genç bir salaryman^* adayının iş ararken bir villain ile karşılaştığında çocukluğunda izlediği animeleri falan hatırlayıp "doğru lan ben niye her gün 9-5 çalışayım ki ben süper kahraman olmak istiyodum çocukluğumdan beri, bugün o gündür" diyerek adama dalmasıyla beraber hayatında yeni bir sayfa açmasıyla başlar.

bizimki hayvan gibi çalışır hatta çalışmaktan saçlarım döküldü der ve sonunda o kadar güçlü bir kahraman olur ki, artık hiçbir şey bana zevk vermiyor bütün savaşlarımı ilk yumrukta^* kazanıyorum zaten heyecan bile duymuyorum deme noktasına gelir.

her gün ayrı bir belanın musallat olduğu alfabetik isimli şehirleri kurtarır. kurtarırken yüzünde çok duygusuz bir ifade vardır. öyle ki, "ben dünyaları yıkmaya geldim!! ben yüce zork! kork benden!" diyen canavara bakıp "ok." der.

(kalaba - 12 Eylül 2014 22:40)

one isimli çizerin webcomic'idir. one, fazla özenmeden hobi olarak kendi sitesinde gayet kötü çizimlerle devam ederken yusuke murata isimli abimiz twitter üzerinden revize ederek haftalık manga dergisinde yayınlamayı teklif ediyor. bu sefer de gereğinden fazla iyi çizimler ortaya çıkıyor.
sanırım beni gerçekten sesli güldürebilen tek manga.
http://kissmanga.com/manga/onepunch-man-one

(layt suth - 15 Ocak 2015 00:30)

ok

(ashvalanor - 9 Temmuz 2015 03:17)

tek tokatta temize havale. takribi yüz superman gücünde ama umut sarıkaya karikatürü tipinde bir eleman düşünün. süperkahramanlığı da hobi olarak yaptığından la duvarımı kırdınız kim ödeyecek bu duvarın evin tadilatı nın derdinde.

--- spoiler ---

-abi konuşacağım ne isterseniz anlatacağım
+la robot sesi vardı sende birden sesin değişti
-daha etkileyici oluyordu o yüzden öyle konuşuyordum abi ben ettim siz etmeyin
+ohooooo
--- spoiler ---

(mindtraveler - 17 Ekim 2015 20:50)

her okuduğumda, izlediğimde hakkında bir şeyler yazasım geliyor lan. efsane bir seri bu.
mesela, sensei'in acı kuvvetinin sırrı şuymuş;

--- spoiler ---

3 yıl boyunca her gün 100 şınav, 100 mekik, 100 çömelme ve 10 kilometre koşu. kel kaldığınızda bunun işe yaradığını anlayacaksınız.

--- spoiler ---

edit: http://img-9gag-fun.9cache.com/…to/ay0gl8v_700b.jpg

(rukawa kaede - 22 Ekim 2015 11:44)

ending song'u çok güzeldir. güzeldir de, ulan şarkı başlayınca bi dumur oldum. bildiğin türkçe sanmıştım ben; ne hayat kalpteki tene... diye başlıyor basbaya. meğer öyle değilmiş ; nee, hayaku kaettekite ne 'mış meğersem.

(bu boku yerken iyiydi - 8 Kasım 2015 11:28)

ben anime izleyemem. neden? çünkü en önemsiz kavga bile 3 bölüm sürer, zaman akışını etkileyen bir hatıra içinden roman çıkacak şekilde sakız gibi uzata uzata anlatılır ve bayar. one punch man sadece bir bölümüyle bu duygularıma tercüman olduğundan gönlümde taht kurmuştur. tavsiye edilir.

--- spoiler ---

kahramanımızın gücünü gördükten sonra, onun çekirgesi olmak isteyen cyborg hayat hikayesini anlatmaya başlar. ortalama bir animeden beklenebileceği gibi hikayeyi uzatır da uzatır. kel abimiz sinirlenir, "özet geç lan piç!" diye bağırır buna.

sonrasında one punch man'i kötü emellerine alet etmek isteyen bilim adamının gönderdiği canavalardan birini sorgulamaya başlarlar. eleman anlatır da anlatır. kahramanımız yine çileden çıkar. çekirgesi atlar hemen. "ustam 20 saniyeden fazla dinlemez kimseyi" der.

en iyi anime eleştirisi yine bir animede yapılır yani.

