2008 yapımı, a frozen flower şeklinde de tanınan tartışmalı kore filmi. yönetmeni biyeolhan geori'de de yeteneğini konuşturan yo ha. bu filmde de muhtemelen yakında fetiş oyuncusuna dönüşebilecek jo in sung'a rol vermiş. konudan bahsedelim kısaca:

film goryeo hanedanlığı döneminde geçiyor. hanedanlık yuan hanedanlığı ile bir mücadele içersinde o dönem. bu işin gerçek kısmı ancak her tarihi yapımda olduğu gibi kurgusal olaylar da bizi bekliyor.
buna göre kral bir eşcinsel ve çocukluğundan beri yanında çalışan muhafızlardan biriyle beraber. kraliçeyle ilişkiye girmiyor daha doğrusu kendi deyimiyle giremiyor. ancak kraliçeye karşı tutumu da gayet saygılı, hakkını teslim etmeyi de unutmuyor. yani bir şekilde ona değer veriyor. yuan hanedanlığı giderek etkili olmaya başlarken krala artık veliaht baskıları da yapılmaya başlıyor. kral ise bunu yapamayacağından başka bir çare düşünüyor. plana göre aşığı hong lim, kraliçe ile beraber olacak.
tabi ki kraliçe ve hong lim bu işe hemen atlamıyor ancak karşılarında kral olduğundan hayır da diyemeyip kendilerini aynı yatakta buluyorlar. olay da burda kopuyor zaten. çok tartışma yaratmış hala da tartışılan bir yapım. "kim kimi gerçekten seviyor" sorusunun cevabı bile herkese göre değişiyor. sözlükte bahsedilmemesi şaşırtıcı.

film içerdiği bazı "yakın" sahnelerle oldukça tartışma konusu olmuş bir yapım. söz konusu sahnelerde tahmin edeceğiniz üzere biraz fazlaca yakınlaşma mevcut. amaaaan ne yakınlaşması adamlar anadan doğma fanteziden fanteziye koşuyor^*. ancak bunların tartışılmasını filmin geneline bir haksızlık olarak gördüğümden sadece uyarımı yapıyorum.

her tarihi uzak doğu yapımı gibi başarılı bir görselliğe sahip. müzikler de cabası. ama asıl övülesi yanı kesinlikle oyuncuların performansları. jo in sung her daim başarılı işlerin adamı, ancak 200 pounds beauty'den tanıdığımız ju jin mo'nun burda çıkardığı iş gerçekten alkışlanası, şahsen hayran kaldım. aynı şekilde goong dizisinde ara bozan gıcık kız olarak tanıdığımız song ji hyo burda şaşırtıcı bir performans sergiliyor. +18 olmak kaydıyla herkese tavsiye edilesi başarılı bir yapım.

(hagabo - 17 Ağustos 2010 03:06)

aşkı, sevgiyi, şehveti ve bocalamayı çok iyi anlatan, dövüş sahneleriyle de göz dolduran oldukça etkileyici, hüzünlü bir güney kore filmi. çok güzel film müzikleri olduğunu da es geçmemek lazım. fazlaca cüretkar sahnelere sahip, içerdiği sevişme sahnelerinin gerçekten sevişmeden nasıl çekilebildiğini anlamak zor. filmin gerçekçi olabilmesi için her ayrıntıya çok dikkat edilmiş açıkçası. yine de çıplaklık görünce başka şeylere dikkat edemeyen insanlar olarak, bu yüzeyselliğimizden kurtulup, duygulara, hislere ve insanların gözlerine, bakışlarındaki ifadelere odaklanabilmeyi başarırsak bu filmde çok fazla şey bulabileceğimize inanıyorum. ayrıca baş muhafız hong lim rolünde jo in sung ve kral rolinde joo jin mo döktürmüştür. onların oyunculuk kabiliyeti olmasa bu film bu kadar etkileyici olamayabilirdi. çünkü filmde yüz ifadeleri, bakışlar o kadar çok şey anlatıyor ki doğru oyuncular kullanılmasa hiçbir şeye benzemeyebilirdi.

