• "aynen şöyle bir kare canlanıyor gözümde: çocukluğumda, yazlık küçük kasabalardan* biri, hava kararmış, çay bahçesi gibi bir mekan, televizyonda bu film..."
  • "tv nin siyah beyaz doneminden hatirlanan oldukca uzun film.. "awara mu nıııı nınının" meshur repliğimizdi bi zamanlar.."
  • "filmin ana teması efendinin oğlu efendi, hırsızın oğlu hırsız olur lafı üzerine kuruludur.trt 1 80'lerde vermişti bi kere bu filmi sonra bi dahada vermedi, sağlık olsun artık vcdsi var."




Facebook Yorumları
  • comment image

    aynen şöyle bir kare canlanıyor gözümde: çocukluğumda, yazlık küçük kasabalardan* biri, hava kararmış, çay bahçesi gibi bir mekan, televizyonda bu film...


    (minik sincap - 1 Şubat 2007 01:10)

  • comment image

    mavi boncuk adlı filmin bir sahnesinde münir özkul'un, afişini göstererek övdüğü filmdir. emel sayın ile geçen sahnede, awaara'nın ne kadar büyük bir film olduğundan bahseden münir özkul'un, film ile ilgili söyledikleri filmin o dönem içinde ne kadar dikkat çektiğinin bir göstergesidir.

    - gel bakalım emel hanım kızım, buyur otur.
    + oturmaktan patladım; biraz dolaşıyorum.
    + bu afişler ne?
    - eski filmlerin afişleri; hayatımızı kurtaran filmlerin,
    - (afişi göstererek) hey gözünü sevdiğimin aware filmi, seyrettin miydi?
    + hayır
    - öyle ya sen daha bu kadarcıktın. ne filmdi be! tam 14 hafta oynadı.
    - oğlumu bu filmden kazandığım parayla büyüttüm...


    (sethplay - 1 Eylül 2008 22:20)

  • comment image

    gecenlerde original bir hint kanalinda hintli arkadaslarimla orjinal dilinde (marathi-hindi) izleme serefine nail oldugum filmdir..

    efendim bu filmi bu ulkenin vatandaslariyla izlemek lazim,hem cok guzel acikliyolar her biseycigi, hem daha bi komik oluyo, hem buranin havasini soluduysaniz film hakikaten daha bi anlamli geliyo..


    (piggythehippy - 14 Aralık 2009 10:34)

  • comment image

    "tere bina aag yeh chandni" diye bir şarkı eşliğinde bir rüya sahnesi vardır; çocukken izlediğimde acayip etkilenmiştim; sonra filmi yıllar sonra bulduğunda "lan çocukken ne salaktım ha etkilenmiştim bayağı bir de şimdi izleyeyim şunu" dedim ve çocukken etkilendiğimin on katı ektilendim; böyle bir fantazi, böyle bir sürrealizm yok, "ay salak bolivut filmi yeaa" veya "zengin kız fakir erkek, klişe, pfff" diye bir kıyıya atmadan önce bir kere daha düşünmek; en önemlisi bir kere daha alıcı gözle izlemek lazım.

    ha bir de, raj'ın hapisten çıkıp da mahallesine geldiğinde kucağına aldığı çıplak, tombiş popolu hintli bebekler şu anda babamdan daha yaşlı; yani demem o ki film 1951 yapımı; klişenin çelik levhasıdır olsa olsa; bunu tekrar tekrar basmışsa türk sineması bu awaara'nın klişe olduğunu değil diğerlerinin taklit olduğunu gösterir. müzikleri için, baba oğul kapoor'ların oyunculuğu için, nargis'in güzel yüzü için, aslında her şeyi için tekrar tekrar izledim, yine izlerim.


    (paninormanperisi - 21 Şubat 2011 10:23)

  • comment image

    tv nin siyah beyaz doneminden hatirlanan oldukca uzun film.. "awara mu nıııı nınının" meshur repliğimizdi bi zamanlar..


    (melancholia1 - 17 Mart 2003 21:43)

  • comment image

    filmin unutulmaz $arkisinin sozleri $oyledir:

    aawaaraa hoon, aawaaraa hoon
    yaa gardish mein hoon, aasamaan kaa taaraa hoon

    gharabaar nahee, sansaar nahee, muz se kisee ko pyaar nahee
    us paar kisee se milane kaa ikaraar nahee
    sunasaan nagar, anajaan dagar kaa pyaaraa hoon

    aabad naheen barabaad sahee, gaataa hoo khushee ke geet magar
    jakhmon se bhar seenaa hain meraa, hasatee hain magar ye mast najar
    duniyaan, duniyaan main tere teer kaa yaa takadeer kaa maaraa hoon


    (flagg - 23 Mart 2003 06:06)

  • comment image

    babamın anlattığına göre, bu film sinemalarda gösterildiği dönemde filme bir kez gidenlerle dalga geçilirmiş. en az 3 kere gitmek lazımmış ki dalga geçilmesin. babam da 3 kere gitmiş. 5 kere 10 kere giden manyaklar da mevcutmuş.

    tabii o zaman sinema şimdiki gibi pahalı bir aktivite değilmiş. şimdi bi bilet 17 lira 20 lira a.k.


