• "hiç utanmadan söylüyorum; ana karakteri gregory bey'e vermek istediğim dizidir."
  • "wilson: we have a problem. (bir sorunumuz var)foreman: does it limp? (topallıyor mu?) dizinin özeti :)neden bilmiyorum durdurdum bu sahnede, 10 dakika ekih ekih güldüm yemin ediyorum."
  • "sadece diyalogları için izleyenler varmış. ben en çok savaş sahnelerini seviyorum."
  • "uyarlamasına karşı ayakta dikilip ''ulan herşeyimizi bok ettiniz; bari üniversite yıllarımızın uykusuz gecelerini sikmeyin.''dediğim dizidir."
  • "house rolüne erdal beşikçioğlu iyi gider aslında. tayfasıda behzat ç deki ekibi olsun."
  • "türkiye uyarlamasında house'ı slaven bilic'in oynayacağı dedikosu yayılan dizi."
  • "türkiye uyarlaması bir bölümlük olacaktır. dr. görkem (ev)* hastasıyla ukala ukala konuşunca hastanın yakınları tarafından linç edildi*"




Facebook Yorumları
  • comment image

    bu dizi çıktığından beri...
    immun sistemim etkilenecek diye doğru dürüst antibiyotik kullanamaz oldum...
    bahçemdeki çiçeklerin yapraklarını tek tek siler oldum ki bir küf mantar falan birikmesin üzerlerinde...
    ekmeği sabah alıp akşam atar oldum bir parça maya da oluşacak iki dirhem manyak virüs için...
    sigarayı bıraktım ama akciğer kanseri riskinden değil fabrikada sigara paketleyicisi adamın elinden bulaşacak mikrobu kapmamak için...
    iş yerinde bilgisayara dokunamaz oldum, monitörden gelen ışınlardan mütevellit epilepsi olmamak için...
    her boku kurşun kalemle yazayım dedim karbon zehirlenmesi riskinden yapamıyorum...
    dolmakalem zaten ağır metal zehirlenmesi yapıyor.
    kediyi attık zaten evdeki...
    yeni camiye gittiğimde bütün güvercinleri kovalıyorum manyak gibi, üzerimize pislemesinler diye, virüsmüş...
    her çişimi her bokumu tahlile götürüyorum sigortadan çıkartacaklar yakında...
    steril eldiven maskeyle geziyorum metroda falan...
    otobüste falan mikropludur diye sağa sola tutunamıyorum düşeceğim bir gün götüm çatlayacak...
    dışarıda zaten yemek falan yiyemiyorum allerjik reaksiyon falan olacağım diye...
    geçen hanımın yaptığı yemeği tahlil edeyim dedim boşamaya kalktı...
    iki yudum bira falan içsem yıllar sonra beynimde şimşekler çakacak diye tırsıyorum zehir oluyor zaten...
    genetik hastalık bokuna tüm sülalenin kanını aldırıp dna testine yolladık, hayır parasından değil "babaannemin mezarını açacağım" deyince babam 30 yaşındaki beni sille tokat dövdü...
    sex hayatımız zaten bitti kalbe beyne bir inme gelecek hesabından... bir de herpes faktörü var. tabi...
    belimden su alacağım diye felç oluyordum hafazanallah...
    yani kısacası ne hayat kaldı ne birşey dostlar...

    peşin edit: şaka lan şaka bir bok olduğu yok... süper dizi valla... heyecanla bekliyoruz 25 eylül 2007 tarihini... alone imiş 4. sezon ilk bölümünün adı.

    edit notu: eylülmüş...


    (dawnspiper - 5 Eylül 2007 18:05)

  • comment image

    tipik bir bolumu su sekilde ilerleyen dizidir:

    - giris kismisinda tanimadigimiz bir kisim insanlari tanimadigimiz bir takim ortamlarda goruruz. birilerine bir seyler olacagi asikardir. bu noktada cakal senartisler bazen kandirik yaparlar: misal biz “aman da 30 hamburgerin ustune bi tekerlik epil payi yemiycektim con, gozlerim donuyo migdem bulaniyo” seklinde konusan dumbuge bir seyler olacak sanirken karsisinda turrup gibi duran con birdenbire hik der bayilir. ya da bir yerlerinden kan fiskirmaya baslar. olmadi seizure gecirir.

