Süre                : 1 Saat
Çıkış Tarihi     : 10 Şubat 2007 Cumartesi, Yapım Yılı : 2007
Türü                : Aksiyon,Macera,Drama,Fantazi,Gizemli,Bilim Kurgu,Heyecanlı
Taglar             : ingiliz,2000'ler,Kült tv,Tarih öncesi
Ülke                : İngiltere
Yapımcı          :  ITV Productions , Impossible Pictures , M6 Films
Yönetmen       : Cilla Ware (IMDB), Jamie Payne (IMDB)(ekşi), Mark Everest (IMDB), Robert Quinn (IMDB)(ekşi), Andrew Gunn (IMDB), Nick Murphy (IMDB), Richard Curson Smith (IMDB), Tony Mitchell (IMDB), Matthew Thompson (IMDB)
Senarist          : Tim Haines (IMDB)(ekşi),Adrian Hodges (IMDB)(ekşi),Steve Bailie (IMDB),Paul Mousley (IMDB)(ekşi),Chris Lang (IMDB)(ekşi),Bev Doyle (IMDB),Richard Kurti (IMDB),Cameron McAllister (IMDB),Paul Farrell (IMDB),Paul Cornell (IMDB),Ben Court (IMDB),Caroline Ip (IMDB),Mike Cullen (IMDB),Catherine Linstrum (IMDB),James Moran (IMDB),Andrew Rattenbury (IMDB),Gabbie Asher (IMDB),John Fay (IMDB),Paul Gerstenberger (IMDB),Debbie Oates (IMDB),Matthew Parkhill (IMDB),Helen Raynor (IMDB),Michael A. Walker (IMDB)
Oyuncular      : Andrew Lee Potts (IMDB)(ekşi), Hannah Spearritt (IMDB)(ekşi), Ben Miller (IMDB), Juliet Aubrey (IMDB)(ekşi), Ben Mansfield (IMDB)(ekşi), Lucy Brown (IMDB)(ekşi), Douglas Henshall (IMDB)(ekşi), Ciarán McMenamin (IMDB)(ekşi), Ruth Kearney (IMDB), James Murray (IMDB), Alexander Siddig (IMDB), Laila Rouass (IMDB), Jason Flemyng (IMDB), Ruth Bradley (IMDB), Tim Faraday (IMDB), Karl Theobald (IMDB), Naomi Bentley (IMDB), Mark Wakeling (IMDB), Belinda Stewart-Wilson (IMDB), Anton Lesser (IMDB), Jonathan Byrne (IMDB), Janice Byrne (IMDB), Robert Lowe (IMDB), James Bradshaw (IMDB), Alex McSweeney (IMDB), Jake Curran (IMDB), Ramon Tikaram (IMDB), John Voce (IMDB), Jack Gordon (IMDB), Kate Magowan (IMDB), Michael Wildman (IMDB), Ruth Gemmell (IMDB), Abigail Aston (IMDB), Emily Dobbs (IMDB), Ike Hamilton (IMDB), Manjeet Mann (IMDB), Jacob Anderson (IMDB), Eloise Joseph (IMDB), Mabel Rogers (IMDB), Susan Salmon (IMDB) >>devamı>>

Primeval (~ Mundo primitivo) ' Dizisinin Konusu :
Bir haber takımı, efsaneleşmiş büyüklükteki timsahı yakalayıp ülkeye getimeleri için Güney Afrika’ya gönderilir. Fakat ekip, bölgeye vardıktan çok kısa bir süre sonra hiç beklemedikleri ölümcül bir tehlike ile karşılaşırlar. Bölgenin yerel kabile liderlerinden biri, haklarında ölüm fermanı çıkarmıştır. Artık yapılması gereken tek şey, bu ölümcül çemberden kurtulup evlerine dönmenin yollarını bulmaktır. Ama bu, hiç de kolay olmayacaktır.


