Wilby Wonderful ' Filminin Konusu : Wilby Wonderful is a movie starring James Allodi, Callum Keith Rennie, and Ellen Page. A day-in-the-life dark comedy concerning a group of islanders, their respective secrets, and one man's plan to kill himself quietly.
Thirteen Conversations About One Thing(2002)(7,1-9176)
Double Happiness(1995)(7,1-1003)
Marion Bridge(2003)(6,9-1213)
The Wet Season(2002)(6,6-77)
Love That Boy(2003)(6,5-375)
Boys on the Side(1995)(6,4-10955)
The Stone Angel(2008)(6,3-1589)
Mouth to Mouth(2008)(6,2-2895)
Peacock(2010)(6,2-11044)
The Tracey Fragments(2008)(6,2-7084)
Touch & Go(2003)(5,6-85)
Touchy Feely(2014)(5,3-3302)
cok reklami yapildigi icin baya fazla on yargiyla gittim. ozellikle de junebug ve squid and the whale gibi amerika aile elestirisi filmlerinin prim yapmasindan sonra ortaya ciktigi icin yeter bea, yapmayin artik diye bi tiksincim vardine de olsa amerikalilar bisiy tuttu mu, kusturana kadar bogazimiza dayarlar. ama bu film oole diil. steve carellin bambaska bi yuzunu goruyosunuz. toni collette zaten benim favorilerimdendir, yine sasmadi. oyunculuk basli basina mukemmeldi.senaryo deseniz ayri bi harika.cok duygusal, cok komik ve cok gercekci bir film, muhakkak gorulmesi gerek derim ben
(ny doll - 13 Eylül 2006 23:15)
insanin icini hem huzunle hem de neseyle dolduran eglenceli bir film. ufakligi (abigail breslin) alip eve goturmek gibi bir istekle dolup tasmaniza neden olabilir.
(neredeysenicksiz - 16 Eylül 2006 07:36)
there's something about mary'den beri bu kadar çok gülmemiştim.
(sleepwalker - 16 Eylül 2006 20:59)
buyuk beklentilerle izlenmemesi gerektigini dusunuyorum, cunku beklenti karsilama adina yapilmis bir film degil bu; basit ve zevkli bir yol hikayesi. bir de amerikan aile yapisinda kim& neredeyi gormenin mumkun; bu filmdeki dede karakteri bizde olsa olsa cilgin bedisin dedesinde olur.steve carellin bas karakterlerden biri oldugunu gorunce ulan diye bi tereddut gecirmemek mumkun degil, ne de olsa kendisine the 40 year old virgin ve the officeden asina olmusuz ve de zorlama bi karakter mi olacak diye dusunuyor insan.
(suti - 17 Eylül 2006 05:59)
sevgi ne demektir, insan birini sevdiğini kendine ne zaman itiraf etmeye karar verir, masumiyetin sınırları nerede başlar nerede biter, gerçek güzellik samimi olan mıdır yoksa planlanmış olan mı, bir grup yalnız bir araya gelirse kendilerini yalnız hissetmeye devam eder mi, insanın kendinden vaz geçmesi başkaları ile iletişim kurmasının öncelikli şartı mıdır, hayat neden acı verir, kaybetmek nedir, kazanan kimdir sorularını sordurmayı hedeflediğini ve bunu başardığını düşündüğüm film.
(bulut yagmurcocuk - 20 Eylül 2006 04:44)
beni devotchka ile tanistirmis eglenceli yapim. steve carell'e sastim kaldim. soundtrack'e gelince:1. the winner is - mychael danna/devotchka 2. till the end of time - devotchka 3. you love me (remix) - devotchka4. first push - mychael danna/devotchka 5. no man's land - sufjan stevens 6. let's go - mychael danna/devotchka 7. no one gets left behind - mychael danna/devotchka 8. chicago - sufjan stevens 9. we're gonna make it - mychael danna/devotchka 10. do you think there's a heaven - mychael danna/devotchka 11. catwalkin' - tony tisdale 12. superfreak (rocca sound remix) - rick james13. la llorona - devotchka 14. how it ends - devotchka
(nemo - 2 Ekim 2006 09:02)
steve carell'in kendine has mimikleriyle efsanelesme yolunda emin adimlarla ilerlediginin gostergesi olan muhtesem film. kendisinden nedense peker acikalin elektrigi aliyorum.yalniz o degil de, filmin yarismada sahnesinde zenci bir cocuk vardi, basmislar surata makyaji, cekmisler fonleri saclara, cocuk resmen chucky olmus. gece gorsem tereddutsuz ters yonde depara kalkarim, o derece.
(vedder - 29 Ekim 2006 19:23)
son zamanlarda the science of sleep ile birlikte izlediğim en güzel filmlerden.ayrıca gerçekten de yarışma sahnesindeki kızlar tam anlamıyla korkunçtu. o kadar çok makyaj vardı ki.
