizlik yok.

(octaine - 18 Kasım 2019 15:50)