michael c. hall'un başrolünde olduğu ve sundance'de sahne alacak jim mickle filmi.

(kolombre - 4 Aralık 2013 23:48)

film guney yarimkurede geciyor olabilir.

(oixor - 17 Nisan 2014 07:43)

27 haziran'da gösterime girecek, 80'lerde doğu teksas'ta geçen bir intikam hikayesi.

(mouse sanitary pad - 29 Nisan 2014 16:15)

bir adet michael c. hall içeren sabırsızlıkla beklenen yapım.

http://www.imdb.com/title/tt1179031/

(kisa bisey olsun istemistim - 4 Mayıs 2014 17:29)

noldu olum bu filme. türkiye' de gösterime girmedi mi. gircek mi. girdi de gitti mi. noldu lan?
meraklara garkkkkkk ettiren film.

(4hm37 - 8 Temmuz 2014 13:05)

başrolünde oynamış olduğum film. çekimler oldukça yorucuydu. şimdi, ibiza'da göt büyütüyorum...

(temmuz sogugu - 12 Eylül 2014 02:11)

olum biriniz şu filmin olayını anlatsın bana. nedir lan bu gizem.
film amerikada mayıs ayında gösterime girdi. aradan aylar geçmesine rağmen türkiye'de gösterime girmedi. imdb puanından dolayı iyi bir film olduğunu da düşünüyorum. çok geçerli bir parametre olmasa da. üstelik gösterime girmesi için çok da iyi bir film olması da gerekmiyor.( şu an bu yazıda kendimle boğuşuyorum amk)
eee altyazısı ekleneli bir aydan fazla olmuş ama türkçeye çeviren yok. bu da işin bir diğer garip yanı. noluyo lan. anlatın bilelim. izlemeyelim mi filmi. bi açıklama yapın. sanki herkesin olaydan haberi var bi benim yok.

(4hm37 - 13 Eylül 2014 23:35)

sonuna kadar heyecanla izlenen, hareketli aksiyon filmi.

sam shepard ve hatta don johnson bile var.

film noir olabilirmiş ama sadece aksiyon olarak kalmış. yine de zevkle izlenir.

(spartacusun donusu - 14 Eylül 2014 19:59)

michael c.hall'un saçı dışında çok iyi filmdir.

(dreadshadow - 19 Eylül 2014 00:27)

michael c. hall'un saçları bi' güzel, bi' çirkinmiş gibi gelen filmdir.

(biseybuldum - 19 Eylül 2014 00:31)

10 uzerinden b+ veririm. o lothar matthaeus tipiyle sogukkanli bir psikopat bekliyordum ama ozu sozu bir durust karakteri ile yine de gonlumu kazandi. don jonhson her turlu karizma, su adamin 64 yasindaki cekiciligi agzimi bozduruyor. neyse iste, soyle kara yagiz bir kardesim olsa hic dusunmem tavsiye ederim. kips.

(sut ve nuriye ve kafkaslar - 19 Eylül 2014 12:44)

duygusal yazıyorum.

dexter sever olan bana ilaç gibi geldi, çok iidi aq

(guts - 22 Eylül 2014 02:26)

ayrı ayrı bir çok konuyu tek bir hikayede toplamayı başarmış güzel film.. biraz durağan evet ama konusu gayet orjinal geldi..

(31 - 23 Eylül 2014 10:47)

klasik bir başlangıç yapan filmin senaryosu gelişme bölümünde farklı bir hikayeye kayıyor, ama sonuç pek de iç açıcı değil.

aslında fazlasıyla kişisel ve sert bir film olabilecekken yönetmenin tonal kararsızlığı sonucunda orta karar bir suç dramaya dönüşüyor film. kolaylıkla güçlü bir film noir olabilecekken, özellikle karakter motivasyonunu es geçen kısmıyla ve ton sorunuyla maalesef sıradan bir film oluyor cold in july. bunun da biricik sebebi yönetmenin tercihleri.

dürüst olalım dexter reizin hastası olmamızdan kelli michael c. hall'ın artık şöyle kaliteli bir yapımda oynadığını görme umudumuz aslında biraz da bu filmi sevmemize sebep olan. tabi eski toprak miami vice günlerinin yakışıklı dedektifi don johnson ve hollywood denen bok çukurunu son yalnız kovboylarından, karizmanın sözlük karşılığı sam shepard reiz filmin bonusları. düşünün ki bu üç oyuncuya ve hiç de fena olmayan bir senaryoya rağmen yönetmenin kurgu, sahne ve ton yaklaşımı yüzünden güzelim film heba olmuş. ama işte klasik ifadeyle yoklukta 3 oyuncunun hatırına izlenir.

bu filmi sevenlere çok daha karanlık ve kişisel bir film olan (bkz: 8mm)yi gönül rahatlığıyla tavsiye ederim. tabi daha izlememiş olan varsa.

(kulotsuzcorap - 25 Eylül 2014 19:35)

neden bu kadar underrated kaldığını anlayamadığım über film.

çok güzel sahneleri var. çok güzel bir konusu var. durgun falan da geçmiyor bana göre. her sahnesi bir şeyler anlattığı için (en azından bana göre)

9 / 10.

(slsk - 27 Eylül 2014 18:38)

kesinlikle kötü olmayan ama iyi olma fırsatını da tepmiş film.