--- spoiler ---

(hayri ozben - 8 Kasım 2015 11:41)

seinen türünde yayınlanan manga ve anime serisi. naruto, one piece türündeki sevgi ve dostluğu inceleyen shounenlerden sıkılanlara birebirdir. ki çoğu manga ve anime klişesiyle dalga geçmesiyle bile sevilesi, tavsiye edilesi, patates kafasından kendi suçlu kahramanımız.

--- spoiler ---

karşısına çıkan aslan insan karışımı bi kimera'nın, "limb cutter meteor swarm" gibi animelerde sık gördüğümüz gubidik isimli saldırı yapmak ve bunu yaparken bağırması karşılığında usulca "peşpeşe sıradan yumruklar" deyişi gözlerden yaş getirtmiştir.
--- spoiler ---

türkçe çevirisi are-you-sure tarafından yapılan bölümleri izlemek, tercih ettikleri dil açısından daha zevklidir. ^*

(safsatr - 16 Kasım 2015 16:39)

--- spoiler ---

trollük yapana ağzının payını verdikten sonra troll ün ağına düşüp kendisine atarlanan millete

- siz ne konuşuyorsunuz lan değişikler ben sizin gubidik sorunlarınız için değil kendi istediğim için kahramanlık yapıyorum

diyerek ez cümle çizgiroman ve anime külliyatının en büyük ayarını vermiştir.
--- spoiler ---

(mindtraveler - 16 Kasım 2015 18:39)

en güçlü olmak sıkıcıdır gibi bir şeyler dedi ilk bölümde kahramanımız. animenin genel mantığını çok iyi açıklıyor.
saitama evrendeki en güçlü varlık ve bunu da hergün 100 şınav 100 mekik ve 100 squad yaparak beslenmesine dikkat ederek ve asla ama asla iklimlendirme cihazı kullanmayarak 3 yılda başardığını iddia etmektedir.
önüne gelene tek atar. bir kişiye ikinciye vurmak zorunda olduğu görülmemiştir. kişinin ne kadar güçlü olduğunun bir önemi yoktur. ama kafası çok çalışmaz. gayet sıradan görünür. süper kahraman kıyafetlerini eve gelince yıkar. ipe serer kurutur falan çok acayiptir.
bence animelerin klasik tarzından çok uzakta ve animelerdeki genel gidişata çok aykırı bir kurguyla devam eder.
mesela bir anime genel de orta veya zayıf kuvvettte yada güçlü ama o kadar da değil kişilerin daha da güçlenme arayışı içerisindeki maceralarını ve kendilerine denk düşmanlarla olan dövüşlerini esas alarak ilerler.
burada ise böyle bir şey yok direk en güçlüden başlıyor karakterimiz. ve öyle devam ediyor. sakın bir düşman kendini çok övünce onun saitama'dan daha güçlü olduğunu düşünmeyin.
saitama hep tek atar

(ali erad - 19 Kasım 2015 13:16)

geçen sefer 8 bölüm arka arkaya izlediğim için, bu hafta tek bölüm 20 dakika kesmeyen anime. keşke daha uzun olsa derken 12 bölüm süreceği geliyor aklıma, umarım kabak(!) tadı vermeden uzatırlar seriyi.

ayrica türkçe çeviriyi yapan arkadaşa helal olsun, muhteşem bir çeviri yapıyor; 8. bölümde "bas gaza aşkım modu" lafina animeyi durdurup iki dakika boyunca güldüm.^*

(last oprichnik - 2 Aralık 2015 02:07)

final bölümünü kaan kural gülüşleri eşliğinde izledim yemin ederim. böyle epik bir anime kapışması izlemeyeli çok olmuştu gerçekten. onlarca bölüme yayılan dövüşlerden gına geliyor bir süre sonra. one punch man sağ olsun bir bölümde halletti bu işi ve orgazmik anime kapışmaları sıralamamda üst sıralara yerleşti. açar açar izlerim arada.

ayrıca çevirisini yapan kusogaki adlı arkadaşın one punch man türkçeleştirmesi de son saniyede kahkaha attırdı. ellerine sağlık.

(bkz: tek atan adam)

(rukawa kaede - 21 Aralık 2015 19:56)

açılış şarkısının tam versiyonunu dinlemek için youtube'a girdim. klipte genç adamlar bekiyordum. rock n roll yapan dayılar çıktı karşıma. herif 60 yaşında girdiği şekillere bak aq. japonya'da neyin ne olduğu belli değil. dikkat edin beyler.