    (schlingel - 27 Nisan 2012 12:57)

  • comment image

    klişe diye filmi kötüleyenleri anlamıyorum. nitekim film 1951 çekimi. dünyada 1 yılda kaç film çekiliyordu sizce o zaman? ayrıca henüz kaç film çekilmişti? bu film bir nevi tarihe yolculuk gibidir. gerek dansları gerek şarkıları olsun gerekse de senaryosu olsun, o dönemin film sanatına ışık tutar. bugün alacakaranlık serisine bayılıp, bu filme bok atanlar da çok komik geliyor bana doğrusu. ayrıca belirtmekte fayda var ki gerek türk sineması olsun gerek dünya sineması olsun deliler gibi bu filmden etkilenmişlerdir. hala da etkileri devam etmektedir. nitekim film gayet bir baş yapıttır, senaryosu ve oyunculuğu kalitelidir.


    (kevin - 30 Temmuz 2012 01:37)

  • comment image

    bu filmin bir sahnesinde adam kadina yonelir ve "sevgilim" der. hemen arkasindan da muma ufler. turkce seslendirmesinde burayi adam "sevgilimm, püffff" diye, iki kelimeye de ayni sevecen duyguyu yukleyerek seslendirir. *


    (cosmicstring - 13 Haziran 2003 16:46)

  • comment image

    filmin ana teması efendinin oğlu efendi, hırsızın oğlu hırsız olur lafı üzerine kuruludur.trt 1 80'lerde vermişti bi kere bu filmi sonra bi dahada vermedi, sağlık olsun artık vcdsi var.


    (venus - 28 Haziran 2003 00:31)

  • comment image

    turk hint ortak yapimi 4 saatlik film.uzun cutlariyla beni cileden cikartmis idi.bunun ozturkcelestirilmis versiyonlarinda bile bayilip uyudugumu biliyorum(hakim baba kenan pars idi).

    neydi hikaye kucuk yasta birbirine asik olan iki cocuk var, ve fakat bu cocuklardan kiz olanin(ve zengin olanin) babasi hakim, fakir olan(raj) ise bildigin fakir, fakirlikle istigal ediyo, babasi da adi hirsiz mi katil mi ne oyle bisi.

    bunlar sahane bir ask yasarken baba hadiseyi farkediyor ve oynama bu pis cocuk ilen diyerek oyuna yasak getiriyor, oyle bir gaz bombasi oluyor ki baba, bu oyuu durdurmak yetmez bi de uzaklara tasinalim diyor.kucuk avare de(raj kapor) bir fotosu kaliyor yalniz kizin.

    neyse time lapse dedigimiz sinema aktivitesi oluyor, hop diye 15 sene ileri atiliyoruz, avare sokaklarda buyuyor, hirsizlik yapiyor, sonra abi gun bir yerde denk geliyor, artik bunun cuzdanini mi caliyodu ne orda uyumusum.
    bunun avarenin buyuyup de (raj kapoor bu avare unutmayin) hirsiz oldugunu anladigimiz elma calma ve adama carpip saatini yurutme sahnesi ulkemizde o kadar begenilmismis ki, film bittiginde (4 saat) tekrardan bu sahne replay edilirmis.
    gulunur alkislanirmis.
    buradan iste bizim turk ulusu da usturuplu hirsizliga prim verir gibisinden tume varimlasmak istedim.
    (bkz: yiyor ama is bitirici)
    (bkz: turgut ozal)


    (otisabi - 14 Şubat 2001 06:37)

  • comment image

    1951 siyah beyaz agdali mi agdali bir hint filmi. bu filmin ülkemizde bu kadar une kavusmasinin en buyuk etkenlerinden biri de, buyuk emekler verilerek yapilan tiyatral dublajidir. tahminimce adalet cimcoz, aliye rona ve diger dublajcilar filmi cekenlerden daha çok emek sarfetmisler.

    bunun yaninda filmlerdeki turkcelestirilmis isimler; raci*, eskiya kaya, hakim mithat, avukat selma ve niceleri kafadan kopmaya iyi bir ornek, agir agir ilerleyen bu uzun filmi, gunumuzde hala seyretmeye vesile olmaktadirlar.


    (sitki siyril - 23 Ağustos 2003 12:02)

  • comment image

    bir yıl önce ışığa yürüyen babamın en çok sevdiği filmdi... dublajlı-ingilizce altyazılı-orijinal dilinde (50 yaşından sonra hintçe öğrendi ve hindistan'a gitmeyi başardı) belki yüzlerce kez izlemiştir. tabi ben o yaşlarda çocuğum konu çok ağır geliyor, spielberg' in en parlak dönemleri, back to the future izlemek istiyorum, jurassic park izlemek istiyorum. babam durup durup vhs kaseti takıyor bunu izliyor ben de kızıyorum ama mecburen izliyorum.