    - bir sonraki sahnede, hastamizi butun bu basina gelenlere ragmen tabii ki cizlami cekmemis, dort bir yani camlarla kapli odasinda “doktor soyleyin bana iyilesebilecek miyim” bakislari atarken goruruz.

    - bu sirada cuddy, house’i hastayla ilgilenmesi icin tesvik etmeye calismakta, karsiliginda klinik saatlerini dusurmek dahil bir takim rusvetler teklif etmektedir. house ise anca cuddy seksi kiyafetler giymeyi birakirsa hastaya bakacagini soyler. bazen de house sadece sagdaki soldaki konusmalara kulak misafiri olmak suretiyle hastaya ozel ilgi gosterir, hastayi kendine vermesi icin cuddy’e rusvet teklif eder, sokmezse wilson’i devreye sokar.

    - nihayetinde hastamiza bakmayi kabul eden house, takimini cevresine toplar, konusmalar esnasinda seksen turlu hastalik adi gecer ama hastada hic biri yoktur, cunku zaten hastanede gecirdigi sekiz saat icinde hastamiza cat-scan’den tutun kuduz testine kadar bin turlu test yapilmistir (bi tek lumbar puncture yapilmamistir, ama onun da yeri elbet gelecek, sabirli olun) bu arada bol bol auto-immune, wilson’s ve lupus kelimeleri gecer ama hasta asla bunlardan herhangi biri degildir.

    - hastaya herhangi bir teshis konur ve tedaviye baslanir.

    (bu arada hastanin tas gibi saglik sigortasi vardir, herhangi bir sekilde ulen sonradan kicima kacmasin bu kadar test, ilac, tedavi masrafi seklinde bir derdi kesinlikle yoktur)

    - bir sonraki sahnede house’i ya wilson’la ya cuddy’le ya da ikisiyle birlikte karsilikli laf sokarken, sidik yaristirirken goruruz. konu genelde house’in asosyelligi, abazaligi, ya da vicadin bagimliligidir.

    (bu arada bir onceki bolumlerde tedavi edilen herhangi bir hasta ulen bagirsak kurdunu teshis etmek icin beynimi deldiniz durzuler diyerek malpractice davasi filan acmaz.)

    - hasta biraz iyilesir gibi olur.

    - house ve wilson kafeteryadadir. house ya aldigi yemeklerin parasini wilson’a kakalar, ya yemek almaz direk wilson’inkini yer, ya da wilson’in salatasina afrodizyak filan katar.

    - hasta fenalasir. eger bolumun basinda seizure gecirdiyse orasindan burasindan kanlar fiskirir, eger ki basta kan fiskirdiysa seizure ya da enfarktus gecirir. yok eger daha agir bir durumsa gozunden cis ya da cinsel organindan fuloresan mavisi bir sivi gelir.

    - hasta bir sekilde hala yasamaktadir. bizim ekuri house’in odasinda toplanmis hastanin rontgenlerine, scan’lerine bakmaktadir. chase o caaanim avusturalya aksaniyla “kidneys are shutting down” der. house da zaten dediydim ben hasta yalan soyluyor, gidin evini arayin der.

    - hasta iyiden iyiye essekler cenneti yolundadir. gene de birakin lan her yerimi destiniz, her turlu aletin icine soktunuz, eytere be, birakin da evime gidem, cilingir soframi kuram, rakimi yudumluyam, atin olumu arpadan olsun demez. zaten ya hic kimsesi yoktur ya da yanindaki yakini her kimse aralarinda cok karmasik bir iliskiler agi vardir (ki house er gec bu sir perdesini aralaacaktir.)

    (hala daha bir onceki bolumlerde tedavi edilen herhangi bir hasta ulan hayvan evlatlari kicima kurdan kactigini teshis etmek icin bana kalp nakli yaptiniz diyerek malpractice davasi acmaz.)