  • "denver the last dinasour'un efektlerini gölgede bırakamayan dinazor dizisi..."
  • "ingilizlerin itv2'sunda* pazartesileri kafa siken dizisi. böyle kaliteli bir kanal nasıl yayınlar böyle dizileri aklım almıyor.ayrıca (bkz: sekiz bacaklı canavalar)"
  • "bana mı öyle geldi bilmiyorum ama son bölüm yani 7.bölüm itibariyle iyice kendini merak ettirten dizi olmaya başladı gözümde"
  • "konusu çok ilgimi çeken dizi. ama öğrendiğime göre dizi finali olmayacakmış. izleyen arkadaşlar yeşillendirsin. her şeye rağmen izlenir mi? new world devamı sayılır mı?"
  • "cok eskiye dayanan. ilk orjinale dahil olan. (bkz: ancient)"
  • "ilk çağa ait. ayrıca (bkz: medieval)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    --- spoiler ---
    ilk bölümü itibariyle, orman içinde bir adet portal, bir uçabilen garip bir sürüngen, bir otobur dinazor, bir de etobur dinazor bulan gruptan geek olan tipin gruptaki kız acaba benden hoşlanıyo mu diye düşündüğü dizidir. evet çok mantıklıymış.
    ---
    spoiler ---


    (fizboz - 19 Şubat 2007 03:08)

  • comment image

    --- spoiler ---
    dunyanin cesitli yerlerinde cikan gecis kapilari (bir nebze stargate gibi) antik caglardan gunumuze canlilarin (dinazor) gelmesini sagliyor. "gecmis" oldugu gibi gelecekten de birseyler geliyor ve bir cesit zaman seyahati soz konusu. bir de bu kapilardan cikip duran basroldeki profesorun oldu sandigi karisi var ki, konu iyice bir gariplesiyor.

    abby denen hatunun evinde gecen her sahnede abby'yi ic camasiri ile gorup duruyoruz. 3-5 bolum daha izlersem kizcagizin tum kivrimlarini ezberleyecegim. yok ben sapik degilim, sahnelerde ekranin yarisini kizin poposu kapliyor.

    yetmedi mi. profesorun karisi ogrencilerinden birisi ile kiristirmis. ki bir rivayete gore bu eleman da escinsel. bundan sonraki bolumlerini sadece "eser"e saygi sebebi ile izleyecegim.
    ---
    spoiler ---


    (lhurgoyf - 19 Mart 2007 23:41)

  • comment image

    ilk sezonunu bir gecede eşimle bitirdiğimiz harika dizi, sözlükte hakkı yenmiş dikkat çekmemiş, 3. sezonu şu ara yayınlanmakta, çoğu ingiliz dizisi gibi bir sezon 6 bölüm.*

    ingilizlerden beklenmedik bir şekilde gizemi, macerası, aksiyonu, komedisi bol, kendini izlettiren bir yapım, yeni bir şeyler arıyorsanız kesinlikle öneririm.


    (sathaner - 2 Nisan 2009 09:01)

  • comment image

    evinde beslediği dinozor ve sürüngenler nedeniyle merkezi ısıtmayı sürekli yüksek tutan ve bu nedenle evin içinde seksi donlar giyen ve o şekilde dolaşan abby adlı karaktere sahip dizi. yer yer saçmalamasa ve efektler daha düzgün olsa daha çok izlenir kanaatindeyim


    (plastik turambar - 16 Ekim 2009 19:28)

  • comment image

    öncelikle bu diziyi 1. bölümden itibaren huşu ve neşe içinde izlerken 3x03 ün sonunda kendimi dumurlar içinde fütursuzca dansederken bulduğum için ve akabinde hissiz bi şekilde 3x04 ü izlediğim ve hala inanamadığım için, az bi çekilin kenara spoiler ın kralını vericem. bakmayın gözünüz kaymasın. zira gecenin bi vakti kulağım çınlasın istemiyorum.

