sacha guitry misalinde de olduğu gibi herşeyden önce çağdaşlarını eğlendirmeyi ön planda tuttuğu için genelde önemsiz bir müzik adamı olarak görülen offenbach büyük bir yeniden buluşa imza atmıştır aslında. bu sayede kendisi bugün georges bizet ile beraber eserleri dünyada en fazla icra edilen fransız bestecisi ünvanına sahiptir.

paris 1850: bal mabille’in yıldız dansçısı céleste mogador" le quadrille" ismini verdiği yeni bir dans keşfeder ve bu dans bacakların havaya dikilmesi fikrini akıl eden nini sayesinde french cancan dediğimiz dansın temelini oluşturur. bunun üzerine müzikal ustalığın zirvelerinden biri tam sekiz dakikalık offenbach uvetürü gelince ortaya pazar günleri montmartre’da takılan çamaşırcı kızların oralarda turlayan nişanlılarına ve/veya yavuklularına şirin ve seksi görünmek ve içlerine giydikleri jupon eteklerin de ne kadar beyaz ve temiz olduğunu göstermek için yapageldikleri figürlerle kurgulanmış bildiğiniz french cancan çıkar.

1898 tarihli “paris zevkleri rehberi (le guide des plaisirs de paris) isimli kitapta cancan yapan kızlar “bu tanrısal paris karmaşasını en yobaz ahlak bekçilerinin en katı sınırlarını zorlayan bir elastikiyetle bacaklarını havaya atan neşeli melekler” olarak tanımlanmıştır.

rap gibi french cancan da antikonformist bir varoş dansıdır. bunda önemli olan tasarımın sanatçılar tarafından değil doğrudan doğruya dans eden ve dans etmek isteyenler tarafından yapılmış olmasıdır.

yine rap gibi french cancan kentsoyluyu baştan çıkartma veya şok etme amacı taşımayan bir dışa vurum biçimidir. salonları sokaklar olan bir danstır aslında.

(tarator - 5 Temmuz 2007 16:46)

inna modja'nın love revolution (2011) albümünden radyolarda sık sık dönen yarı ingilizce yarı fransızca şarkısı.

sözleri de şöyle;

i met this pretty boy in paris
he used to tell me that i'm jolie
i couldn't say a word just
coco choco chanel
coco chanel chocolat

in my heart
in my veins
i just couldn't take him out of my brain
just a glance
i'm in transe
this french fella was cute as hell

on my mind
in my bed
i just couldn't stop staring at him
just a kiss
french kiss
i couldn't say a word just stuttering

coco choco chanel coco
coco choco chanel and chocolat

how stupid is that ?
i should tell him
remember the night he came in my life

monsieur sainte nitouche
prends-moi par la main
dis-moi des mots d'amour
des mots qui me touchent
monsieur sainte nitouche
je suis enchantée

monsieur sainte nitouche
prends-moi par la taille
caresse-moi l'épaule
le creux de mes reins
monsieur sainte nitouche
ravie de te rencontrer

in my life
in my dreams
this man couldn't walk away from my hips
just a bite
on my lips
i couldn't say a word just stuttering

coco choco chanel coco
coco choco chanel and chocolat

how stupid is that ?
i should tell him
remember the night he came in my life

monsieur sainte nitouche
prends-moi par la main
dis-moi des mots d'amour
des mots qui me touchent
monsieur sainte nitouche
je suis enchantée

monsieur sainte nitouche
prends-moi par la taille
caresse-moi l'épaule
le creux de mes reins
monsieur sainte nitouche
ravie de te rencontrer

i met this pretty boy in paris
he used to tell me that i'm jolie
i called this pretty man mon chéri
coco choco chanel
coco chanel chocolat

monsieur sainte nitouche
prends-moi par la main
dis-moi des mots d'amour
des mots qui me touchent
monsieur sainte nitouche
je suis enchantée

monsieur sainte nitouche
prends-moi par la taille
caresse-moi l'épaule
le creux de mes reins
monsieur sainte nitouche
ravie de te rencontrer

(new way of life - 21 Mayıs 2012 23:33)

üstad üstadı jean renoir'ın 1955 yapımı $ık bir filmi. renoir'ın senaryosunu da yazdığı filmde bir tiyatro rejisörünün eğlenceli meğlenceli biraz da dramatik hikayesi izleyiciye a$kedilmekte...

(lem - 21 Eylül 2003 12:56)