(for you to see - 23 Aralık 2015 22:30)

kesinlikle yeni bir anime satış stratejisi uyguladıklarını düşündüğüm manga ve anime. şöyle ki;

bu manga ilk önce "one"ın kendi boş vaktinde yarattığı saçma bir manga olarak başladı ama sonradan "murata" bunu görüyor ve beraber tekrar çizerek popüler hale getiriyorlar. konu zaten epey ilerlemiş durumda one sayesinde, murata'da konu kasmayıp tekrar çizim yaptığı için rahat fakat bu iş büyük bir ticaret ağı. çoğu manga'ya bakarsanız anime olduktan sonra popülaritesini kaybeder ve ne kadar batıda sevilirse sevilsin japonya'da sevilmezse en iyilerin bile fişini çekerler.

one-punch man çok sevildi manga olarak, fakat sağlam geçmişi olan insanlar arkasında değil bunun. ve animesi çıktığı ilk günden sonra acayip bir talep oluştuğu için karaktere - batı ve japonya'da - bu popülariteyi kaybetmek istemiyorlar. ellerinde en güzel örnek shingeki no kyojin sonuçta. bir anda parladı, anime çekildi ama manga'ya yetişti. manga epey ilerlememişti ve iki sezon arka arkaya yayın yapacak materyal yoktu. sonra film dediler, kaç kişi gidip sinemada izledi? anime öyle bir anda bitti ve sonrasında reklam yapıp ilgiyi kaybettikleri için kimse ilgilenmiyor artık. bu kış sezonunda ikinci sezonu gelecek dediler de biraz akıllara girmeye başladı ama bu zamana kadar da herkes manga'yı okudu ilgiyi kaybetti tekrar.

şimdi manga'yı geçer ve filler yaparsan, anime kitlesini soğutursun. anime'yi bekletirsen en azından bahenen olan manga'yı bekliyorum dersin fakat wanpanman da konu da ilerlemiş durumda baya yani çok rahat 26 bölüm çıkarabilirlerdi.

hep ne diyoruz; para. şimdi shingeki'de gördükleri ilginin aynısını görüyorlar ve bir anda bu ilginin bitip merchandise satışlarını düşürmesini istemiyorlar. strateji basit;
- 12 bölüm anime çıkart ve ilgiyi arttır. (satışlar %90 olsun)
- ova yayınla ve manga okumayanları idare et (satışlar %80)
- manga okut, manga satışı artsın (satışlar %70-80)
- arada bir live-action dedikodusu çıkart (satışlar %60)
- satışlar %50 civarına düşünce ikinci sezonu patlat (satışlar %90)

çok popüler olan sword art online'a bakalım. acayip patlamıştı satışları, şimdi hatırlayan var mı? geçen sene bir ikinci sezon ve film çıkarttılar ama o bile eski günlerine getiremedi onu.

neyse kısaca batıda bu kadar satış yapan beğenilen bir serinin piç olmaması için, ilgiyi sürekli aktif halde tutmak için güzel bir satış stratejisi uygulanmaktadır. kış sezonuna açıklanmadı - ki zaten kış sezonu acayip güzel animelerle dolu. bahar sezonu ya da yaz sezonu ikinci sezonu açıklarlar ve satışları tekrar arttırırlar. bir yıl beklemezler malum shingeki bekledi de ne oldu.

ne demiştik; para. one ve murata'nın üstünden yağdırıyorlar şu aralar biliyonuz mu.

(pandasal - 24 Aralık 2015 10:11)

hayatimda hic manga, anime izlemedim. sozlukte saitama falan bu neymis bi bakayim hele diye actim ve son 1 yilda hic gulmedigim kadar guldum. bu nasil bir tip boyle.

dun aksam 7 bolum birden izledim, su an 8. bolumdeyim ve kiz arkadasim katila katila gulmemden dolayi garip garip bakiyor; ilgisini cekti "nedir bu kadar komik olan" diye soruyor. nasil anlatayim?

animez.tv'deki "are you sure" nikli kisinin cevirmeleri formata oldukca uymus. merakimdan soruyorum. orjinal dili olan japoncada da benzer bir dil mi kullaniliyor yoksa biz cevirmene mi guluyoruz? bilen varsa yesillendirsin.

--- spoiler ---

8. bolumdeki puri puri prisoner sen nasil bir tipsin yaa! hala guluyorum.

--- spoiler ---

bolum sonunda calan sarkiyi hep turkce saniyorum: "nee hayat, kalpteki kenee..." sonra japonca yardiriyorlar tabi.