    --- spoiler ---

    ---
    spoiler ---

    baktın di mi ? sen kaşındın. bak hala dolandırıyorum lafı gözün kaymasın diye dikkat ettiysen. harbi üzücü bi durum var ortada. neyse sadede geliyorum ( son çıkış )

    şimdi arada öldürürsün karakterleri tamam mı dizi bi forma girer ne biliyim büyüklerimizin dediği gibi harekette bereket vardır gibi.. aklıma ilk etapta özlü söz olarak bu hareket bereket olayı gelse de mevzuyu açıklamaya yetti gibi. yetsin. bunun gibi, diziye bi dinamizm getiricek şeyler işte. ve bu yöntem mantıklı primeval gibi dizilerde aslında, zati dizide yaratıktan bol bi şey yok. her gün savaş ölüm yaratık, kan felan. zaten bu gibi dizilerde olayı aksiyondan kırıyosun, gerilimden, ve bilimkurgudan yani merak duygusundan. ki çogzel bi duygudur. burda sanırım senaristlerin böylesine kendilerine güvenmelerinin ve taşşaklarının bu kadar ağır olduklarını hissettmelerinin sebebi şey bu. ama primeval dizisi normal bi aksiyondan farklı olarak mizah da barındırıyodu bana göre. oldukça hem de. bununla birlikte önemli olan özellikle karakterler arasındaki ilişkilerdi. en azından bana göre öyleydi. çünkü gerçekten güzel kurgulanmıştı. claudia brown un tekrar jenny olarak geri gelmesi bi durmura uğratmış, stephen ın ölmesi oha dedirtmiştir. lakin, onu bunu da geçtim, nick cutter ın ölmesi nedir arkadaş ? bu jenny ile mutlu olcaktı falan.

    ya sen bi diziyi önce bi adam üstüne kur, adamı aşık et hatuna, hatunu da ona, sonra adama hatunu zamanda değişme sonucu kaybettir, sonra tekrar buldurttur, ve hatun bambaşka çıksın ve tanımasın adamı, sonra ona rağmen, tekrar hatunu adama aşık et, sonra ulan tam mutlu olcaklar bunlar derken herifi öldürt. nasıl bi mazoşistliğin ürünüdür arkadaşım ? harbi ayıp . hah şimdi burdan sonra istediğin kadar sardır arkadaşım aksiyona, o yavşak polisi de kat. bak onu da eğer claudia ya yaparsan senin ümüğünü sıkarım hiç bi kar amacı gütmeden.

    yani sözlük bok bok olaylar. ya da ben harbi izlemeyi beceremiyorum, içinde dinazorların fink attığı bi diziyi, yok o buna yazdı, bu bununla birlikte olsun, bu adam bu kadını hakediyo, bu kadın bu adamı hakediyo, ne güzel kadın lan diye izlersek olacağı bu. ama şu da bi gerçek, bu dizinin tam net bi rengi yok. ondan bi dumur oluyorum heralde. neyse rahatladım lan biraz.

    --- spoiler ---

    ---
    spoiler ---

    çok sonra gelen edit : nasıl unutmuşum, (bkz: lucy brown)

    diziye fena alışmamı sağlayan en önemli etkendi lucy brown. 4 sezona başladım şimdi ilk bölümü de izledim. bi şey diyim, iyice bok olmuş. lucy brown da yok. jenny yani. yok lan yok.


    (jakuzide yakamoz - 26 Ağustos 2010 03:36)

  • comment image

    klasilk bir ingiliz dizisi formatında ilerleyen dizi.. daha önce seyrettiğim 2 ingiliz dizisinde de aynı durumla karşı karşı kalmıştım.. diziler için (bkz: skins) (bkz: coupling)

    --- spoiler ---
    durum şu.. ingiliz dizilerinde sürekli bir sirkülasyon var.. dizilerden sürekli birileri çıkıp giriyor.. ekonomik olarak mı ayarlayamıyorlar yoksa farklı sebepler mi var bilinmez.. skins 2.sezondan sonra tek karakter haricinde bütün kadroyu yeniledi.. couplingde jeff gitti.. ama ama ama nick cutter karakterini nasıl yok edersiniz? üstelik daha 4 bölüm önce stephen hart karakterini diziden silmişken.. aa oha bu ne bea.. abbyi de yok edin de bakın basıyor muyum kanal binanızı ipnetorlar..