    - comezlerden herhangi ikili kombinasyonu hastanin evinde arastirma yaparken goruruz, “amina koduumun house’i o kadar okudul ettik doktor ciktik su bizi kostugu angaryalara bak” seklinde sikayet etmektedirler. ikili cameron ve chase ise arada erotik-romantik bir gerilim olur,yok eger foreman ve bir baskasiysa sadece gerilim olur.

    - house ve wilson ya da cuddy ya da her ikisi birden sidik yarisina devam eder.

    (hastamizin tas gibi sigortasi islemeye devam etmekte, hic kimse bu kadar da test gerekli miydi seklinde kimsenin basina eksimemeye devam etmektedir.)

    - house’in comezleri laboratuarda o gune kadar yapilan butun tetkikleri yani bastan yapmaktadirlar. bu esnada ya kendi aralarindaki zivirik problemlerden ya da house’in abazaligi, asosyelligini ya da vicadin bagimliligindan konusmaktadirlar.

    - hasta daha da beter olur, gozu burnundan gelir, korluk baslar.

    - su cicegi ya da ayak tirnagi mantari olabilecegi suphesiyle hastaya lumbar puncture yapilir.

    - house yok anam yok bu durzu kesin bize yalan soyluyor der. cameron sacmalama insanlara guvensiz, sevgisiz gotoglani seklinde house’i azarlar.

    - hasta evet artik ben kesin olucem tadindadir ama gene de birakin da evime gidem, cilingir soframi kuram, rakimi yudumluyam, atin olumu arpadan olsun demez.

    - cuddy house’i odasina cagirir ve yaptigi herhangi bir sey yuzunden house’i azarlar. house siklemez. bugun de gogus dekoltesi yapmisin kartoloz diyerek cuddy’yi cileden cikarir.

    - wilson ama cuddy de haksiz degil sen de pustun tekisin diye house’a ayar verir. house wilson’in salatasina afrodizyak koyar.

    - house klinikte kil oldugu bir hastayla sidik yaristirmaktadir. hasta bir bir bir bir birseyler anlatir. house’in suratinda “neden olmasin” seklinde bir ifade belirir, akabinde klinigi terk eder.

    - hasta henuz olmemisse house teshisi koyar, tedaviye baslanir. cameron haksizdir, hasta bal gibi de yalan soylemistir.

    - eger hasta olduyse house hastanin buyuk annesinin evinin bahcesinden alinan salyangoza otopsi yapar ve koydugu teshisin dogru oldugunu gorur.

    - sidik yarisini house kazanir.

    - cameron got olur.

    - foreman amina koyiim house senin tadinda evine gider.

    - wilson evine gitmek uzere cikar, asansorde house’la karsilasir. house hakli ciktigi icin mutludur ve yuzundeki her zamanki cok bilmis gulumsemesi vardir.

    - seyirci yurru be kocum, hassstayim huleeeyn house sana diye bagirir.

    - cameron got got evine gider.

    - seyirci helal olsun der.


    (blacksmoke - 7 Mart 2008 04:08)

  • comment image

    son bölümünde* ele aldığı konuyu kendine yakışan şekilde anlatmış ve bir kere daha hayran bırakmıştır.

    --- spoiler ---
    normal bir dizi olsaydı bu, bölüm kutner'ın intihar edişi ile açılırdı. sonrasında karakterlerin ölüm haberini alınca şok olmalarını izler, bölüm boyunca da karakterler sırayla flashback yaşar ve kutner ile geçirdikleri zamanları hatırlarlardı. ya da belki cinayet şüphesi gerçek olurdu, bölümün sonunda bir yandan cenazeyi, diğer yandan da kutner'ın katilinin yakalanmasını izliyor olurduk. muhtemelen bölümü izleyen çoğu kişi de bu gibi şeyler beklemiştir, bir eksiklik hissi yaratmış olmasının nedeni de bu olabilir.

    ama gerçek hayat öyle değildir tabi. ölüm aniden gelir, tanıdığınız sevdiğiniz kişi bir an vardır, sonrasında yoktur ve bir daha da olmayacaktır. ölüm haberini alan kişiler de ne yapacağını şaşırır, ilk etapta kabul edemez. taub gibi acıyı olabildiğince ertelemeye çalışır, foreman gibi tek başına mücadele etmeye kalkar ya da house'un yaptığı gibi delice bir arzuyla ölüme anlam katmaya ve neden olduğunu anlamaya çalışır. ama çoğu zaman bu anlam arayışı da sonuçsuz kalacaktır.

