Süre                : 2 Saat 2 dakika
Çıkış Tarihi     : 18 Mayıs 2014 Pazar, Yapım Yılı : 2014
Türü                : Drama,Western
Ülke                : Fransa,ABD
Yapımcı          :  EuropaCorp , Ithaca , The Javelina Film Company
Yönetmen       : Tommy Lee Jones (IMDB)(ekşi)
Senarist          : Tommy Lee Jones (IMDB)(ekşi),Kieran Fitzgerald (IMDB)(ekşi),Wesley A. Oliver (IMDB)(ekşi),Glendon Swarthout (IMDB)
Oyuncular      : Tommy Lee Jones (IMDB)(ekşi), Hilary Swank (IMDB)(ekşi), Grace Gummer (IMDB)(ekşi), Miranda Otto (IMDB)(ekşi), Sonja Richter (IMDB)(ekşi), Jo Harvey Allen (IMDB)(ekşi), Barry Corbin (IMDB)(ekşi), David Dencik (IMDB), William Fichtner (IMDB), Evan Jones (IMDB), Caroline Lagerfelt (IMDB), John Lithgow (IMDB), Tim Blake Nelson (IMDB), Jesse Plemons (IMDB), James Spader (IMDB), Hailee Steinfeld (IMDB), Meryl Streep (IMDB), Karen Jones (IMDB), Martin Palmer (IMDB), Jerry Vahn Knight (IMDB), Adrian Doerfler (IMDB), Lela Rose Allen (IMDB), Sachie Capitani (IMDB), Brian Kennedy (IMDB), Victoria Jones (IMDB), Rick Irwin (IMDB), Richard Andrew Jones (IMDB), Austin Leonard Jones (IMDB), Matt Anderson (IMDB), James Blackburn (IMDB), Lila Brock (IMDB), Jesi Mandagaran (IMDB), Wyatt Mortenson (IMDB), Autumn Shields (IMDB), Kaelynn Wright (IMDB)

The Homesman (~ Yolcu) ' Filminin Konusu :
1885, Nebraska. Mary Bee (Hilary Swank), Iowa'ya sürülmekte olan 3 kadına göz kulak olması için görevlendirilmiştir. Daha öncesinde hayatını kurtardığı George da (Tommy Lee Jones) yol boyunca ona eşlik edecektir.


  • "tommy lee jones, hilary swank, miranda otto gibi oyuncuların yer alacağı drama."
  • "yeni ilginç bir yol filmi ve yine yönetmen bir tommy lee jones. dönemsel arka plan da cabası. merakla beklenmesinde hiçbir sakınca yok zannımca."
  • "filmi üşenmeden izledim ama ilerlete ilerlete izlense bile bir şey kaybedilmeyecek bir film olmuş. imdb puanına kandım, bence hak ettiği puan en fazla 5.5"
  • "sinematografisi başarılı olan, ara ara da erkek egemen sistemi inceden eleştiren film. ama genel olarak vasatın altında ve iç bayıcı."
  • "cuddy'nin bez bebeği olan deli kadına süt verirken, bez bebeğine de shot bardağı kıvamında bir bardakla süt içirmesi de filmin göze çarpan anlarındandır."
  • "malum ortamlara dusmesi nedeniyle bu aksam seyretmeyi dusundugum film. rotten tomatoes filme yuksek bir puan vermis."




Facebook Yorumları
  • comment image

    yeni ilginç bir yol filmi ve yine yönetmen bir tommy lee jones. dönemsel arka plan da cabası. merakla beklenmesinde hiçbir sakınca yok zannımca.


    (kahmut - 10 Mayıs 2014 22:43)

  • comment image

    tommy lee jones, western türünü çok seviyor. coen kardeşlerin western-imsi filmleri no country for old men, the missing, lonesome dove dizisi, the good old boys ve the three burials of melquiades estrada ve şimdi de bu film, the homesman. gelecek sene yöneteceği filmi de western türünde olacak, ki hiç şaşırtıcı değil (3 burials ve homesman'in aksine yeni filmi olan the cowboys klasik western türünde olacak ve john wayne'in aynı adlı filminin yeniden çevrimi olacak). neyse. sonuçta jones bu türün hakkını verebiliyor. önceki filmi 3 burials kaliteli bir film. ölen arkadaşını vatanına götürmek isteyen bir adamın karşısına çıkan engelleri aşmaya çalışmasını, arkadaşını öldüren sınır koruyucusuyla ilişkisini, yalnızlığını ve zaman geçtikçe arkadaşıyla ilgili sırlara vakıf olmaya çalışmasını anlatıyordu. günümüzde geçen film, western'den çok yol türündeydi.

