avusturalya yapımı, yönetmeni stuart beattie olan ve 2 eylül 2010'da vizyona girmesi planlanan film.

(bkz: rachel hurd-wood)

http://www.imdb.com/title/tt1456941/

(ultio - 4 Nisan 2010 20:05)

gençlik savaş filmi.

kanımca gençlik-korku filmlerinden sıkılan bir senarist "ulan bi grup genç kampa gitse ve katil çıksa. yok çok klişe... bi grup genç ıssız bir yerde tatile gitse, sonraaa.... savaş çıksa... yuh derler ama neden olmasın lan... aşk, ihtiras, hatun, savaş, kan, kahramanlık... of iş yapar bu hikaye" demiş ve yazmıştır filmi. ha sonunda ne çıkar bilemem ama trailer'ı itibari ile değişik bir konu ama klasik hikaye.

middle men ile birlikte izlenecekler arasına girdiler kendileri

(alfred montbank - 2 Temmuz 2010 17:05)

film gençlik-korku filmlerinden sıkılan bir senaristin kafasında oluşmamış, yazar john marsden'in avusturalya'da çok satan romanından uyarlanmıştır. sekiz arkadaşın kamp yapmaya gitmeleri ve beklenmedik bir savaş üzerine hayatta kalmaya çalışmalarını anlatmaktadır. genç yönetmen stuart beattie'nin yönettiği filmde güzellik abidesi rachel hurd wood başrolde; ayrıca kadroda deniz akdeniz ismini de görüyoruz. 2 eylülde avusturalya ve yeni zelanda'da gösterime girecek; bu taraflara gelip gelmeyeceği henüz belli değil.
meraklıları için fragmanı:

http://www.traileraddict.com/…the-war-began/trailer

(adas - 10 Ağustos 2010 23:39)

(bkz: red dawn)

(maxhoper - 24 Aralık 2010 00:27)

en berbat filmler listeme 5 nomerodan girmeyi başaran film. bittikten sonra kim yönetti acaba bu filmi bakalımda ona göre alalım iç seslerimiz dışavurdu. stuart beattie hem yönetmen hemde senaryo yazarıymış. resmen kendi yazmış kendi oynamış. amacı neymiş anlamadım. baba parası yiyore herhalde saçmış savurmuş gavur. tür: aksiyon, dram, gerilim, macera denilmiş. ancak
seks yok, aksiyon yok, gerilim sıfır, maceradan kasıt kampa gidiyor olmaları sanırım. dram hele hiç yok ulen ananı babanı götürmüş askerler kasaba bomboş bir üzüntü bir acı yok a.q. insan bir psikolojik olarak bunalıma falan girer. bildiğin bordo bereliymiş bunlarda içinde tutuyorlarmış. o güne kısmetmiş. çeçen direnişçi gibiler mübarek. bir avuç sübyanın nasıl gerilla olduğunun koskoca japon birlikleri ile savaştığının videolu delilidir.

neler öğrendik ?
koca koca çöp kamyonlarını, dozerleri , envai çeşit büyük araçları kullanmak için ehliyet almanıza gerek yok.
tüfenkler söylenenin aksine geri tepmez.
45 kg luk kızları hafife almayın. kadınlar her zaman söylediklerinin aksini yaparlar.
japonlar zannedildiği gibi iyi dövüşçü yada iyi savaşcı değildir.
savaş zannettiğiniz gibi ürkütücü bir şey değildir. atari oyunundan hallicedir.
içinde tomorrow geçen hiç bir film alınmamalıdır.
aborjinleri öldürürken iyiydi değil mi küçük götler
!!!

cengiz han ı seyrettikten sonra böye skimsonik filmler hiç çekilmiyore. moğol atasözü ile son veriyorum entarime.

"güçsüz bir yavruyu küçümseme çünki bir gün bir kaplan olabilir"

(puslu kitalar atlasi - 5 Ocak 2011 10:35)

üst yaş sınırı 15 dir.

(afi - 9 Ocak 2011 09:30)

metal fırtına'dan sonra, en kolpa istila sebebini de gormus olduk. o kadar kitap yaziyorsunuz, film cekiyorsunuz. zaten cok beklentim yoktu da bu kadar da kotu, ucu basi havada bir film beklemiyordum.

(tequila - 18 Ocak 2011 11:49)

2010 yılı mahsulü stuart beattie tarafından yönetilmiş olan avustralya / abd ortak yapımı bir film. john marsden'in romanından gene stuart beattie tarafından sinemaya uyarlanmış. beattie'nin yönettiği ilk film, ama kendisini yazdığı senaryolar ile yakından tanıyoruz. g.i. joe the rise of cobra (2009), australia (2008), 30 days of night (2007), derailed (2005), collateral (2004) gibi filmlerin senaryo takımlarında görev aldı.

dahası için

(uzuntu - 18 Ocak 2011 21:13)

en az iki devam filmi için daha anlaşılmış olan film.
film boyunca istilacılar kim diyenler varsa eğer kitaplarda da gibi istilacı devletin adı bir türlü verilmiyormuş.

(elijah snow - 21 Mart 2011 00:44)

ya bırak bırak. olmamış film.

--- spoiler ---

arkadaş hayatında eline bıçak almamış 17 yaşında kız bir düzine askeri tarayarak öldürdü. hani bir amerikan film klişesi vardır gençler zora düşer, zombiler sarar, ayı çıkar falan içlerinden bi fırlama "hadi vuralım kıralım vazgeçmeyelim falan" der gaza gelir ya, sonra bunlar da "olm nereye gaza geliyon biz sadece lise öğrencisiyiz" der ve küçük enişteyi sakinleştirir ya. işte burda tam tersi. hepsi gaza geliyor, köprü falan uçuruyorlar.
hem de düşmanın elindeki tek köprüyü. ellerini kollarını sallayarak. filmin başında ahşap eve f16 kaldıran düşman burada benzin tankerinin arkasından koşuyor.

--- spoiler ---

biri de demiyor ki ağa bu nedir?

(camdan bakan arap kizinin erkek kardesi - 3 Ağustos 2012 01:30)

film ve romanda adı verilmeyen istilacı ülkenin çinolduğunu anlamamak için ahmak veya benzeri bir şey olmak gerektiği ortadayken fazla söze hacet yok. bu filmde maksat elbette izleyici hoş vakit geçirsin vs vs gibi bir şey değil; yavaş yavaş insanların aklına çin'in gittikçe büyüyen gücü ve nüfusu ile dünya için tehdit olduğunun insanların bilinçaltlarına işlemek. doğru mu? kesinlikle evet, neler olacağın bekleyip göreceğiz.
film nasıl mı? yapacak bir şey yoksa, izleyecek bir şey de bulunamadıysa phoebe tonkin hatrına izlenebilir, söyleyeceklerim bundan ibaret.

(thesoulbender - 14 Şubat 2014 23:16)

rachel hurd-wood'un güzelliğinin hatrına izlediğim film.

--- spoiler ---
başta bizim manitayı yiyorlardı sinir olmuştum. bir de türk oyuncuyu yunan rolünde oynatmışlar. çocuğun hareketler iğrençleştikçe, aha iteledik gene, diyordum ki çocuk bir anda takım liderine evrildi. dandik bir filmdi, ama diğer filmleri de reyçıl'ın hatrına izlerim büyük ihtimal.
--- spoiler ---

(bengi tonyukuk - 10 Ağustos 2014 01:51)