    kutner'ın bölüm boyunca görünmeme sebebi de budur. dizi bu ölümü duygusal olarak süsleyip püsleyip duygu sömürüsü yapmak yerine gerçekçi bir yaklaşım izlemiş ve seyircileri de geride kalanların ruh durumlarına büründürmeye çalışmıştır. bence gayet de başarılıdır, sonuçta çoğu kimse bölümün başında dizidekiler gibi şok olmuş, bölüm boyu house gibi bir anlam aramış ve bölümün sonunda da taub gibi kopmuştur.
    ---
    spoiler ---


    (the best is yet to come - 8 Nisan 2009 00:31)

  • comment image

    ben küçükken duymuş muydum neydi? coca cola'nın asiti kaçmasın diye şişenin içinde hava bırakmamak lazım, şişedeki havayı böyle hüüüp diye içine çekip kapağı hemencecik kapatmak lazım diye. bundan sebep, yıllardır yaparım bu eylemi. geçenlerde aklıma geldi, içime çektiğim bu cola havası beni hasta etse, kan kussam, ciğerlerim ağzıma gelse, götümden geğirsem, hastanelere düşsem, cümle doktorlar sittin sene anlayamaz cola havası yüzünden hasta olduğumu. anlasa anlasa house anlar. o yüzden bir kez daha diledim ki ssk okmeydanı'nda işe başlasın house. amin.


    (akildan dumana - 19 Mayıs 2010 00:15)

  • comment image

    --- altıncı sezon finali spoiler ---

    doğma büyüme gölcüklü bir adam olarak çökmüş bir binanın dibinde geçen final bölümünü baştan sona diken üstünde izledim. house o delikten aşağı girmeye başladığı anda başlayan gerginliğim hannah ordan çıkarılana kadar sürdü.

    "benin bi çocuğum ve nişanlım var, wilson sam'le birlikte yaşayacak, senin neyin var house? hiçbişeyin yok!" diye hönküren cuddy'e ettiğim küfürlerden sonra aşağı inen house'un hannah ile diyalogları, daha önce görmediğimiz "hastanın elini tutma", "hastayla birlikte dua etme" gibi karakterine çok uzak davranışlarla devam etti. cuddy ile olan bağrışmanın etkisini yansıtması açısından çok başarılı olmuş bu ayrıntılar.

    ambulansa gelelim, aslında inanmayarak yaptığı son müdahalenin ardından olduğu yere çöküp hannah'ın can vermekte olan gözlerine bakarkenki çaresizliği, ambulans hastaneye varıp da foreman kapıyı açınca karşılaştığı manzara, house'un uzun süre ambulanstan inmeyişi. indikten sonra eve gitmek için yola çıktığında foreman'ın "o ameliyatı hastanede bile yapsan ölebilirdi, sen elinden gelen her şeyi yaptın. kendini suçlama" şeklindeki teselli çabalarına yaptığı "sorun da o! her şeyi doğru yaptım, yine de öldü!" şeklindeki çıkışı, eve gidip aynaya bakışı, kafasını öne eğip sonra tekrar kendi yüzünü gördüğünde dayanamayıp aynayı kırması...

    ne diyeyim ki...bunların hepsinin altında 2 unsur var, birincisi diyalogları bu kadar güçlü yazabilen senaristler, ikincisi ve de tartışmasız en büyüğü de hugh laurie'nin karakterin hakkını fersah fersah veren inanılmaz oyunculuğu. kesinlikle bu adam yaşlanınca dönüşmek istediğim adam. adamın her halinden karizma yayılıyor*. bu dizi 7 değil 17 sezon sürse bile sırf bu adam için izlenir.

    gelelim bazı arkadaşların nedense beğenmediği final sahnesine.