    şimdilerde basit bir dna testiyle çözülebilecek bir davayı adamlar 1951 de 3 saat film yapmışlar. bu durum bana hep olaylara geniş bir bakış açısıyla yaklaşmak gerektiğini hatırlatır. bugün boğuştuğumuz sorunlar 60 yıl sonra bir kaç dakika içinde çözülebilecek şeyler belki.

    eğer babanız-anneniz hayatta ise izlemeyi sevdikleri bir film veya diziyi bir kere de olsa ıkınıp~sıkılmadan beraber izleyin.

    zaman geçiyor baba ve ben sana giderek yaklaşıyorum. belki bir gün tekrar beraber izlemek nasip olur. söz veriyorum bu sefer ağzımı bile açmayacağım.


    (hatasizcoololmaz - 29 Mart 2014 18:33)

  • comment image

    muzikli melodram.. turkce seslendirenler arasinda talat artemel, adalet cimcoz, aliye rona gibi isimler de var.. iddia ediyorum bu film olmasaydi, ozellikle 60'li yillardaki turk melodramlari izledigimiz sekilde olmayacaklardi.. belki de bircogu cekilmeyecekti..

    --- spoiler ---
    senaryoda hata cok.. ama film o kadar samimi ki, insan bunlari goz ardi ediveriyor.. mesela filmin ana onermesi insanin sosyal durumunun soyla alakali olmadigi, icinde bulundugu kosullar sonucu insanin hayatta belli bir yerde duracagidir.. ama film bu onermeyle celisiyor, soyle ki buyuk babasi ve de babasi hirsiz olan haydut kaya bu onermeyi ispat icin kullanilmak isteniyor.. ama iste celiski de tam bu noktada: haydut kaya isminden de anlasilacagi uzere bir hirsiz! ama iste gonlumuz bu filmi hor gormeye elvermiyor..

    bu arada filmde hindistan'in sosyal durumu uzerine de birkac kelam var.. mesela basroldeki raci - evet turkcelestirme konusu ayri bir hadise - annesine ithalat ihracatla ugrastigini soyler ve bu kavramlari aciklamaya calisir, ama kendilerinin "ekseriyetle disaridan mal aldiklarini" soyler.. yani hindistan'in ucuncu dunya olmasi laf arasinda sikistiriverilir.. bir de filmin sonunda raci "fakir cocuklari kurtarin" mealinde bir savunmada bulunur..

    isim konusu ise.. cok acaip.. raj kapoor'un oynadigi karakterin adi raci.. muhtemelen turkcelestirilirken bu hale gelmis.. bu isim raaci seklinde okunuyor.. sonra kizin ismi selma.. ama filmdeki orjinal ismi sanirim rita.. cunku raci, bir agaca bir isim kazir, bu isim de rita olduguna gore..

    yine de turkce versiyonu cok eglenceli.. bu film icin kult film diyebiliriz, cunku kafa dengi arkadaslarla oturup izlemenizi oneririm.. yarilmak icin bircok sebep bulabilirsiniz..

    cok komik bir sahneyi de yazayim, icimde kalmasin.. savcinin, racinin babasi oldugunu iddia eder selma.. bunu kanitlamasi istendiginde su sekilde bir seyler soyler: "sizi bu kadar bekletmemiz elbette saglam temellere dayaniyor.. bakar misiniz, savcinin yuzundeki benden raci'de de var, gozleri, burnu tipkisi".. hakim de "baska bir deliliniz yok mu" der, selma da boynunu bukup "maalesef hakim bey" deyip, bizleri yerimizden yurdumuzdan eder..
    ---
    spoiler ---


    (whatdreamsmaycome - 10 Temmuz 2005 14:27)

  • comment image

    geçtiğimiz 1 ay içinde 3 kez izlediğim film. güzel görüntüler, harika şarkılar var. bilhassa racinin kumsalda tek başına söylediği şarkı bir harika. filmin tv de oynayan, çevirisi ve dublajı çok daha iyi olan versiyonunu aramakla bulamadım. ayrıca emindeğilim ama tv de oynayanda*, vcd de olmayan bazı sahneler var* *

    edit: artık eminim*


    (cornflake girl - 15 Kasım 2005 12:21)

  • comment image

    tüm dünyada olalylar çıkarmış(seller başta olmak üzre) khasmir in patlamasına hindistan la pakistanın cobalt gülle ye dönmesine neden olmuş tüm fakirleri evsiz bırakıp salla pati dolaştırmıştır
    filmin 50ler türk sinemasını derinden etkilemesinin sebebi budur .. -talebe hocasıyla karşıkarşıya


    (zzzzz - 26 Mart 2004 13:02)

  • comment image

    eskiden köylere film makinesi götürülüp, köy halkı için seanslar düzenlenirmiş. awaara filminin o dönemde türkiye'de 10-15 yıl civarı vizyonda kaldığı rivayet edilir.

    bir de genellikle "zengin kız fakir oğlan" klişesini işlediği düşünülen bu film, aslında hindistan'da hala etkileri görülen kast sistemine ve dönemin ön yargılı, iki yüzlü toplumsal ahlak yapısına kremsiz giydirir.

    (bkz: hırsızın oğlu hırsız olur)


    (pezevenk malik - 7 Eylül 2013 01:05)

Yorum Kaynak Link : awaara