"stop motion" denilen yöntemle çekilmis müthiş bir kısa animasyon film .

oldukça hüzünlü ve çarpıcı...

"ne üzerine" olduğunun cevabı ise sizin "içinizde"...

http://vimeo.com/7306050

http://get.happyproduct.com/reactions-to-more/

.................

rüyalarımız renkliler ama biz gerçek hayatımızda mutsuz insanlarız...
hayat ne kadar tekdüze ve renksiz olsa da aşk içimizde, mutluluk bizde...

"mutlu olmanın yolu şudur!", "şunu yap!", "mutluluk gözlüğünü tak, mutlu gör!" dese de değişmez asıl gerçek... çünkü gerçek başka, biricik ve içimizde...

onu bütün benliğine, bilincine yaymadıkça
ve o ateşi, aşkı, mutluluğu diğer insanlara geçirmedikçe, dünya gerçekten mutlu bir yer olmaz, olmayacak ey insan!!

başka gözlüklere ihtiyaç yok!

hayata hep gözlük penceresinden, boyutundan,
vasıtalarla, dönüştürücülerle bakmaya gerek yok!

hele mutluluğun, neşenin, coşkunun, aşkın nasıl yaşanacağını, nasıl görülmesi gerektiğini "öğretmeye" kalkışmak belki seni tatmin eder ama dünya daha mutlu bir yer olmaz!
sen de o aşkı, o ateşi, o değişme iradeni kaybeder ve gri dişlilerden biri haline gelirsin...

kalbinle paylaşmadığın için, içindeki çocuk ölür ve yine biyerlerde varolduğunu bildiğin mutluluğu ve ideal dünyayı sadece rüyanda görürsün!!
...............

film bunları getirdi bana...

üstelik çok başarılı da buldum senaryosunu...

şöyle ki;
tekdüze, gri ve mutsuz bir dünya... sabah 05:45'de, renkli mutluluk rüyalarından kalkış...

toplumun mutsuzluğundan para kazanan bir sistem.. güya onları mutlu edecek bir vasıta üretilmiş, bir simülasyon cihazı bir "pembe gözlük"... ama onu üretenler de mutsuz... belki daha da mutsuz.. ve bir mutsuz işçi içinde keşfettiği aşkı, neşeyi, mutluluğu nasıl "yayarım" diye düşünüyor...

ve bu gelişimi, bu macerayı,
içindeki aşkı dışarı yansıtma isteğini ama bunu yine bir "dönüştürücü gözlüklerle" yapmasını doğru anlatmış bence...

sonunda zengin ve itibarlı hale gelse de o dünyanın en büyük "mutluluk mucidi" dünya artık daha renkli görünse de; hem, aslında hiç bir şeyin değişmediğini,
hem de kendi biricik "güzelliğini" ve "umudunu" da kararttığını söndürdüğünü
gayet ekonomik bir dille, kristalize edilmiş bir senaryoyla çok başarılı anlatmışlar bence...

yoruma çok açık ve tokat gibi şaklayan bir hikaye! ilk izleyişte biraz kapalı gibi görünse de hikayesi, bu yüzden fazla kapalı bulmadım senaryoyu, sinema böyle olmalı biraz da, böylesi daha sarsıcı !!

dnnnnn!!! hala sarsılmaktayımmmmmmm kusura bakmayınnnnn... bi daha izliiim şunu yahu!!!

.....

edit: link tazeleme...

(o lekeler silinmez - 4 Temmuz 2007 14:39)

aşağıdaki adresten izlenebilecek pek hüzünlü kısa animasyon filmi. mutsuz devam etsin, sevinmesinler diye oscar bile vermemişler. siz seyredin mutlu olun bari.yada kıymetini bilin her neyse.

http://www.youtube.com/watch?v=cceetfsm8bk

(habil - 27 Aralık 2007 16:52)

tek ba$ina telaffuzuyla konu$anin milliyetini belli edebilen ingilizce sozluk. (baskili r: turk. ğ: ingiliz. sakin r: amerikan)

(507 - 28 Aralık 2007 01:16)

mark osborne’un 1998 yılında yayınlanan kısa filmi. osborne bir sene sonra, katıldığı festivallerdeki başarısının da etkisiyle daha fazla insanın izlemesi için internete başvurur, film beğenilir ve sonunda ironik bir şekilde happyproduct.com açılır, teklifler yağmaya başlar… bu arada kısa film en çok izlenen animasyonlar arasındaki yerini alır.

(lali berte - 7 Eylül 2010 05:36)

usher adlı şarkıcının yeni single'ı.(yeni olduğunu sanıyorum çünkü kısa süredir dönüyor radyolarda.)böyle bir şarkıyı seveceğimi sanmazdım ama bayıldım resmen.