    house eve gelmiş, sevdiği kadının kendisine söyleyebileceği en ağır sözleri duymuş, bacağını kaybetmiş olmanın psikolojisiyle hannah'ı vaktinden geç ameliyat edip ölümüne sebep olmuş, mutsuzluğun ve vicdan azabının son demlerinde. kendi yüzünü görmeye tahammülü kalmamış, ve kurtulmak için çok büyük uğraşlar verdiği vicodin'e sarılmış oturuyor. beşinci sezonun finali gibi. yine yerde...yine elinde vicodin...

    cuddy geliyor sonra..."seni seviyorum, keşke sevmesem ama, seviyorum" diyor. finali beğenmeyen arkadaşların dediği gibi house burda vicdan azabını unutup mutlu olmuyor. vicodin'i almamak için bir sebebi oluyor sadece. kalkmaya çalışıyor, kalkamıyor ve binanın altında yaşanan ikinci çökmede toza ve kana bulanan elini cuddy'e uzatıyor.

    işte finalin en güzel yanı da o an bana göre, öpüşmeleri, kavuşmaları değil. cuddy'nin yüksekte olan temiz elinin, house'un yere çökmüş kanlı pis ellerini tutması.

    ben bu sezon finalinin önünde saygıyla eğiliyorum.

    --- altıncı sezon finali spoiler ---

    kim ne derse desin, final yapma konusunda dexter ve house senaristlerinin üzerine kimseyi tanımam ben.

    edit: bu entry'nin yazıldığı sıralarda breaking bad izlemiyordum. onu da saymak zorundayız artık. hele ki dexter'ın vasat 8. sezon finalinden sonra.


    (bu konuda soylemek istediklerim bu kadar - 20 Mayıs 2010 16:05)

  • comment image

    dolu dolu 7 sezondan sonra replikleri diziden önce tahmin edebilmenizi sağlar. her bölüm hemen hemen aynı kurgu ile yazılmıştır. her şey önceden tahmin edilebilir. ama yine de mükemmel bir ısrarla izleriz. işte bu house büyüsüdür.

    ortalama bir house bölümünde duyabileceğiniz fix replikler,

    "okay. what causes a fiftyfour years old male lawyer get bleed from his eyes and pain in ears?"
    "no symptoms in his past, no complains, no chemicals, no one sick in his family, no records, ney na na na."
    "it can be sarkoidosis "
    "could be huntington disease"
    "it might be lupus"
    "it can be wilson's disease"
    "its just an infection"
    "could be ms or an autoimmune disease"
    "ooorrr, its just a fungal infection."
    "eyebleeding shows amyloidosis, and polyneuropathy may cause pain in ears."
    "you two, go to his house and check for the toxins"
    "and you go and get a lumbar puncture and a petscan"
    "i....i... i ca ca can't breathe"
    "he s having a seizure, can somebody help here?"
    "could it be cushing's syndrom?"
    "no, you idiots! go and get an mri "
    "run that std test"
    "std test is negatif"
    "so run it again"
    "i never used drugs"
    "he's lying. do the tests"
    "no, this is kidney failure"
    "just give him heparin, and start the treatment."
    "he s bleeding"
    "kidneys are shutting down"
    "am i gonna die?"
    "you have a tumour in your liver."
    "cancer wouldn't do that"
    "no...it's his heart, you morons."
    "it so risky, the patient would die if we give him steroids."
    "eighter we give him steroids and make him die slowly, or we start the chemo and he dies immedieatly."
    "we have to tell this to patient"
    "house, you are so miserable"
    "you can't just do that"
    "i need a crash cart in here, he s having a cardiac arrest"
    "he's dying you idiots"
    "its because of the steroids"
    "no, its something in his brain!"
    "house, you can not biopsy his brain!"
    "you want me to let you to cut his brain just because u guess its a tumour?"
    "no ! you gonna sign these papres while i stare at your boobs and my team gonna cut his brain "
    "house was right. it's his brain!"