    ---
    spoiler ---

    o değil de cidden son dönemde seyrettiğim en sağlam dizi.. abby maitland (bkz: hannah spearit) sayesinde daha da bi ısınıyorum diziye ne yalan söyleyim..


    (pulkas - 19 Eylül 2010 05:29)

  • comment image

    her bölümde hayati bir tehlike atlatan karakterlerin kadını erkeği ayırtetmeksizin espri yapmasını anlamsız bulduğum için bir türlü ısınamadığım dizidir maalesef. bu aslında pek çok dizinin temel sorunudur. yani senarist, aksiyonun içinde espri olmalıdır mantığı ile fütürsuzca esprileri koyar da durur. fakat bu gelişigüzelliği karakterleri ayırtetmeksizin uyguladığında iş sebze çorbasına dönmekte. bunun sonucunda ise hiçbir karakter sizin gözünüzde ötekinden ayrı bir öneme sahip olamamakta.

    oysa dziye şöyle bir bakınca konu itibariyle potansiyel de görmektesinizdir -hatta ustune ingiliz ve de bilim kurgudur bir de-. insanı üzen de bu oluyor tabii.


    (sener - 6 Ocak 2011 19:26)

  • comment image

    bana mı öyle geldi bilmiyorum ama son bölüm yani 7.bölüm itibariyle iyice kendini merak ettirten dizi olmaya başladı gözümde


    (reseoz - 9 Şubat 2011 15:47)

  • comment image

    ilk defa sozlukte (üstelik de çaylak olduğum bir kaç aydır 10 entry bile girmeyecek durumda olduğum bir zamanda) bana bir dizi üzerine yazdıran ingiltere yapımı fantastik dizi.

    ama baştan söyleyeyim, ben bu diziyi inanılmaz sinir olarak, inanılmaz kurularak izliyorum. bu satırları da bu kızgınlıkla yazıyorum.

    konu nereden baksan on numara. günümüz ingiltere'sinin londra-merkez ilçesinde dinazorlar görülür. bir de ne bulsunlar, geçmiş ile bugün arasında "anomali" adını verdikleri geçitler... bu dinazorlar da işte bu geçitlerden geliyor...

    ama bir konu bu kadar piç edilir, bir senaryo bu kadar özensiz kotarılır. aynı şeyi, bir diğer müthiş konuya sahip life on mars adlı yapımda da görmüştük.

    bundan sonrası yer yer çok ağır spoiler içeriyor.

    --- spoiler ---
    bu yorumları henüz ikinci sezonda olduğum halde terbiyesizce yazıyorum. lakin, şimdiye kadar bok ettikleri şeyleri bir sezon sonra topladılarsa, o mantıklarına da ayrıca sıçayım.

    şimdi bu anomaliler binlerce yıl gözükmedi de, birden bire; hem de nedense genellikle londra'da ama illa ki ingiltere'de görülmeye başladı. tamam, illa bir sebebi var ama, ulan kimse mi merak etmez, dünyada başka yerde var mı yok mu, neden yok?

    anomaliler milyonlarca yılı kapsayan birer geçit. lan töbe yarappim; ama nasıl geçitse bunlar, 156.231.321 yılda bizimkilerin olduğu yılı seçiyor. hatta aynı zaman dilimine bir gün içinde aynı noktadan geçit açıldığı da oluyor 57.024.432.165 günde 1 gün.