    jones'un gene başrole kurulduğu the homesman de 3 burials'ın izleğini takip ediyor. bu kez ölen adam yerine delirmiş 3 kadın yer alıyor. mesquiada'nın arkadaşı pete ve mesquiada'nın katili mike yerlerini evde kalmaktan korkan, iyi niyetli, çalışkan ve zengin cuddy ile süvariden firar etmiş, yalnız bir adam olan george'a bırakıyorlar. bu iki kişinin yolları kesiştikten sonra beraber bu üç kadını peder'in uzaktaki evine götürmeye çalışıyorlar. 3 burials'da mike'ın pete'e yardım etmesinin nedeni pete'in elinde silah oluşu ve onu öldürebilecek oluşuydu. burada da george'un cuddy'e yardım etmesinin nedeni fragmanda da görüleceği üzere hayatını kurtarmış olması. fakat homesman, 3 burials'ın epizodik (3 bölümlü, 3 bakış açılı bir öykü anlatılır. tabii cesedin 3 kez toprağa gömülmesi de önemli yer tutar öyküde) anlatımını içermiyor. fakat 3 burials'daki gibi flashback'ler kullanılıyor. bir diğer benzerlikse a noktasından b noktasına ilerlemeye çalışan george ile cuddy'nin tıpkı pete ile mike gibi engellerle karşılaşmaları... ikili bu engelleri beraber atlatmaya çalışıyorlar. jones önceki filmine benzer bir rolde karşımıza çıkıyor. evet, george ile mike arasında farklılıklar var şüphesiz ama benzerlikleri de gözden kaçmıyor. yalnız olmaları (mike'ın ilişki kurabildiği sadece 2 kişi var: herkesle yatan evli rachel, ölmüş arkadaşı mesquiada), cesur olmaları, tehlikeleri atlatabilecek güçte olmaları, iyi birileri olmaları vs.

    the homesman, 3 burials kadar iyi değil. jones gene iki sağlam karakter yaratıp 2 saatlik süresinde bu iki karakteri derinleştirip ilişkilerine odaklanabiliyor. ama aynı jones, 3 burials'da daha fazla karakteri derinleştirebilmişti. filmin önemli taraflarından olan delirmiş 3 kadına pek iyi değinilmemiş ne yazık ki. bunlar dışında yol türünün üstesinden gene gelebilmiş jones. ortalamanın üstünde bir yol filmi. daha iyi olabilirdi hiç şüphesiz.

    cast'ı şahane ama jones ve iyi bir performans ortaya koyan hillary swank dışındakileri pek göremiyoruz. meryl streep, william fitchner, hailee steinfeld, john lithgow, james spader, tim blake nelson'ı 5-10 dakika arası görebiliyoruz.


    (sherlock holmes 90 - 30 Eylül 2014 13:29)

  • comment image

    --- spoiler ---

    ne anlattığı tam olarak belli olmayan bir film. kasabadaki kadınlar neden delirdi, cuddy karakteri neden evlenmedi, neden intihar etti, o delileri neden götürüyorlar tam olarak belli değil. daha iyi bir film beklemiştim ama hayal kırıklığına uğradım.
    ---
    spoiler ---


    (aydaki ayak izi - 3 Ekim 2014 16:27)

  • comment image

    filmi üşenmeden izledim ama ilerlete ilerlete izlense bile bir şey kaybedilmeyecek bir film olmuş. imdb puanına kandım, bence hak ettiği puan en fazla 5.5


    (kimlanbu - 4 Ekim 2014 15:15)

  • comment image

    filim ilerlete ilerlete izlemek ne demek arkadaş. divxplanette yorum yazan ergenlerden farkınız yok. filmi beğenmezsen kapatır izlemezsin. sana illa ki filmi bitir diyen mi var?

    filme gelecek olursak, her şeyden önce eli yüzü düzgün bir western drama var önümüzde. aynı zamanda bir yol filmi.

    tommy lee jones'ın önceki yönetmenli deneyimi olan üç defin kadar iyi bir film olmasa da gayet ortalama üstü bir seyirlik.

    türde westerni görünce sürekli silahların patladığı, atlı kovalama sahnelerinin olduğunu düşünenler uzak dursun elbet filmden.

    benim için filmin çok temel bir sorunu var. film bir romandan uyarlama. hem western, hem yol filmi olması filmin bence en önemli avantajı. sorun bu avantajı jones'ın yeterince iyi kullanaması. burada da amerikan sineması ve avrupa sineması arasındaki çok temel bir fark ortaya çıkıyor. karakterizasyon.

    amerikan sineması karakterlerin tüm eylemlerini o karakterleri konuşturarak ifade etmeyi sever, hatta sevmekten ziyade bildikleri tek yöntem budur diyebiliriz. malum ana akım sinemanın neredeyse yüzde doksanını tek başına karşılayan bir endüstriden söz ediyoruz.