    (bkz: copy paste değil alın teri)

    bu repliklerin ve terimlerin neredeyse aynısını ya da yandan yemişlerini her bölüm duyabilirsiniz.

    bonus olarak,
    foreman, chase, thirteen, masters, taub ya da cameron tam da mikroskopla hastanın testlerini tatbik ederken ya da mri odasında camekanın arkasındayken, birisi sürekli house hakkında ya da ekipten birinin sevgilisiyle olan ilişkisi hakkında konuşur, diğeri ise hiç özel sorulara cevap vermeden hastanın semptomlarını çekiştirir. tam da elemanlardan biri can alıcı bir soru sorduğunda ya da tespitte bulunduğunda, mri'daki hasta kriz geçirir, ya da mr'da tümör görürler. foreman'ın gözleri fal taşı gibi açılır. gözlere yakın plan girerler. alnından terler dökülürken, "house was right, it s a tumour" der.

    bölümün son çeyreğinde asansördeki wilson ;
    "dün de leblebi yedim house, boğazımı kaşındırıyor namussuz" der.

    house ise
    "wilson senin 38 yıldır ağzına kuruyemiş sürmediğini hepimiz biliyoruz... kim bu kız?" diye sorar.

    wilson,
    yarım saat inkar eder ama en sonunda, profesyonelce söylediği yalanları bir kalemde silip atar, pes eder ve "evet bir kız var" der.

    tam da wilson house'a ne kadar miserable ve bastard olduğunu anlatırken gregory house'un vaka çözme bakışı can bulur ve house topallayarak hastanın yanına gider. derhal düğmeye basarak serumdan gelen ilacı keser. herkes şaşkın şaşkın bakarken, house hastaya önce iyi haberi mi kötü haberi mi vereyim diye sorar.

    herkesin ortasında, "3 gün önce yediği leblebi tozu'nun beynine kaçtığı, ve aslında karısını sekreteriyle aldattığı" gerçeğini söyler.
    iyi haber ise you're not gonna die, but your wife needs a new husband'dır.


    (cobongo - 14 Nisan 2011 03:45)

  • comment image

    --- spoiler ---
    wilson: we have a problem. (bir sorunumuz var)
    foreman: does it limp? (topallıyor mu?)
    ---
    spoiler ---

    dizinin özeti :)

    neden bilmiyorum durdurdum bu sahnede, 10 dakika ekih ekih güldüm yemin ediyorum.


    (deliverance - 22 Kasım 2011 14:18)

  • comment image

    olivia wilde'ın son tweet'i: "house lovers, it's the end of an era. shows like that don't happen, well, ever. i'm honored to have been a part of such a brilliant story."

    jesse spencer'ın son tweet'i: "fare thee well, house"

    omar epps'in son tweet'i: "when you look thru the eyes of your heart you see things clearly.." (bu daha duymamış olabilir)


    (deinnorra - 9 Şubat 2012 02:15)

  • comment image

    --- spoiler ---

    4. sezonda 11. bölümde, house wilson ile amberin ilişkisini öğrenir.

    12. bölümün başında house asansörde geçen bir konuşma sırasında, wilson ve amber'in ilişkilerine 2 ay ömür biçer ve iddaaya girmek ister. wilson ise 4 aydır birlikte olduklarını söyler ve iddaa başmadan biter.

    4 sezon 12 bölümün ortasında house, aslında wilson ve amber'in ilişkisinin 4 haftadır sürdüğünü öğrenir. wilson ise yalan söylediğini kabul eder.

    16. bölümde (yani 4 hafta sonra) amber ölür ve wilson ile amber'ın ilişkisi gerçekten de sadece 2 ay sürer.
    ---
    spoiler ---


    (ters1adam - 1 Eylül 2013 20:43)

  • comment image

    insan elinden çıkan her şey eleştirilebilir, kötü yanı mutlaka vardır. ancak böyle bir diziye "amatörce", karkaterlerine de "leş" diyen kişi bir zahmet konuşacağına osursun daha mantıklı sesler çıkarır.


    (viper cy - 10 Eylül 2014 08:28)

  • comment image

    uyarlamasına karşı ayakta dikilip
    ''ulan herşeyimizi bok ettiniz; bari üniversite yıllarımızın uykusuz gecelerini sikmeyin.''
    dediğim dizidir.


