(bkz: süperkarı)

(demlikposet - 23 Ağustos 2002 23:30)

yeni dizisinde wonder woman'ın alter egosu diana prince bir şirketin ceo'su olacakmış. bu muhtemelen hayatımda duyduğum en yarak fikirlerden biri.

lan olm, neyse..

umarım kostümü eski kostüm gibi yaparlar. yenisini hiç sevemedim. olmadı etekli halini yapsınlar lan.

imza: libidom

(youth gone wild - 13 Mart 2011 21:34)

dizi projesi hakkında söyleyebileceğim tek şey kafana sıçayım nbc. kostüm dizaynı da yapımcı ve cast tercihlerinin üzerine tüy dikmiş. aslında wonder woman'ın şu durumda olması da gayet manidar. zira wonder woman ve diğer amazonlar bizim yaşadığımız dünyaya "man's world" derler. şu anki duruma baktığımızda en figüran erkek çizgi roman karakterlerinin bile en az bir solo filmi varken gelmiş geçmiş en ikonik kadın çizgi roman karakterinin ne filmi var ne de doğru düzgün bir dizisi yapılabiliyor. demek ki gerçekten it's a man's man's man's world.

(kryptonian - 19 Mart 2011 01:27)

sonunda beyaz perdeye, üstelik batman vs superman gibi efsanevi bir film ile geliyor. gal gadot sanki biraz fazla şirin ve tatlı bu rol için, wonder woman daha şey..hani taş gibi, inanılmaz güzel ve seksi ama çükü varmış da seni sikecekmiş gibi. değil mi?

(youth gone wild - 4 Aralık 2013 20:49)

dc comics'in en güçlü kadın kahramanlarından.
gal gadot bu rolün altından kalkabilir mi bilinmez ama lucy lawless'ın xena zamanlarını bir gözünüzün önüne getirin,
rol için biçilmiş kaftan değil mi?
http://static.comicvine.com/…14334/1624714-xena.jpg
http://youtu.be/hw6xjnw1d9s

zaman makinesini icat edecek ibne sana sesleniyorum dünyayı kurtarma fikirlerini ertele ve zeyna'yı günümüze getir, getir ki şu rolün hakkını versin.

(xaxxbczczaaxax - 1 Eylül 2014 18:44)

fragmanını beğendiğim film. ayrıca altındaki yorumlar da dehşet;

" from a historical point of view, we germans had to fight against ındiana jones, captain america, wonder woman, james bond, superman, and the shield. did ı miss anyone?

no wonder we lost!? "

ahahah çok iyi ya.

(curuk nar - 31 Temmuz 2016 22:43)

dc süper kahramanlarının tek başına yer aldığı ilk sinema filmi...imiş.

daha önce çekilen tüm dc filmlerini bir kenara atıyorum, sadece dceu'dan söz edeceğim:

2013 yapımı man of steel ne oluyor amk?

(tugberk1903 - 24 Mayıs 2017 17:36)

filmi devasa bir hit olmak üzere. dceu'ya her fırsatta sallayan siteler öve öve bitiremiyor, her dceu filmine kötü eleştirilerin toplantığı rotten tomatoes'te bile %96 gibi aşırı yüksek bir skor oluşmuş.

zamanında şunu yazmıştım:

(bkz: #22623743)

feminizm duyarı yapacak son insanım ama milyonlarca çizgi roman uyarlamasının olduğu dönemde bir tane solo kadın süper kahraman filminin yapılamaması dev utançtı. bu utancı wonder woman gibi bu konuda ikon olan ve çizgi roman alemine "açılın arkadaşlar, burada kadın kahramanlar da var" dedirten bir karakterin aşması beni özellikle bir çizgi roman okuru olarak çok sevindirdi.

dizi bölümü çeker gibi film çıkaran marvel studios'un da filmini yapmayı bırak ortaya bir black widow projesi koymaması da onların ayıbıdır. halbuki şahane spy thriller çıkabilirdi oradan. dc bu konuda yol gösterici olur umarım.

hiçbir şey için değilse bile en azından bunun için lazım bu filmler.