(joe nethunder - 29 Ekim 2006 19:39)
oyuncularin gercekten iyi oynayip harika isler basarmalarina ve bir bütün olarak cokcokcok sevimli bir film olmasina ragmen, hikaye cok hafifce basarisiz gibiydi: olaylarin zincirlenme sekli fazlasiyla zorlanmis gözüküyordu, pek gercekci degildi. yine de belki bazen böyle detaylara takilmamak lazim, ki pek de rahatsiz etmedi zaten hikayenin bu sekilde olmasi; filmi severek, eglenerek, gülümseyerek izledik, sikilmadik, "sirindi, bolca" dedik. bir bucuk saatlik "gülümseme" satin almak istiyorsaniz, siz de gidip izleyin.little miss sunshine. bazi insanlar gercekten de günes gibi acarlar hayatiniza.ve de, illa ki:(bkz: superfreak)(bkz: u can't touch this)
(chileksuyu - 6 Kasım 2006 23:07)
cok sevimli bir film. --- spoiler ---yalniz genel itibariyle havasi degil de, sonu acaip derecede about a boyu hatirlatti bana. kucuk cocugun sahnede sacmalamasi, kucuk dusmesi, yuhalanmasi, gene de devam etmesi, buyuk birilerinin sahneye atlamasi, olan biteni seyreden toni collette... --- spoiler ---gene de sevimli bir film sonucta.
(tinca - 22 Kasım 2006 01:50)
bir ailenin kendine olan guvenini kazanmasi hakkinda enfes bir film..
(whatdreamsmaycome - 17 Aralık 2006 20:49)
herkesin kaybetmeyi ogrendigi film. hayatimin son senelerinde surekli tekrarladigim, "kotu hatiralarimiz en degerli olanlardir, bize en cok sey ogretenler bunlardir" mottomu süper dile getiren filmdir.
(serol - 21 Aralık 2006 05:49)
öylesine doğaçlama bir yaşamın hiç de fena olmayacağını söyleyen film. sevgiyi doğaçlayınca nasılolsa güzel birşeyler çıkar diyen film. bir de şirinlik muskası film.
(zend - 24 Aralık 2006 05:56)
loserlığın bu kadar iyi anlatıldığı , bu kadar mutlu başka bir film yok..filmde dede,baba,anne,amca,abi ve kardeş olmak üzere 6 başrol ve hepsi birbirinden iyi oyunculuk çıkarmışlar ortaya.meşhur american atasözü small fish in a big pondun da aradan kıyıdan gözümüze sokulduğunu şahsen ben gördüm görmeyenlere göstermeyi borç bilirimayrıca bu filmden sonra her yol filmi güzeldir diyorum varsa karşı çıkan görüşelimyonetim bizi noktasal yük yerine koyuyor.
(demlikposet - 29 Aralık 2006 23:12)
ilk önce filmi izleyin.sonra imdbde filmi aratıp vote kısmından u.s. kullanıcılarının ve non-u.s. kullanıcılarının oy ortalamalarına bakın. ne demek istediğimi anlayacaksınız.
(argento - 3 Ocak 2007 00:26)
tony collette, greg kinnear, steve carell, paul dano, alan arkin ve kucuk velet abigail breslin'li kadrosuyla ilk defa sundance 2006'da gosterilen ve hem iyi hem kotu elestiriler alan bagimsiz amerikan filmi. fragmani eglenceli gorunuyor:http://www2.foxsearchlight.com/littlemisssunshine/
(charlene - 13 Ağustos 2006 07:44)
şöyle de bir çocuk kitabıdır:http://images.amazon.com/…01._aa240_sclzzzzzzz_.jpg
(kobuzchu kiz - 13 Ağustos 2006 08:22)
karakterlerinin hepsinin cok basarili oldugunu dusundugum bir film. film, ailenin kucuk kizlari olive'in hayalini gerceklestirmek icin minibuslerine dolusup cumbur cemaat bir cocuk guzellik yarismasina gidislerini anlatiyor. minibusun yolculari basarili olmaya, kazanmaya takmis bir baba, ailesini ve evliligini bir arada tutmaya calisan bir anne, savas pilotu olana kadar sessizlik yemini etmis nietzsche hayrani olan bir agabey, intihara tesebbus etmis problemli bir dayi ve eroin bagimlisi bir dede.filmin su aralar john mark karr'in itirafi ile gundeme gelen "cocuk guzellik kralicesi" jonbenet ramsey davasi ile es zamanlara gelmesi de ilginc bir tesaduf.
(gatita - 23 Ağustos 2006 01:40)
olan kotu olaylar karsisinda bile insanin yuzunde guzel bir gulumseme olusturabilecek kadar iyimser bir film
(sexenler - 30 Ağustos 2006 17:54)
you can't take it with youyu hatirlatmis, eglenceli neseli yapim.
(genetikci - 3 Eylül 2006 22:03)
Yorum Kaynak Link : little miss sunshine