Süre                : 1 Saat 38 dakika
Çıkış Tarihi     : 25 Aralık 2009 Cuma, Yapım Yılı : 2009
Türü                : Biyografi,Drama,Müzik,Romantik
Ülke                : İngiltere,Kanada
Yapımcı          :  Ecosse Films , Film4 , UK Film Council
Yönetmen       : Sam Taylor-Johnson (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Julia Baird (IMDB)(ekşi),Matt Greenhalgh (IMDB)(ekşi)
Oyuncular      : Aaron Taylor-Johnson (IMDB)(ekşi), Kristin Scott Thomas (IMDB)(ekşi), David Threlfall (IMDB)(ekşi), Josh Bolt (IMDB)(ekşi), Ophelia Lovibond (IMDB)(ekşi), Kerrie Hayes (IMDB)(ekşi), Angela Walsh (IMDB)(ekşi), Paul Ritter (IMDB)(ekşi), Richard Syms (IMDB), Anne-Marie Duff (IMDB), James Johnson (IMDB), Alex Ambrose (IMDB), Angelica Jopling (IMDB), Abby Greenhalgh (IMDB), David Morrissey (IMDB), Richard Tate (IMDB), Chris Coghill (IMDB), Ben Smith (IMDB), Andrew Buchan (IMDB), Baillie Walsh (IMDB), Simon Lowe (IMDB), Frazer Bird (IMDB), James Jack Bentham (IMDB), Jack McElhone (IMDB), Daniel Ross (IMDB), Sam Wilmott (IMDB), John Collins (IMDB), Thomas Brodie-Sangster (IMDB), Sam Bell (IMDB), Colin Tierney (IMDB), Nigel Travis (IMDB), Lizzie Hopley (IMDB), Dan Armour (IMDB), Riccardo Bacigalupo (IMDB), Neil Broome (IMDB), Henry Leroy-Salta (IMDB), Les Loveday (IMDB), Charlotte Amelia Miles (IMDB), Abbie Murison (IMDB), Cathleen O'Malley (IMDB) >>devamı>>

Nowhere Boy (~ Sinir Tanimayan) ' Filminin Konusu :
John Lennon'ın çocukluğunu hayal edin... Sevgiye nasıl ihtiyacı olduğunu ve Paul McCartney adlı çocukla nasıl tanıştığını... John, paramparça Liverpool kentinde büyüyen yalnız, meraklı ve zeki bir gençtir. Teyzesi Mimi ve annesi Julia'nın etkisinden kaçışı müzikte bulur. Filmin, Lennon'ın üvey kardeşi Julia Baird'in kitabına dayanan senaryosu, Control'ün senaristi  Matt Greenhalgh tarafından yazıldığını belirtelim.


Biyografik / 16
  • "29. uluslararası istanbul film festivali'nde altın lale için yarışacak olan sam taylor wood filmi."
  • "recep ivedik ve türevlerinin 1000 sinemada 500 hafta vizyonda kaldığı ülkemde nowhere boy ise festival kapsamında gelir, bir iki sinemada misafir olur ve gider, işte benim ülkem!"
  • "en az bir saat erken biten pek güzel filmdir. biterken "duuur, bu hikayenin devamı olacaktı" diyorsunuz ama ne fayda."




Facebook Yorumları
  • comment image

    sam taylor wood'un yöteceği, beatles'in efsane solisti john lennon'ın hayatını konu alacak olan film.
    2010 yılında gösterime gireceği soylenen film, john lennon'ın doğum yeri olan liverpool'da çekilecek. lennon'ın ergenlik dönemini konu alacak olan filmin oyuncu kadrosu henüz belli değil, arkadaşlar uğraşıyolar. sağlam kaynaklı olmamakla beraber kate winslet'in lennon'ın annesini oynacağı da riyavet ediliyor.
    filmin yapımcılığını ingiltere film konseyi ile birlikte ecosse films üstleniyor. bekliyoruz.


    (siyabent47 - 12 Ekim 2008 01:16)

  • comment image

    fragmanını izledim şimdi. sanırım daha ziyade john'un çocukluğu ve beatles'ın ilk dönemlerine yoğunlaşılmış, aunt mimi'yi falan baya çok görüyoruz çünkü. yoko ono hiç yok. muhtemelen "yoko meselesine hiç girmiyim, yoksa bütün film boyunca onu anlatmam gerekir, en iyisi hiç bulaşmamak aga" diye düşünülmüş. aaron johnson john lennon rolü için iyi gibi, ama thomas sangster paul mccartney için kesinlikle fazla iğreti (eğreti?) durmuş, hiç sevmedim. merak ediyoruz bekliyoruz tabi, izliycez. ha bu arada trailer:

    http://www.youtube.com/watch?v=y6km9l1sqd0


    (naoko - 7 Kasım 2009 14:53)

  • comment image

    recep ivedik ve türevlerinin 1000 sinemada 500 hafta vizyonda kaldığı ülkemde nowhere boy ise festival kapsamında gelir, bir iki sinemada misafir olur ve gider, işte benim ülkem!