(kryptonian - 31 Mayıs 2017 22:26)

--- spoiler ---

2017'de yerli otomobil yapamıyoruz ama 1918'de almanlar'a silah yapmışız.

--- spoiler ---

(psikopatizm - 4 Haziran 2017 20:41)

wonder woman'ı marvel karakteri zanneden yazarların uzun uzun analiz etmeye çalıştığı film:)

(joe dallesandro s penis - 5 Haziran 2017 00:17)

civil war'da wonder woman gördüğünü sananlar bir zahmet inceleme yapmayıversin.

mis gibi, tertemiz bir film. imkanı olan kaçırmasın.

(juzzz - 5 Haziran 2017 00:21)

--- spoiler ---

dc extended universe, en hafif tabiriyle beklentinin altında başlamıştı. man of steel ardından gelen iki filme oranla daha ayakları yere basan bir uyarlama olsa da superman'in tasviri itibariyle bir çok kişiye hayal kırıklığı yarattı. batman v superman: dawn of justice ve suicide squad'ın durumu zaten ortada onlara bu yazıda fazla girmenin alemi yok.

wonder woman, geçtiği dönem ve seçtiği konu itibariyle dceu'yu kurtaracak bir film değil. dceu'nun kaderini belirleyecek film justice league. ama ne yazık ki onunda yönetmen koltuğunda zack snyder oturuyor.

wonder woman'a geri dönersek, karakter sinemaya uyarlanmayı dceu'nun doğumundan çok daha önce hakkediyordu. warner bros.'un batman ve superman dışındaki dc karakterini uyarlama konusunda pek sıcak davranmaması bu filmin aslında biraz geç seyretmemize neden oldu. hakeza batman ve superman dışındaki süper kahramanları uyarlamaya kalkınca green lantern, jonah hex, catwoman gibi facialar yaşandığı için belki de geç kalınması daha iyi oldu.

dceu'nun şu ana kadar yapamadığı en önemli şeyi wonder woman ziyadesiyle başarmakta. o da kahramanımızın karakterizasyonu. mcu şu ana kadar bu konuda daha başarılı bir iş çıkardı. özellikle ıron man, black widow, hulk ve captain america gibi karakterler kişilikleri ile filmlere çok şey kattılar. en son guardians of the galaxy vol. 2 filmi de son derece karakter odaklı bir filmdi. özellikle böyle evren kuruyorsanız karakterizasyona ağırlık vermeniz gerekiyor. wonder woman filmi bunu çok doğru şekilde yapıyor. filmin hikaye tercihini isteyen eleştirir, filmin aldığı kararları isteye sevmez vs. ama wonder woman karakter olarak son derece başarılı bir aktarılmış. benim dün sinemada gördüğüm kadın, yıllarca çizgi romanlarda okuduğum kadın.

kadın demişken filmin en büyük artılarından biri feminizm mevzusunun altında filmin olağanüstü şekilde kalkması. film pekala 2 saat 20 dakikalık feminizm şovuna dönüşebilir, erkeklerin batman'i, superman'i, ıron man'i, spider-man'i varsa kadınlarında wonder woman'ı var halini alabilirdi. lakin wonder woman sadece kadınlara değil. erkeklerinde idolü olabilecek bir kahraman dönüşmüş. hatta erkeklerin böyle bir idole kadınlar çok daha fazla ihtiyacı olduğunu söylemek mümkün.

themyscira, çok başarılı yaratılmış. themyscira'da daha fazla zaman geçirmek isterdim. ama zaten uzun olan bir filmi daha fazla uzatmanın gereği yok tabi. amazonlar başarılı şekilde aktarılmış. özellikle bu sahnelerde antiope rolüyle robin wright ön plana çıkmış. çizgi romanlar kıyasladığımızda themyscira ve amazonların origini ile alakalı ciddi değişiklikler var. ben çizgi romandakini tercih etsem de filmdeki hali kendi içerisinde işler vaziyette o yüzden problem oluşturduğunu düşünmüyorum.