--- spoiler ---

film hızlı bir giriş yapıyor. ilk 2-3 dakika içinde esas oğlanımız^* evine giren hırsızı kazara öldürüyor. sonrasında bunun travmasını yaşamaya başlıyor. biz de diyoruz ki "hah, karakter ve içsel çekişmelerle dolu bir film izleyeceğiz"

derken hikayeye ölen hırsızın hapisten yeni çıkmış babası^* dahil oluyor. esas oğlanımızın karşısına çıkıyor ve çatışma başlıyor. aile babası kahramanımız ailesine, özellikle oğluna yönelik üstü kapalı tehditler karşısında polisi devreye sokuyor. bu kez de "haaaa, güzel bir gerilim izleyeceğiz demek ki" diyoruz.

ve fakat baba zart diye yakalanıyor, gerilim merilim kayboluyor. esas oğlanımız rahatlıyor fakat öldürdüğü söylenen kişinin aranıyor ilanına bir bakıyor ki, aslında o ilandaki çocuğu öldürmemiş. e kimi öldürmüş peki? meçhul. polise söylüyor, "yok baba, raadol, senin vurduğun o" diyorlar ama bir gizemler, bir tekinsiz durumlar falan. bir yandan "twistli mwistli filmmiş" diyoruz ama bir yandan da "n'oluyor lan?" demeye başlıyoruz.

derken esas oğlanımız polisin hırsızın babasını öldürmek için bir komplo hazırladığına şahit oluyor. adamı kurtarıyor, durumu anlatıyor, hırsızın mezarını kazıp cesede bakıyorlar. adamın oğlu değil. nerde peki bu oğlan, polisin olayı ne?

devreye bir dedektif^* giriyor, babanın arkadaşı. onun yardımıyla çocuk bulunuyor fakat çocuk pis işler yapmakta. baba da "olmaz olsun böyle evlat" tribiyle oğlunu öldürmeye karar veriyor.

bu kadar karışıklıktan sonrası ise geçmek bilmiyor. gereksiz uzatılmış ve amaçsız bir aksiyon filmine dönüşüyor film ve bu şekilde iyi olabilme fırsatını tepiyor.

şöyle ki;

örneğin babanın oğluyla kan bağı haricinde hiçbir bağı yok, oğlunu yıllarca görmemiş ama niyeyse sorumluluk duyuyor. oğlu öldü zannediyor, gelip oğlunu öldüreni ve ailesini tehdit ediyor; oğlunu öldürüyor ama üzülüyor. çocuk adamın babası olduğunu bile bilmiyor. hal böyleyken pek gerçekçi değil.

hadi bunu bir şekilde anlamlandırdık. ya esas oğlanımız? çocuğun yedikleri bokları öğrendikten sonra evine dönüyor fakat hangi motivasyonla geri dönüyor da adamın oğlunu öldürmesine yardımcı oluyor? örnek bir vatandaşken nasıl oluyor da bir anda dextervari davranmaya başlıyor?

çok önemli olmasa da esas oğlanımızın vurduğunun kim olduğu meçhul kalıyor.

--- spoiler ---

michael c. hall, sam shepard ve don johnson hatırına izlenebilecek ama en fazla 6/10 puanı hak eden bir film.

(al bundy vs el kaide - 29 Eylül 2014 14:18)

filmdeki aşmış şarkı : dynatron - cosmo black
http://www.youtube.com/watch?v=5e4hblwwb98

ayrıca bu tarz sevip de bulamayanlar için amme hizmeti :

luigidonatello

newretrowave

maniacsynth

(buckle your seatbelt - 30 Eylül 2014 18:11)

temmuz soğuğu adıyla başka sinema'dan gösterimde..

(meeneesee - 1 Ekim 2014 17:55)

dexter dizisinden hayran olduğumuz michael c. hall'u kasabanın masum çerçevecisi rolünde izlediğimiz film. oldukça iyi sahneler ve iyi oyunculuklar barındırıyor ancak işlenen konu çok dallanıp budaklanıyor.

--- spoiler ---

richard dane (michael c. hall) karakteri üzerinden filmi özetlersek:
1- evime giren hırsızı öldürdüm, babası intikam almak istiyor.
2- hırsızın babası o değilmiş, acaba kimin oğlunu öldürdüm?
3- hazır öldürmeye başlamışken bütün kötüleri öldüreyim bari.

russel (sam shepard) karakteri üzerinden filmi özetlersek:
1- oğlumu öldürdüler, intikam almalıyım
2- oğlum ölmemiş, o zaman oğlum nerede?
3- oğlum kötü adam olmuş, onu öldürmeliyim.

--- spoiler ---

(shezo - 2 Ekim 2014 14:42)

bir babanın sorumluluğunu ve önce yanılgısıyla, sonra geçmişiyle, nihâyetinde de kanıyla hesaplaşmasını işleyen film.

--- spoiler ---

"bir köpek sana kötü davranıyorsa, birini ısırıyorsa ya da incitiyorsa ne yapabilirsin? yapabileceğin iki şey vardır, değil mi? onu ya bir yere zincirlersin ya da öldürürsün."

--- spoiler ---

dexter'ın ününden nasiplenmeye kalkmış gibi görünen sahneleri bolca, ama o çağrışımların hatırına bile çok fazla notu hak etmiyor.

(martin jacques mystere - 21 Ekim 2014 09:20)