--- spoiler ---

kralın hong lime olan aşkı gerçekten göz yaşartacak cinsten. bir saldırı sonucu kendisi de yaralanan kralın, gözünü açar açmaz hong lim'i görmek istemesi ve onun iyi olup olmadığını merak etmesi çok şirindi. zaten kral hong lim'i o kadar çok seviyor ki kimsenin ne düşündüğünü umursamadan hong limle ilgileniyor.

filmde kralın çocuk sahibi olamamasının tepkilere yol açmasıyla birlikte ipler kopmaya başlıyor. çünkü kral, kraliçeyle birlikte olamıyor. bunun üzerine kral, kraliçenin bir veliaht dünyaya getirebilmesi için hong lim'den kraliçeyle yatmasını istiyor. kralın "neden ben" diye soran hong lim'e "veliahtın senin kadar adaletli olabilmesi için"diye cevap vermesi de çok etkileyiciydi. zaten kralın kendi evladı gibi kabul edebileceği tek çocuk ancak hong lim'e ait olabilirdi. yine de her ne kadar kral istemiş olsa da, ilk gece hong limin kraliçeyle birlikte olamaması kralı çok mutlu etmişti ve ikinci gece hong lim kraliçeyle sevişebildiğinde de kralın mutsuzluğu yüzünden okunuyordu.

kraliçeyle birlikte olduktan sonra hong lim'in bocalaması, kraliçeyle saklı gizli buluşmaya başlaması ama yine de kralı uyurken izleyip gözleri dolu dolu krala sarılması da filmin etkileyici sahnelerinden. saklı gizli kraliçeyle kütüphanede sevişirken krala yakalan hong lim'in, krala kraliçeyi sevdiğini söylemesi ve kralın üzgün ve hayal kırıklığı dolu bakışlarıyla hong lim'in hadım edilme emrini vermesi de şok etkisi yaratıyor. bana sorarsanız hong limin kraliçeyle sevişmek istemesi şehvetine yenik düşmesinden kaynaklanıyor ama asıl sevdiği kişi uyurken izleyip sıkıca sarıldığı kral.

hong lim saraydan kaçtıktan sonra gücünü toplayıp kralla dövüşmek için tekrar saraya dönerken, sarı ve yeşil otların olduğu bir araziden geçiyor. o arazi kralın rüyasında hong limle birlikte ava çıktıklarını gördüğü ve resmettiği yer. orada hong lim atını durdurup gözleri yaşlarla araziyi izledi. o anda bile hong lim'in krala olan duyguları görülebiliyordu aslında. peki neden hong lim krala kraliçeyi sevdiğini söyledi? kralı üzmek için mi? kraliçeyi korumak için mi? kararsız kalıp, bocaladığı için mi? bu soruların cevabı hep muallak.

filmin sonunda, bütün olan bitenin ardından, her şeye rağmen kralın hong limi affetmeye hazır olması, hatta ona ülkeyi vaad etmesi en etkileyici sahnelerden biriydi. hatta en son dövüş sahnesinde, ellerinde kılıçlar varken bile "sana son bir şans veriyorum, kılıcını bırak ve özür dile dediğinde" gözyaşlarınızı tutabilmeniz büyük çaba gerektiriyor. ayrıca bu dövüş sırasında, orada bulunan onlarca muhafıza aldırmadan, kralın hong lime "beni hiç sevdin mi, bir kez olsun hiç senin aşkın olduğumu düşündün mü" diye sorması ve hong lim "hayır, bir kez olsun düşünmedim" diye bağırarak cevap verdiğinde, kralın gözündeki hayal kırıklığı gerçekten insanın kalbini acıtıyor. yine de kral öldüğünde ve hong lim de son nefesi vermeye hazırlanırken bütün gücünü kullanarak yüzünü krala doğru çevirip krala son bir kez bakarken, gözünden bir damla yaş süzülmesi de hong lim'in aslında kralı sevdiğinin bir kanıtı gibi. keşke söyleseydi onu sevdiğini, keşke kral mutlu ölebilseydi, keşke son hissettiği duygu hayal kırıklığı olmasaydı.