filmin fon olarak kendisine 1. dünya savaşını seçmesi halen kafamı kurcalayan bi'şey. villain'ın savaş tanrısı olduğu bir filmin dünya savaşlarından birinde geçmesi elbette mantıklı ama bu seferde hikayenin mitolojik öğeleri ikinci plana atılmış. bütün tanrıların ölmesi ve sadece ares'in kalması fikrini beğenmedim. bu sebepten ötürü devam filmleri de tamamen dünya geçen filmlere dönüşürse keyif kaçırıcı olur. wonder woman'ın çizgi romanlardaki tanrı karakterle etkileşimi çok önemli ve güzel maceralara kapı açtı her zaman. belki de ares yalan söylemiştir onların ölümü için, ya da bir döngü sonucu geri dönerler. belki de wonder woman bir sebepten ötürü hades'e gidip tanrıları kurtarır. her ne olursa olsun o karakterlerin geri dönmesi gerektiğini düşünüyorum.

villianlardan bahsetmek lazım. filmin en kötü yönü maalesef villianlar. ludendorff ve dr. maru aşırı derecede iki boyuttu karakterler. motivasyonları hiç anlatılmamış. hele ki ludendorff belli bir süre sonra seyredilmesi imkansız bir karaktere dönüyor. kendi adamını vurması gibi bir klişenin ardından dr. maru ile birlikte generalleri öldürdükten sonra karşılıklı kahkaha krizine girmeleri tarif edilemeyecek kadar ucuz bir andı. şükür ki filmde böyle bir şey bir kere oldu. bir kere daha böyle bir sahneyi kaldıramazdım. bunu da doctor strange'de ki süpürgenin düşüp christine palmer'ı korkuttuğu sahne gibi beynimden kazımak istiyorum.

ares'e geldiğimiz zaman aslında ares'in motivasyon olarak zayıf kalmadığını söyleyebilirim. benim ares ile sorunun iki tane. birincisi onla fazla zaman geçirememek. bu tip hikaye anlatış tarzını ben sevmiyorum. bence villain ile önceden tanışıp karakterini doldurmak daha iyi bir hikaye anlatım tarzı. lakin wonder woman'ın benimsediği de film içinde çok göze batmıyor. ama sonlara doğru ludendorff'un ares olmadığı kendini çok gösteriyor. ares ile ilgili ikinci sevmediğim kısım ise wonder woman ve ares dövüşünün bu filmin dövüşü olmama gerçeği var. film ares'in ifşasına kadar elinden geldiğince gerçekçi olmaya ve savaşın siviller üzerindeki etkisini anlatmaya çalışıyor. atmosfer olarak bunu anlatmayı başarıyor. ama ardından gelen ares dövüşü ise seyirciyi bu atmosferden tamamen dışarı çekip cgı manyağı yapıyor. yine de steve ve ekibi ile paralel giden kurgu bizi o atmosfere biraz tutunmamızı sağıyor. sahne büte kalsa da geçmeyi başarıyor.

gal gadot, beklediğimin üzerinde bir performans sergilemiş. özellikle themyscira'dan çıkıp, gerçek dünya'ya gittiğimiz sahnelerde wonder woman'ın saflığını çok güzel yansıtmış. bu sahnelerdeki filmin mizah tonu da başarılı. filme ve karakterlere üç boyutlu bir hava katmış. steve trevor rolünde chris pine'da çok iyi bir iş koymuş ortaya. oyunculuk olarak gal gadot'un önüne geçmeyi başarmış. böylece filmin finalinde yaptığı fedakarlıkla hem wonder woman'ı hem de seyirciyi etkilemeyi başarmış.

genel olarak filmi çok beğendim. hikaye tercihi olarak yer yer kafamda soru işareti bıraksa da çok temiz anlatılmış bir origin hikayesi var karşımızda. son derece başarılı bir karakter var elimizde. demek ki olabiliyormuş. mizahta yerinde kullanıldığında bvs'nin yaptığı gibi poz kesmekten daha etkileyici oluyormuş. hikayeye odaklanmak, cgı diye delirmekten daha önemliymiş. olmuş. işte bu sefer olmuş.