    avrupa sineması ise karakterlerini daha simgesel bir düzeyde tahlil etmeyi sever. onları yaratan koşulları, psikolojik, sosyolojik, ekonomik parametreleri dikkate alır ve onlar üzerinden kurar karaterlerini. belki bu noktada avrupa filmleri daha sıkıcı bulunur falan ama karakterlerin daha sahici, daha derin, daha etkileyici karakterler olduğu gerçeği yadsınamaz.

    bunları yazıyorum çünkü bu filmi izlerken, konuşan ama tüm bu konuşmaların sonunda çok da derinleşmeyen karakterler gördüm. tüm bu konuşmalara rağmen açıklanmayan, çözüme kavuşturulmayan şeyler gördüm. filmde ki birkaç çarpıcı eylem maalesef tam olarak o eylem motivasyonlarını açıklayacak derinliğe kavuşmuyor. üstelik düşünün ki karşınızda gayet geveze bir film var. işte amerikan sinemasının sorunu da burada. karakterleri konuşturmak, çok konuşturmak onları açıklamaya, tanımaya, eylemlerinin arkasında yatan nedenleri anlamaya, anlatmaya yetmiyor bazen.

    filmin en büyük handikapı bu. keşke o 3 kadının durumuyla farklı bir ilişki kurulsa dedim film boyunca, keşke hikayenin temel dinamikleri gibi görünen o karakterler daha gerçekçi bir zemine oturtulsa. keza mary bee cuddy'in eylem motivayonu da kafanızda bir yere oturmuyor. çünkü tüm gevezeliğe rağmen bu karakterleri karakter yapacak edimlerden uzak filmin senaryosu maalesef. üstelik bu bir roman uyarlaması.

    filmi izlerken sürekli olarak antonioni'nin professione*'ı ve bernardo bertolucci'nin the sheltering sky'ı geldi aklımda. filmi bu filmlerle eşleştirdim sürekli. yol filmlerinde çölü, otobanı, kasabaları, şehirleri görmüş biri olarak türün western giydirilmiş şu haline biraz avrupalı bir bakış fırlatılsa ortaya nasıl bir film çıkar diye sürekli düşündüm.

    keşke bu hikaye o yönetmenlerden birini eline düşseydi dedim. zira jones amerika sinemasının kemikleşmiş trükleri yerine (3 defin'de nispeten yaklaştığı ve yer yer iyi sonuçlar aldığı) biraz daha avrupalı olabilseymiş tüm zamanların en iyi filmlerinden biri ortaya çıkabilirmiş. o kadar iddialıyım. bu film kendi kuşağının klasiklerinden biri olabilirdi daha ayrıksı bir yönetmenin elinde. ama maalesef jones'un elinde ortalama amerikan sinemasının üstünde, kaliteli avrupa sinemasının özellikle yol, yolculuk (ve elbette bu eksende kimlik arayışı, kendini tanıma, kurma, yıkma) temalı filmlerinin epey altında bir film olmuş.

    yine de kesinlikle kaliteli bir dram western ve yol filmi izlemek isteyenler izlesinler. tüm bu saydıklarıma rağmen ortada iyi bir film var ( hatta tüm saydığım bu eksiklere rağmen yılın en iyi filmlerinden biri bence the homesman.) ama aynı zamanda çok daha iyi bir film (başyapıt, klasik) olma şansını heba eden bir film de var. ona göre.


    (kulotsuzcorap - 23 Ekim 2014 12:46)

  • comment image

    tommy lee jones'un yönettiği ve hilary swank ile beraber oynadığı film.

    "mary bee cuddy’nin başka bir şansı olsaydı, bezin üzerine işlediği piyanosunda çaldığı parçayı dinlerken uyuyakalan, onu suratsız ve dominant bulan bu kaba saba ve sığ adama evlenme teklif etmezdi elbet. fakat 1850’ler nebraska’sının uçsuz bucaksız topraklarında ufak bir evi, hatırı sayılır hayvanı ve arazisi olan mary’nin “alışılmışın dışında yalnızlığını” bir an önce gidermesi gerekiyordu.

    kasabadaki 3 kadın, kocalarının, iklimin ve fakirliğin yarattığı şartların ağırlığı altında ezilip akıl sağlıklarını yitirirler; bu da onların geldikleri yere, doğudaki evlerine dönmeleri gerektiği anlamına gelir. jones’un deyişiyle “batı’yı keşfe değil, doğu’ya hayatta kalmaya giderler”. yolculuk ortalama 6 hafta sürecektir; yol tehlikeli, hava soğuktur. kasabadaki her erkek kadar iyi olan (dönem için övgü sayılan) mary, erkekler kadar iyi at sürebileceğini, hatta o kadınlara daha iyi bakabileceğini söyler. atlı arabasına biner ve kendi dışında hiçbir şeye bağlı olmayan -en azından çoğu zaman- george briggs ile karşılaşır; bir ağaca asılı, ölmek üzere olan bu yaşlı adam ile.