    (hayvanat - 28 Şubat 2015 23:42)

  • comment image

    uyarlamayla ilgili kafamdaki deli sorular:

    house 5 dakikada bir vicodin alır. her seferinde sansürleyecek misiniz?

    house ağır ateisttir, 2-3 bölümde bir dindarlara laf sokar. siz bunu bir kere yapsanız dizi yayından kalkar. house'a besmele mi çektireceksiniz?

    dizideki karakterlerden biri oldukça seksi bir hanımdı ve biseksüeldi. hayat tarzı da buna uygundu. sansürleyecek misiniz? bu karakter uyarlamada da olacak mı?

    senarist otoimmün hastalıklı senaryo yazacak mı? diğer türk dizileri gibi doktorların yasak aşklı evlilikli hamile kalmalı entrikalarını mı izleteceksiniz? bir saati "bu lupus mu değil mi acaba" mevzusuna ayırabilecek misiniz?


    (bitkicilbocek - 28 Şubat 2015 23:57)

  • comment image

    türk uyarlaması için çalışmalara başlandığı söylenen şahane dizi.

    bu uyarlamaya çalışmak, olmayacak duaya amin demek gibi. birincisi bizim millet ukala adamı sevmez. ikincisi bizim millet duygusaldır. house gibi sapına kadar rasyonel ve bu rasyonelliği gayet saldırgan bir şekilde diğer insanlara yansıtan bir karakteri milleti cezbedecek şekilde nasıl uyarlayacaksınız?

    house ateisttir. ateistliğine dair direk bir açıklama yapmaz. düşünce dünyasının bu tarafını sadece tanrı fikri ile dalga geçtiğinde anlarız. hodri meydan... öyle suya sabuna dokunmayan house da, house olmaz, memlekete gidince bayram namazına giden kampüs solcusuna benzer.

    çalışmanın karşı karşıya kalacağı zorluklar sadece bunlar değil. sağ salim bir kaç sezon dizi çekebilmek için karakteri bayağı traşlamaları gerekecek. ondan sonra da ellerinde kalan ne olur, bilemem.


    (hayri ozben - 1 Mart 2015 01:06)

  • comment image

    house rolüne erdal beşikçioğlu iyi gider aslında. tayfasıda behzat ç deki ekibi olsun.


    (efe25 - 1 Mart 2015 01:31)

  • comment image

    --- spoiler ---

    orijinalinde, polisin götüne sokulan bir termometre ve götüne termometre sokulmasını hazmedemediği için house'a ve ekibine, neredeyse bir sezon boyunca, dünyayı dar eden bir polis vardı...

    eğer yerli versiyonunda da o termometreden olacaksa belki izlenebilir.

    ---
    spoiler ---


    (maykrosoft deyta beyz - 1 Mart 2015 15:43)

  • comment image

    beni mutlu ederek insanların kesilip biçilmesine sahne olmadan gayet güzel, heyecanlı bir şekilde bir hastanenin işleyişini sunan süper kahraman dizisi. yok hayır bir adam arkasına batgirl ve robin yerine iki tane doktoru alarak kararlı bir şekilde ve hem de topallayarak nasıl batman'den daha karizmatik yürüyebilir gerçekten ilginç.

    4. bölümünden bir diyalog:

    hasta: son günlerde eklemlerim ağrıyor ve çoğu zaman hastayım. belki çok fazla çalışıyorum. günde 16km maraton yapıyorum fakat zayıflayamıyorum.
    gregory house: kollarını kaldır..(bakar).....sende parazit var.
    hasta: tenya ya da başka bir şey gibi mi? bir şey yapabilir misiniz?
    gh: sadece ilk birkaç ay. sonraları bir kaç eyalet dışında almak yasa dışı oluyor.
    hasta: yasadışı?
    gh: üzülme bir çok kadın bu paraziti sevmeyi öğrenir.ona isim verirler, küçük giysiler giydirip diğer parazitlerle oyun günleri ayarlarlar.
    hasta: oyun günleri...
    gh: (kadına ultrason ekranını gösterir) gözlerini senden almış..
    hasta: ama... bu imkansız!


    (faervian - 12 Aralık 2005 10:26)

Yorum Kaynak Link : house m.d.