--- spoiler ---

(sunshine meryl - 27 Aralık 2010 19:08)

kore filmlerinden ve dizilerinden alışdığımız genelinde cinsel ilişkinin göz önünde olmaması, hatta bazılarında öpüşmelerin bile nadir olması durumunun aksine bol bol aksiyona^* yer veren, tarih-savaş filmi beklentisiyle oturulduğunda biraz şaşırtan, savaş sahnelerinin azlığıyla az biraz hayal kırıklığına uğratan, yine de herşeye rağmen uzak doğu atmosferini sevenler için(ve homofobik olmayanlar için) kaçırılmaması gereken bir film.

--- spoiler ---

kralın, muhafızı olarak yetişen hong lim'e daha küçükken aslında göz koyduğunu görürüz baştan.ona karşı, alışılagelmedik belki ama gayet büyük ve gerçek bir aşk taşıyor.onu seviyor, herkesten daha çok önem veriyor.
hong lim'se kralı çok seven, sonsuz hürmeti olan, ona hayran muhafız, kralın aşığı.
hong lim, hayatında hiç bir kadınla ilişkiye girmesi mümkün olmamış. filmden gördüğümüz kadarıyla, cinsellik ne ne değil derken kendini çok sevdiği kralının yatağında bulmuş, aşığı olmuş.kendisi krala aşık olmuş mu tam bilemiyoruz, her ne kadar filmin sonunda "bir an bile aşık olmadım" dese de bu muallakta kalmış bir nokta.
herşey kralın bir varis istemesiyle değişiyor.kral dokunamadığı^* kraliçesini hamile bırakması içinen güvendiği, en sevdiği, aşık olduğu erkeğe, hong lim'e emrediyor. aslında bu aşkı için çok riskli bir hareket olduğu halde doğacak çocuğu kendi oğlu gibi benimsemesi için gerekli görüyor.ama içten içe de aşığı hong lim'in bunu yapamamasını, yapamayarak geri dönmesini umuyor.ama olan oluyor, masum bakışlı ve taş gibi^* kraliçeyle bir sefer birlikte olunca devamı geliyor, sonrası "pozisyonlardan ne seçersin bebeğim" şeklinde gidiyor, şehvet ve yanında aşkı da getiriyor.
evet hong lim'in krala sonsuz bir sevgisi olduğu hemen hemen her sahnede belli, ancak kraliçeye duyduğu aşk bambaşka boyutta.daha önceden şöyle belirtilmiş," kraliçeye şehvetle, krala ise aşkla bakıyor".ben bunu doğru bulmadum, yatakta hong lim'in krala bakıp sarıldığı sahnede biraz aldatıyor olduğunu düşünmesi ve bu sebeple duyduğu suçlulukdan dolayı.

belki bir daha izlesem olayı farklı açılardan görürüm, kimine göre hong lim kralı sevdiği halde yalan söylemiş. ben daha farklı yorumladım.kralın direk hong lim'e eğilimleri olmasdaydı da hong lim büyük bir saygı ve hayranlıkla kralı sevecekti, ancak o şekilde değil.zaten aşık olan kral kendini sunan başka bir erkeği reddederken hong lim'in herşeyi bir kenara atarak, risk alarak kraliçeye koşması bana göre bunu gösteriyordu.