    mary, “deli” kadınlara en anaç ve iyi duygularıyla yaklaşır; çünkü kendi de aynı acıları çekmiştir. bu kadınların acıları ilk bakışta birbirilerinden farklı gözükse de hepsinin birleştiği ortak nokta bir başka çıkışlarının olmamasıdır. çocuklarını yitiren, tecavüze uğrayan, sevgi ve değer görmeyen kadınlar… toplumda var olabilmek için çocuk doğurmak, aile kurmak zorunda kalan kadınlar… 1865 amerika’sında gidecek hiçbir yeri olmayan, başka şansları olmayan kadınlar.

    tommy lee jones’un ifadesiyle “kendi ailesindeki kadınların tarihini” anlattığı yeni filmi aslında amerika ve dünya tarihinde kadınların çıkış bulamamaları üzerine kurulmalıydı. filmin en büyük eksikliği mary’nin duygu ve düşüncelerine yoğunlaşmayıp, ana erkek karakter ve onun sözde bağımsızlık ve serseriliğinin, elzem önem taşıyan kadının başka şansı olmama konusunun önüne geçmesi. hollywood sinemasından bu denli gerçekçi ve derinlikli işler çıktığını pek görmeyiz, bu yüzden fazlaca potansiyeli olan ama onu yanlış yönde kullanan bir film görünce ister istemez hayıflanıyor insan."

    yazının kaynağı: http://www.cinerituel.com/…-2014-baska-bir-yol.html


    (budemu - 27 Kasım 2014 19:08)

  • comment image

    moral bozan film.

    --- spoiler ---

    tommy le jones'a cok kufrettim cok. eski sevgilimi hatirlatan hillary swank'a yapmadigini birakmadi, beni rencide etme artik deyince koynuna girdi. marry bee cuddy'nin evlenme teklifini reddetdi, neymis baglanamazmis..yazik amk. zaten kendini asti hatun. sikeyim boyle filmi, o romani yazani da sikeyim :(
    ---
    spoiler ---


    (isimbulamadim - 13 Aralık 2014 02:41)

  • comment image

    sinematografisi başarılı olan, ara ara da erkek egemen sistemi inceden eleştiren film. ama genel olarak vasatın altında ve iç bayıcı.


    (feministim ben - 24 Ocak 2015 00:55)

  • comment image

    cuddy'nin bez bebeği olan deli kadına süt verirken, bez bebeğine de shot bardağı kıvamında bir bardakla süt içirmesi de filmin göze çarpan anlarındandır.


    (nocturno culto - 10 Nisan 2015 09:27)

  • comment image

    34. istanbul film festivalinde izleme fırsatı bulduğum film. film olarak güzel, ortalamanın üzerinde. ancak bana sorsaydınız böyle bir film izlemek ister misin diye, hayır derdim. oldukça karanlık ve moral bozucu buldum. oyunculuklar ve kurgu çok başarılı ve duygular gerçekten başarılı bir şekilde izleyiciye geçiyor.

    --- spoiler ---
    çok garipsediğim için yazamadan geçemedim. mary bee'nin briggs'e evlenme teklif ettiği ve gururunu ayaklar altına alarak briggs ile beraber olmak istediği sahnelerde salonun yarısı kikir kikir güldü. inan sözlük ben bunu hiç anlamadım, kendimden şüphe duydum, ben mi bir espriyi kaçırıyorum ya da filmi anlamıyorum diye. yanlış anlamıyormuşum nitekim kadın olaydan sonra ne yaptı gördük. gülenler adına üzgünüm, filmde bayağı sıkılmış olmalılar bu duygusuz arkadaşlar
    ---
    spoiler ---


    (liliya - 10 Nisan 2015 09:49)

  • comment image

    konusu çok güzel, karakterleri çok güzel, herşeyi ile çok güzel filmdi.
    filmin yavaş gittiğini sanıyorsun ama aslında duygudan duyguya koşturuyor.

    --- spoiler ---

    ayrıca neredeyse tamamının karaktersiz olduğu erkek karakterlere sahip film de diyebiliriz. erkek halimle utandım yahu.

    ---
    spoiler ---

    imdb'de şu an 6.6 ile hakettiği puanın çok altında. 7.5-8 arası olmalı.


    (ex902 - 16 Mayıs 2015 19:43)

Yorum Kaynak Link : the homesman