    (griff - 7 Nisan 2010 18:26)

  • comment image

    böyle tam ısındıydık filme, çat diye bitiverdi! sanki kısa sürdü biraz, tadında bırakmak istemiş ama ne bileyim yahu olmadı tadı kaldı. john lennon'ı canlandıran çocukcağız daha çok john travolta'nın grease hali gibi geldi bana. en güzeliyse, paul'un ilk göründüğü sahne. ehehe.


    (byzgms - 11 Nisan 2010 19:03)

  • comment image

    film festivali kapsamında izleyebildiğim, john lennon hayatı üzerine kurulu bir film.

    severek izledik, hayran kaldık bir kez daha. film bitti, insanlar yerinden kalkamadı ve en sonunda beklenen alkışla ustaya saygı gösterildi. filmin sonu da bir o kadar trajikti aslında. hüngür hüngür ağlatırken aynı zamanda beatles söyletmeyi başardı.


    (ben deli degilim - 12 Nisan 2010 20:27)

  • comment image

    last.fm'e ingiltereden girildiğinde, 3 4 ay öncesine kadar cayır cayır fragmanlarıyla karşılaşılan bir filmdi. türkiye'de yaygın gösterime girmemiş olması üzücü tabi. sanki lennon ingiltere'nin türkücüsü, o da sade ingilterenin. m..a k.y.m, şöyle uluslararası bir hissiyat, saygı duruşu falan bizim memlekete hiç uğramaz mı yahu? hayır lennon'ı şutladık tamam, bari bir ahmet kaya falan olsun, o da yok. hadi kahne bizanze bizleyelim ehi ehi ehi. recep ividik 1003 çok komik olum tığığığığığığ. üzülerek de eklemek lazım, rapidshare yakında imdada yetişir diyorum. evet ben bir bok böceğiyim.


    (lanet olsun jack - 12 Nisan 2010 21:14)

  • comment image

    en az bir saat erken biten pek güzel filmdir. biterken "duuur, bu hikayenin devamı olacaktı" diyorsunuz ama ne fayda.


    (hewit - 12 Nisan 2010 22:39)

  • comment image

    mükemmel oyunculuklar içeren film. insanda bir dizinin ilk bölümü hissi yaratıyor ama maalesef değil. istanbul film festivalinde radikal izleyici ödülünün de adaylarından olduğunu hatırlatmakta fayda var.


    (amelie - 14 Nisan 2010 22:56)

  • comment image

    film standartlara göre normal uzunluktaydı, 98 dakika, ama biz izleyicilere gerçekten çok kısa geldi.

    --- spoiler ---

    bazı duygusal sahnelerin fazla uzatılmiş, örneğin artık çarpma şu çitin kapısını john kardeşim, kırılmıyor işte diyesim geldi, biraz daha fazla müzik olsun isterdi bünyeler, ama o zaman da belki filmin bu kadar içine giremezdik, içten yaşayamazdık. sinemada herkes irkildi annenin önüne araba çıkınca bir anda, ya da cenazedeki yumruk sahnesinde.
    sam taylor wood yönetmen olmanın da ötesinde bir fotoğraf sanatçısı, bu da bize fotograf karesi gibi gorunen bazı sahnelerin tesadüfi olmadığını gösteriyor.
    en guzel sahneler john lennon'un elvis presley ozentisi oldugu sahneler, banjo çalmayı öğrendiği sahneler, ve grubu ilk defa kurdugu sahnelerdi..

    ---
    spoiler ---

    filmin bir kitap uyarlaması olduğunu sonradan öğrendim, ikincisi, üçüncüsü de çekilsin istiyoruz, duy bizi uncle sam..


    (gez goz arpacik - 15 Nisan 2010 10:47)

  • comment image

    güzel bir bakıştı. sam hanımı tebrik ettik bazı hataları da görmezden geldik. sonuçta "lennon kimdir?" sorusuna uzun cevaplar verebilecekler için hem hüzünlü hem de eğlenceli bir film olacağı belliydi. izledikten sonra aklımda kalan en belirgin şeyler seçilmiş mükemmel parçalar ve john lennonı canlandıran aaron johnsonın oyunculuğuydu. farklı bakış açılarıyla izlemek istediğim bir hikaye, birileri devamını getirir umarım.