--- spoiler ---

(urasil - 6 Şubat 2011 15:45)

--- spoiler ---

kadınlarla ilişkiye giremeyen kral kendi aşığını karısını hamile bırakması için görevlendirirse neler olduğunu anlatan bir film. kralın kendisini devirmeye kalkan bakanlar kurulunu gürzlerle kılıçlarla imha etmesi oldukça güzeldi. long him kralın kendisini sevmediğini onu kendisiyle bir görmediğini düşünüyor tablo da avlanırken onu yardımcısı olarak çizmesine itirazı bunun göstergesi kral ile olan dövüş sahnesine dikkat edin kral tabloyu düzeltmiş onunla kendisini avlanırken resmetmiş, long him kraliçe nin öldürüldüğünü sanarak sarayı basıyor ama kraliçe aslında yaşıyor kraliçenin kaybettiği kolye böyle bir hata yapmasına neden oluyor, kralın beni sevdin mi sorusuna son nefeste hayır demesi onun canını yakmak için bunun ötesinde bir anlamı yok ölürken krala son bir kez bakıyor bu sevdiğinin kanıtı, koore filmlerinin kalıplarını kıran bir yapım.
--- spoiler ---

(rarura - 4 Ağustos 2012 22:10)

(bkz: jo in sung) takdir edilesi bir rahatlikta oyun sergilemis. ben daha once hic bir filmde adamin hem bir kadinla hem de bir erkekle iliskiye girdigini gormemistim.
dizi koresi ve film koresi arasinda cok farklilik var.
a frozen flower, the king and the clown vb gibi escinsel kralli filmlerin varligi olayin gercekciligiyle ilgili merak uyandirdi bende.

(sharon and hope - 13 Ağustos 2012 16:39)

gey-biseksüel temalı bir film. izlediğim en iyi film olabilir. uzak doğu yapımı.

--- spoiler ---
gey bir kral var. kendine çocuklardan oluşan bir ordu kuruyor. büyüyünce çocuklar biriyle ilişkisi oluyor. kralın çocuğu yok ve üst imparatorluktan bu yüzden baskı geliyor. kral da kraliçeyle aşık olduğu çocuğu sekse zorluyor. neyse efendim bu ikisi birbirine aşık oluyor. gizli gizli sevişirlerken kral bunları yakalıyor ve çocuğu hadım ettiriyor. sonunda ikisi birbiriyle savaşıp ölüyor.

--- spoiler ---

(rasyonel perspektif - 15 Temmuz 2013 03:22)

ortalama değerde bir film. tarih soslu girift ilişkiler yumağı. pembe dizinin iki tık üstü. aşk-ı memnu sevenlerdenseniz bu filmden de keyif alırsınız. kral: adnan+nihal kraliçe:bihter şef:behlül. şefimiz biseksüel olduğu için kral: adnan+nihal eşitliği çıkıyor karşımıza.

--- spoiler ---

sevişme sahneleri itici geldi bana. yasak bir ilişkideki o duyguyu alamadım ben. belki uzak doğulu insanların yüzlerindeki mimikleri fark edemeyişimden olabilir, bilemedim.

son sekans için benim anladığım; şef, kraliçeyi öldürdüğünü düşündüğü için kralın canını acıtmak amacıyla hiç sevmediğini söylüyor krala. çünkü kraliçeyi canlı görünce yüzünü krala dönüyor. öldürmeye geliş nedeni, kraliçenin öldürüldüğünü düşünmesi. kralın buna engel olmayışı, kraliçenin yaşadığını söylememesi krala duyduğu sevgiyi hatırlatıyor şefe. kraliçeye duyduğu daha çok aşk yani şehvet, krala duyduğu sevgi. o yüzden krala duyduğu daha ağır basıyor son sahnede. (bkz: aşk vs sevgi)

bir de genel anlamda filmlerde görülen saçmalıktan bahsedeyim; adam hadım ediliyor, gram değişiklik yok vücudunda. o organın tek işlevi cinsellik zaten(!). bu arada kral hadım ettirerek şefle aralarındaki engeli kaldırdığını düşünüyor; şef artık şehvet duyamayacak. adamdaki düşünce naifliğine gel.