--- spoiler ---

(dean - 5 Haziran 2017 12:53)

yozgat'ta wonder bayan ismiyle gösterime giren film.

(psychedelic dystopia - 8 Haziran 2017 01:33)

the dark knight üçlemesinden sonra dc'den çıkmış en iyi süper kahraman filmi olabilir. daha karanlık bir seriye dönüşürse belki onu da geçebilir. wonder woman'ın hikayesini bilmiyordum benim için belgesel niteliğinde de oldu. tırt bi karakter zannediyordum^* film bir nebze olsun derinlik ekledi.

gal gadot tip olarak da oyunculuk olarak da wonder woman'a bürünmüş. kadın yönetmen de müthiş iş çıkarmış. makinistinizden ısrarla isteyiniz.

(ssg - 8 Haziran 2017 23:25)

bir süper kahraman filminde insanlar neden inandırıcılık arar bilmem. lan gerçek hayatta uçan kaçan insanlar görüyorsunuz da bana mı haber vermiyorsunuz?!

(yeni bela husnu - 9 Haziran 2017 10:42)

amazonlar 3 lü ok atınca birşey yok, kara murat yapınca auuu.

kısaca özeti bu.

(horashem - 13 Haziran 2017 08:02)

eleştirilmesi gayet normal olan fakat bundan istifade ortaya yalan yanlış tarih bilgisi kusulmasına vesile olmamasını dilediğim film.

osmanlı'nın birinci dünya savaşı'ndaki konumu ve kapladığı yer tam olarak bu filmde gösterilen şekilde ve gösterildiği kadardır. kusura bakmayın...
12 sene beyninize öyle kakıldı diye avrupa'nın birbini kıyımdan geçirdiği, hatta hıncını alamayıp 25 sene sonra ikincisine tutuştuğu bir çatışmayı "sırf osmanlı'yı bölmek için yea" diye anlatmak ayıptır.

insanların psikopata bağlayıp avrupa'yı mezbahaya çevirme konsunu "ares mi, değil mi?", "diana mı haklı, steve mi?" şeklinde çok güzel işlemiş filmdir. cevaplarını da izleyene bırakmıştır. fakat görünen o ki, bazı izleyiciler sorularla alakasız cevaplar arama peşine düşmüş...

modern mitolojinin en önemli karatkerlerinden birinin israilli bir kadın tarafından canlandırılması ve bunun da başta el-cezire olmak üzere belli başlı güruhları çıldırtması da şahsımın içinin yağlarını eritmiştir.

(standart orbit - 5 Temmuz 2017 05:01)

çizgi roman uyarlaması filmi tarihi gerçekliği olmadığı için eleştiren aklıevvelleri ortaya çıkarna film. 300 de gerçek değildi, değil mi hacıt? hatta dur tahmin edeyim, captain america da amerikalıların 2. dünya savaşı'nı kazanması sağlamadı gerçekten, değil mi? ya da comedian, watchmen'de anlatıldığı gibi vietnam'da savaşmadı, değil mi? belki superman bile gerçek değildir, kim bilir?

(ravinrabbid - 5 Temmuz 2017 12:42)

amazonlar tarihte gerçekten var olmuşlar ve yaşadıkları yer de anadolu. evet bu topraklar. belki herkesin aklına ilk ege sahilleri gelir ama amazonlar karadeniz sahilinde, samsun taraflarında yaşamışlar.

velhasıl, wonder woman samsun'ludur.

(kibar oldugum icin pipi diyorum - 5 Temmuz 2017 14:01)

yaraticisi william marston freud hayrani bir psikanalizcidir. superman'le baslayan super kahraman ruzgarinda neden kadinlar hep "damsel in distress" yani kurtarilmayi bekleyen masum kiz rolunde oluyorlar da kahraman olmuyorlardan yola cikmistir. ama netice bir mistress, bir bondage queen olmus, yine erkek fantazi dunyasina hizmet etmistir. inanmiyan baksin.

gercek anlamda feminist karakter arayanlar buffy'yi beklemek zorunda kalmislardir boylece. buffy aslandir kaplandir, candir.

(blair kadisi - 3 Haziran 2005 22:09)