    (mimi wonka - 6 Mayıs 2010 00:27)

  • comment image

    john lennon ve annesi (bkz: julia lennon) arasındaki ilişki fırtınalı bir aşk hikayesi gibi anlatılan, hatta çoğu zaman anne karakterinin lennon un önüne geçtiği sahnelerde içimden ne hayat dolu bir anne modeli diye geçirmeme sebep olan izlenmesi oldukça keyifli bir film.


    (bruegel - 25 Temmuz 2010 22:59)

  • comment image

    --- spoiler ---

    liverpool görüntüleri, gözlüğün hayatında bir takıntı olarak işlenmesi (gözlükle ilgili bir şey mutlaka bekliyordum) küçük john’un ergenlik hikayeleri, psikolojik flashbackler, teyzesini oynayan kristin scott-thomas'ın heykelimsi yüzü, paul mccartney ile george harrison’ın ergen halleri ve beklenmedik anlarda perdede belirerek john’un hayatına girişleriyle seyirci arasında dalgalanmalara sebep olmaları (zira ben de arkadaşımı dürterek geçirdim filmi, bak şu, bak bu diye) sonra annesiyle ilgili tokat gibi sahneler var.. müziğin hayatına girişi ve gelişmesi.. dönemin ingiliz aksanı! örneğin; annem derken fonetik olarak “may mağm” yerine “mi mom”! beatles isminin (yeri gelmesine rağmen) hiç telaffuz edilmemesi ama edilsin diye beklemenin heyecanı...umarım devamı çekilir.

    ---
    spoiler ---


    (farkindalik - 4 Ekim 2010 23:20)

  • comment image

    "efsane nedir, nasıl olur"dan çok "neden efsane olunur"u anlatır filmdir. anne-baba çatışmalı ve sıkıntılı bir çocukluk geçiren serseri john içinde biriken her şeyi müziğe akıtır. elvis gibi büyük olmayı ister. gitara kanalize olmasa pek ala bir katil de olabilirmiş. olmamış. iyi ki de olmamış. long live johny.


    (ya iste boyle senden naber - 13 Aralık 2010 00:44)

  • comment image

    çok keyifli bir film. bir beatlessever iseniz doğrusuyla yanlışıyla daha da keyifli hale geliyor. yüzünüzde gülümsemeyle sabaha kadar izleyebileceğinizi düşünüyorsunuz ama bakıyorsunuz ki film bitmiş.


    (lisamariesimpson - 10 Mart 2011 16:04)

  • comment image

    in spite of all the danger şarkısıyla tanışmama vesile olmuş film. fakat filmde bildiğimiz o sevimli, imagine, dünya barışı diyen john lennon yerine kankasını döven, annesine bağıran bir piç vardır. bu filmi biraz itici yapsa da çok kaliteli film olduğu gerçeğini değiştirmiyor.


    (fivetone - 8 Ekim 2011 11:23)

  • comment image

    sigarayı bırakanların izlememesi gereken film. ben bu kadar sigara sahnesi içeren film görmedim arkadaş. bir de güzel çekmişler ki sıtma tutuyor insanı.

    hele pazar günü kesinlikle izlenmemeli, pazartesi sendoromuyla birleşince voltranı oluşturuyorlar çünkü. sigaraouuu.

    (bkz: voltran'ı oluşturmak)


    (gulferke - 17 Ekim 2011 09:43)

  • comment image

    güzel filmdir bu. harika değil, kesinlikle. çünkü harika demek filmin hissettirdiği o samimiyete uymaz, ağır gelir gibi geliyor bana. çok içten. aile söz konusu olduğu için belki de. insanın içini buruyor, kalbini acıtıyor, sonra da pat diye bitiveriyor.

    zaten ingiltere'nin o puslu havası falan.

    aman, ne diyorum be sözlük, öyle geveliyoruz işte.


    (oholey - 23 Ocak 2012 05:14)

  • comment image

    film içinde müzik, müzik içinde film.

    rock'n'roll baştan sona kulakların pasını silerken, "ya ya, bir john lennon kolay yetişmiyor" diyoruz biz de.

    screamin' jay hawkins'in sesinden i put a spell on you çalmaya başladığı vakit ise; akla jim jarmusch ve stranger than paradise filmi geliyor, bu şarkıyı çok seven eva ile hiç sevmeyen willie bir an ete kemiğe bürünüyor. güzel müziklerin ve güzel bir hikayenin yanına böyle güzel bir de çağrışım ekliyor işte bu film, sağolsun.


    (dolls - 24 Haziran 2012 17:36)

Yorum Kaynak Link : nowhere boy