(bicocca - 17 Şubat 2011 22:20)

watch me as i dance under the spotlight
listen to the people screaming out more and more,
'coz i create the feeling that keep 'em coming back,
yeah, i create the feeling that keep 'em coming back,
so captivating when i get it on the floor.

know y'all been patiently waiting, i know you need me, i can feel it,
i'm a beast, i'm an animal, i'm that monster in the mirror,
the headliner, finisher, i'm the closer, winner.
best when under pressure one second's left i show up.

if you really want more, scream it out louder,
if you're on the floor, bring out the fire,
and light it up, take it up higher,
gonna push it to the limit, give it more.

get up both your hands, i'm in the zone, tight!
put 'em in the air, if you want more (and) more,
cos i can't wait to feel it.
i go hard, can't stop,
but if i stop then just know that imma bring it back,
never quittin' on believin' that.

know y'all been patiently waiting, i know you need me, i can feel it,

i'm a beast, i'm an animal, i'm that monster in the mirror,
the headliner, finisher, i'm the closer, winner.
best when under pressure one second's left i show up.

if you really want more, scream it out louder,
if you're on the floor, bring out the fire,
and light it up, take it up higher,
gonna push it to the limit, give it more.

if you really want more, scream it out louder,
if you're on the floor, bring out the fire,
and light it up, take it up higher,
gonna push it to the limit, give it more.

gonna push it to the limit, give it more.

diyerek eşlik edilesi yeni usher şarkısı.

(buyildagidemedimamaseneyekesingidicem - 28 Şubat 2011 22:48)

usher'ın şarkısıdır ve red one remixiyle dinlenmesi tavsiye olunur.

edit: hatta baylaşalım da kulaklarımızın pası gitsin. klip official değildir.
http://www.youtube.com/watch?v=h8irswoa6du

(we are all v - 28 Şubat 2011 22:51)

usher kisisinin yeni guzel sarkisi. adam nakarat yazmayi biliyor.

(art saves - 5 Mart 2011 11:48)

the crystal methodun fifa 98 de kullanılan şarkısının adı.

http://www.youtube.com/watch?v=_dgx1jlkfxc

(krmzbn - 13 Temmuz 2011 17:43)

içerisinde doruk noktasının çok fazla olduğu bir şarkı. dinlerken kısa süreli orgazmik hareketlenmeler zuhur edebiliyor vücutta.

(bebeninbiri - 22 Temmuz 2011 15:06)

bulgarca: deniz. yazılışı mope şeklindedir (m büyük m olmalı.).

(metteya - 31 Temmuz 2011 15:19)

müzikleri pink floyd tarafından yapılmış film.. aynı zamanda bir pink floyd albümünün adı.. ve fakat bu albümde yer alan soundtrack müziklerinin, more'da kullanılan müzikler pek belirgin olmadığından, daha ziyade the valley (aka. la valee) filmine ait müziklerden oluştuğu bilinmektedir.. albümün türkiye'de 90ların başında çıkmış bir baskısında "themes from the movie "la valee"" gibilerinden bir not da bulunmaktadır.. yine de neticede more da la valee de schroeder tarafından çekilmiş ve ikisinin de müzikleri floyd tarafından yapılmıştır..

(dingdongdaddy - 7 Nisan 2003 21:37)

gerek insanı boğan gri atmosferiyle, gerekse mükemmel soundtrack'iyle^* insanı içine alan, şimdiye kadar yapılmış en iyi kısa animasyonlardan biri.

http://www.youtube.com/watch?v=cceetfsm8bk

(fearomenkor - 25 Kasım 2011 02:29)

insanı hüzünlendirmeyi başaran bir başka stop motion animasyon için:

(bkz: mary and max)

(babyloncandle - 2 Ağustos 2012 00:15)

usher versiyonu acaba apaçi miyim diye düşündürür adamı.

(bana kedicik derdi - 28 Eylül 2012 01:43)

1999 kisa animasyon oscar adayi olmus 5.5 dakikalik film.. stop motion seklinde yapilmis ve teknik olarak cok dikkat cekici bir yani da yok (ama yuz ifadeleri, o mutsuzlugun yansitilmasi cok basarili) ancak guzel bi konu ile insanlarin kalplerinin fethedilebilecegini ispatlamis bir animasyon.. hemen herseyin kirli renklerle kapli oldugu bi dunyada bir fabrikada calisan elemanimiz ortami renklendirecek bir gozluk yapmaya calismaktadir; gun gelir icindeki "ates"i de kullanarak bu amacina ulasir, ancak hersey dusundugu gibi gitmez.. elegia da muhtesem bi soundtrack olusturmus.. http://www.moreshort.com/moreless.htm adresinden cek edilebilir..

(preacher - 17 Temmuz 2003 03:07)

mark osborne'un yarattığı, sundance ödüllü bir kısa animasyon filmdir. filmin müziğinde new order- elegia kullanılmıştır. çok duygusal bir mesajı vardır. biraz karamsardır. bence kısa film kavramına yeni bir boyut kazandıran yapımlardandır

(tahinpekmez - 30 Nisan 2004 13:24)

yazıldığı gibi okunduğunda rusçada deniz anlamına gelir.

(denemeler - 28 Eylül 2005 09:19)

özellikle ilk yarısında "oehh bunlar nasıl parçalar, paramparça ettin kalbimi pink floyd" dedirtecek müthiş bir albümdür. içinde bulunan bir şarkısının içinde let there be more lightta geçen bir melodi vardı ama şimdi hatırlayamadım hangisi

(black monday - 25 Temmuz 2006 13:09)

trakya ağzında kullanılan bir ünlem.

(jurisprudenz - 17 Ocak 2002 16:37)