oyunculuklardan kral oldukça iyiydi, diğer iki ana rolü canlandıranların oyunculukları geçmedi bana. kraldaki aşkın derinliği dışında her şey havada kalıyor gibi filmde. bunun da oyunculuk farkından kaynaklandığını sanıyorum.
--- spoiler ---

bu arada bu film gay-biseksüel temalı bir film değil. film boyunca tek bir sahnede bile aşık olunanın cinsiyeti üzerinde durulmuyor. hiç kimse kral ile şef arasındaki ilişkiye sıradışı bir şeymiş gibi yaklaşmıyor. o zamanların koresinde normalmiş demek ki. ya da filmin kurduğu dünya öyle bilmiyorum. filmin benim için en büyük artısı bu; artık insanların iki tarafın rızası ile gerçekleşen herhangi bir cinsel ya da duygusal paylaşımda cinsiyetin bir önemi olmadığını anlaması gerekiyor. bir ütopya belki ama bunu kısmi de olsa gerçekleştirmenin yolu dizi ve filmlerden geçiyor. nasıl kadın temalı, erkek temalı diye ayırmıyorsak filmleri eşcinsel temalı diye de ayırmamalıyız hele hele böyle bir filmi hiç.

(whathappensnext - 25 Kasım 2014 03:39)

bu filmle kadınlarin sadece kadin ve erkegi degil, iki erkeği de ayirabilecegini görmüş olduk..çok fenasiniz kadınlar. .

edit:imla

(onumuzdeki maclara bakalim - 21 Mayıs 2015 19:26)

eşcinsel temalı ve dokunaklı bir aşk hikayesi türkçe adıyla ayazda bir çiçek.
özellikle filmin ikinci yarısından itibaren hikayeden etkilenmemek sorular yumağı içerisinde filmi noktalamamak neredeyse imkansız. tabi bunda filmin gerçek bir hikayeye dayanıyor olmasının da payı büyük.

film ve hikaye kralın onu korumakla yükümlü askerine duyduğu tutku dolu aşkı anlatıyor. küçüklüğünden beri kralın yanında olmuş yatağında olmuş askeri hong lim'in karmaşaları filmin diğer önemli vurgusu. hong lim'in kraliçe ile yakınlaşması (ki bu ilk başta kralın isteğiyle çocuk yapmaları için tertip ediliyor; keza kral kadınlarla birlikte olamıyor ve iktidarını koruması için bir varisinin olması gerekiyor ) ve sonrasında kontrolün kaybedilip şehvet ve tutkunun aşkın sarmalında sürüklenmeleri hikayenin 2. bölümünden önce daha doğrusu trajediden önce filmin de en can alıcı bölümleri.

--- spoiler ---

ayazda bir çiçek filmi sorularla bitiyor. sorular da hong lim'in gerçekte kralı mı yoksa kraliçeyi mi sevdiği noktasında şekilleniyor. bana kalırsa her izleyen bu sorununun cevabını farklı şekilde verebilir. ben hong lim'in kraliçeye aşık olduğunu ama krala da görevinden ve yaşanmışlıklarından kaynaklı bağlılık ve sadakat hissettiği sonucuna vardım. tabi filmin en son sahnesi biraz daha kafa karıştırıcı özellikle son karedeki kralın rüyasını resmettiği ve onun tasvir edildiği sahne ve belki de kralı öldürdüğünde duyduğu pişmanlık sebebiyle gözlerinden yaş akması... tabi bu filmin kore yapımı bir gişe filmi olduğu unutulmamalı. bu son kare bana göre gereksizdi filmin diğer bölümleriyle uyumsuzdu. krala aşık olan insan portresi filmde hiç yoktu.

--- spoiler ---

bu arada ayazda bir çiçek kimi tasvir ediyor ? açıkçası krala da kraliçeye de hong lim'e de hepsine uyuyor.

(mimiko - 4 Eylül 2017 16:29)

film çok güzeldi. her mecrada aramama rağmen malum sahnelerde çalan oldukça hüzünlü keman ostunu bulamadım. bulan suserlar varsa beni yeşillendirebilir mi?

(alone warrior - 30 Eylül 2018 11:07)