(comlek kirildi - 25 Aralık 2015 02:17)

yeni izlemeye başladım ve çok başarılı bulduğum komikli anime.
ama asıl konu one-punch man'in aslında babam olması. gözlerinizdeki boş saitama bakışını görür gibiyim o yüzden hemen açıklıyorum. şimdi bizim evde çocuk dövme işi annemdeydi. saolsun güzel ve yaratıcı çalışmaları oldu üzerimizde. babam bizi dövmezdi. yani öyle devamlı bir dayak yoktu. hatırladığım 4 tokatı var bana. ama yani aynı saitama gibi. o kötü adamı yok ediyo babam kötü davranışı. her tokatında yere serdi saolsun ama bir daha da aynı boku yemedim. ayrıca babam da kel. bi de indirimleri kaçırmaz.

(c20h25n3o - 25 Aralık 2015 11:10)

genos: ustam meşgul birisidir. maksimum 20 kelimeyle özetle yoksa işin yaş.
goril canavar: uzun lafın kısası patronum (dr. genius) vücuduna büyük ilgi duyuyor.
saitama: daha yönümüzü şaşırmadık. (bu ne amk aklıma geldikçe gülüyorum)
genos: sanırım yanlış anladınız ustam. evrim konusundaki araştırmaları için insan sınırlarını aşan vücudunuzu kullanmak istiyor.

yukarıdaki diyalogdan daha önce sensei saitama'ya kendini öğrenci olarak kabul ettirmek isteyen genos'un kendi hikayesini anlatırken lafı dolaştırması, saitama reyizin bu anlatımdan sıkılıp dizini sallayarak dinlerken genos'u maksimum 20 kelimelik sınırlama ile ilgili o atarlı uyarıyı yapmış olması diyaloğu daha da komikleştiriyor.

bir kahraman düşünün evrendeki en güçlü kahraman olduğu halde bunu pek siklemeyip süpermarket indirimi ve gündelik telaşları üzerinde yoğunlaşsın. yenilmez canavarları tarumar ettiği halde kendisini kimse tanımıyor olsun. muazzam gücünü üç yıl boyunca her gün 100 şınav, 100 mekik, 100 squats ve 10 kilometre koşarken yaz kış klimayı hiç kullanmamayarak üşümeye ve terlemeye borçlu olsun ve sırrını anlattığında kimse kendisine inanmasın. gücünün arkasında felsefi ve doğa üstü anlamlar aranmasına karşın bunlara verecek cevabı olmadığından suskun kalması karşı tarafın gözünde kendini daha gizemli kılsın. göt kadar dairede yaşasın. kahramanlar birliği sınavında öğrencisi olabilmek için götünü vermeye hazır olan genos'a o ana kadar bir çaylağa verilen en yüksek kahramanlık rütbesi verilirken kendisine sıradan bir derece verilmesine verilmesine rağmen bunu çocukça bir sevinçle karşılasın. şehirleri yok eden canavarları bir yumrukta tuz buz ettiği halde bunu marketten ekmek alıyor olmanın sıradanlığıyla gerçekleştirsin.

adam forrest gump, bombacı mülayim ve umut sarıkaya tarzında yaratılmış bir karakterin karışımı gibi adeta. büyüksün saitama usta. seni geç tanıdım, hemen bitirip boşa düşmemek adına azar azar izlediğim bölümler bitince damağa çalınmış bir parmak bal olarak kalacaksın.

(kivanco - 10 Ocak 2016 18:23)

bazi ilginc fact'leri verelim: spoiler icerir, dikkat!

1) anime'de hero association'da ekipler bilgisayar basinda dunyaya yaklasan tehlikeye bakmaktadirlar. ekranda dunya haritasi gorunur. bu harita bildiginiz dunya haritasi degil, japonya'nin saitama eyaletinin kuresel haritasidir.

2) zaten anladiniz, saitama, yaraticisi one'in yasadigi saitama eyaletinden gelmektedir.

3) hero association tamamen saitama sayesinde kurulmustur. hatirlarsaniz ilk bolumde saitama ayrik ceneli bir cocugu yengec adamin elimden kurtarir.
daha sonra cocugun milyoner amcasi agoni, bir yabancinin yegenini kurtardigini duyar ve hero association kurmaya karar verir.

elbette kimse bu yabancinin saitama oldugunu bilmez.

saitama hero association brosurunu incelerken sag satfada agoni'jin resmini gorebilirsiniz. ayrik cenesini de...

(comlek kirildi - 28 Ocak 2016 00:47)

--- spoiler ---

baş kahramanın aslında baş kahraman olmadığı seri.

önce animesini izlemiş, sonra mangasını okumuş biriyim, 58. bölümün çevrilmesini beklemekteyim. ne animede ne de mangada olay saitama değildir, saitama çoğu zaman son dakikada gelir, günü kurtarır ve gider. asıl olay diğer kahramanlardır. hepsinin hayatla ilgili bir mücadelesi, farklı bir geçmişi, farklı bir davası vardır ve onları izlemek aslında saitama'yı izlemekten daha fazla zevk verir. çünkü saitama cümlenin sonuna konan nokta görevi görür, işini bitirir, dersini verir, ilham verir ve gider. çok kalmaz, oyalanmaz.

bu seri aslında kahramanların, düşmanların, canavarların kendi aralarındaki hesaplaşmalarına odaklanır. her birinin farklı bir yeteneği, farklı bir tekniği, farklı bir düşünme biçimi vardır. hiçbir dövüş sürpriz sonla bitmez, o nedenle klişe shounen anime/mangalarından ayrılır. herkesin belirli bir gücü vardır. c sınıfı birinin ejder seviye tehlike saçan bir yaratığı yenmesi düşünülemez bile, bunu o dövüş başladığında zaten bilirsiniz ve yenebileceğini de ummazsınız. ama dövüşün sonu değil, gidişatıdır önemli olan. her iki taraf da her dövüşten yeni bir şeyler öğrenerek ayrılır, düşmanlar kahramanlardan, kahramanlar düşmanlardan bir şey öğrenerek yollarına devam eder.

tek istisna saitama'dır. saitama'nın karşısında hiçbir düşman duramaz, bu nedenle saitama'nın hayatında sorgulayacağı hiçbir şey yoktur. kendisini değiştirmeyi düşündüğü ilk ve son an berbat ettiği bir iş mülakatından sonra karşısına çıkan yengeç adam'la yaptığı dövüşten sonrasıdır. o andan sonra saitama hayatını değiştirir. ama bu değişim sadece kahraman olmakla sınırlı kalır. saitama hayatına dair başka hiçbir şey değiştirme gereği duymaz, kendisine güveni tamdır, rakibinden öğreneceği bir şeyi yoktur, kendisine bir şey katabilecek herhangi bir rakibi de yoktur, hayattan çıkaracağı dersleri yoktur, bir mücadelesi yoktur. kahraman birliği'ndeki sıralama atlamaları bile (mangada şu anda b sınıfı 7. sıradadır.) kendisinden bağımsız gelişir, seviye atlayacağım diye kendisini paralamaz.

aslında saitama bu serinin kaybedenidir, çünkü karşısına çıkan herkes saitama'dan bir şey öğrenir, ama saitama'nın öğreneceği hiçbir şey yoktur. bu nedenle hayattan alabileceği herhangi bir zevk ya da tatmin de yoktur. saitama hayattan alabileceği zevkin peşine düşen biridir aslında, kahramanlar, düşmanlar çok da umurunda değildir. hayatını yaşamaya değer kılacak bir şeylerin peşindedir. hiçbir şeyin onu tatmin edemeyeceğini kahramanlıklarıyla böbürlenmeye gerek duymadığı, hatta kral'ın sahtekarlığını açığa vurmaya bile çalışmadığı zamanlarda daha iyi anlarsınız. o mücadele ister, gerçek anlamda bir mücadele, ölüm kalım meselesi haline gelecek bir mücadele, hayatını ciddi anlamda tehdit edebilecek bir tehlike. çünkü ne işsizlik, ne parasızlık saitama'yı üzmektedir, o bunlara rağmen hayatına devam etmektedir.

saitama bu seride varoluşunu sorgulamaya devam edecek ve buna cevap bulamayacak tek kişidir.

--- spoiler ---

(neptun savascisi - 2 Şubat 2016 23:23)

çok iyi kalpli kahraman.

--- spoiler ---

bütün hayatını dövüşmekten zevk alabileceği güçlü bir rakip arayarak geçirdiğini ve bir kehanete güvenerek akıl almaz mesafeler katedip saitama'yı bulduğunu söyleyen boros'u yendikten sonra boros yerde yarı-ölü hâlde yatarken sorar:

boros: kaybettim mi?
saitama: hâlâ bilincin yerinde mi? gerçekten güçlüymüşsün.
boros: zorlu bir dövüş oldu
saitama: evet, elbette öyle.
boros: yalan söylüyorsun. gücünün tamamını kullanmadın. başından beri hiç şansım bile yoktu. senin için bir "dövüş/savaş" bile sayılmazdı. çok güçlüydün.

saitama ölmek üzere olan rakibinin hayatını ve varlığını anlamsızlaştırmak istemediği için, son anında onun gururunu kırmamak adına yalan söyleyen ve mutlu ölmesini isteyen kahramandır.

--- spoiler ---

(hiko seijuro - 7 Şubat 2016 13:22)