    öyle gerizekalıca ki, hala bunu bir şekilde değiştirecekleri umudum var. bir kaç milyon yıl öncesine, birkaç milyon yıl sonrasından gelmiş inanılmaz gelişkin yaratıklar iki tane kaçıyor. anaaam, bütün evrim değişiyor. bir kaç milyon yılda ne mi değişiyor? daha önce ekipte olan bir kadın, ekipte olmuyor da, sonradan katılıyor, adı değişiyor. milyonlarca yılda etkileşim bu! aaa pardon, bir de bizim elemanlara ait bir merkez kurulmuş. bak çok sinirlendim. 10 değil, 100 değil, 1000 değil, 10.000 değil, 100.000 bile değil yahu, milyonlarca yıl öncesi. bir de bıraktıkları şey ölümcül bir yaratık ha!

    zaten her anomali çağrısına tuzlukla koşmalarını saymıyorum. ormanda yaratık olur, bu dört "bilim insanı" ellerinde tüfeklerle kovalar. te allahım! arada termal kamera falan kullandılar da içimize su serpt. nah serpti. bunun uydusu var, termal kamerası var, benim bilmediğim zilyon tane aleti var. bu ne yahu? hem size mi kaldı elde tüfek canavar kovalamak? merkezde özel tim var. ama ne hikmetse, içlerindeki hain elemanı yakalamaya militer güç gidiyor, raptor kovalamaya bu dingiller gidiyor.

    neyse sinirlendim. ama konu güzel, dinazor güzel diye diye izliyorum işte.

    ---
    spoiler ---


    (ben bizzat kendim - 11 Şubat 2011 17:09)

  • comment image

    ilk etapta stargate'e benzer bir yapısı olduğunu düşündüğüm için izlemeye başladığım ingiliz dizisi. malum, stargate sg-1'ın ilk sezonları öyle ahım şahım muhteşem bilim kurgu ürünü değildi. zaten bilim kurgu yanından çok, fantastik ve keşfe dayalı yanı ile seyirciyi kendisine bağlayan bir yapısı vardı. özellikle değişik kültürlerin mitolojisini (ilk etapta mısır mitolojisi) bölümlerine güzel bir şekilde yedirebilmesi ve ciddi anlamda alternatif bir mitoloji yaratmış olmasıyla bilimkurgu dizileri tarihinde önemli bir yeri olduğu yadsınamaz. bu özellikleri sayesinde stargate, onlarca sezon devam edebilmiş ve sonrasında gelen diziler bile hep ilk serisinin (stargate sg-1) ekmeğini yemiştir. işte tüm bu bahsettiğim şeyleri ben açıkçası hiç bir dizide bulamadım ve stargate'in eksikliğini hiç bir dizi ile tamamlayamadım.

    bir gün hangi diziyi izleyeyim diye araştırma yaparken, geçmiş ile gelecek arasında köprü görevi gören ve "anomali" adı verilen geçitlerden bahsedilen primeval adlı bir diziye denk geldim. yukarıda bahsettiğim ve hiç bir dizide bulamadığım o etkiyi belki kendisinde yakalarım, keşif temasını ön plana çıkarıp merakı kökleyecek bir yapımdır diyerek izlemeye başladım.

    ilk bölümü (ki sadece 6 bölüm) bitirene kadar canım çıktı. o kadar sığ ve o kadar yapmacık geldi ki anlatamam. "bu muymuş medet umduğum dizi?" dedim. fakat zorla da olsa izlemeye devam ettim. son bölümde ana karakterlerden biri tamamiyle ortadan kaybolunca "ne oluyor lan?" diyerek kitlendim. hemen 2. sezonu izlemeye başladım. sonrası ise çorap söküğü gibi geldi.

    açıkçası izlemeye başladıkça, dizinin yaratıcı ekibinin ve yazarlarının da dizinin sezonları ile geliştiğini farkettim. her yeni sezonla birlikte konuyu daha da derinleştirdiklerine ve belli bir düzene oturtmaya başladıklarını görmek mümkün. yine "kolpa" sayılabilecek bi çok yeri var ama zaten muhteşem bir dizi olduğunu da kimse söylemedi!

    ben, bir dizinin sezonlarının olabildiğine minimum seviyede tutulmasını her daim savunan birisi olmuşumdur fakat primeval daha uzun bölümlerden oluşan bir dizi olabilseydi şu an çok daha senaryosu toparlanmış bir dizi olurdu diye düşünüyorum. özellikle 3. sezonda eski efsanelerde / mitolojilerde anomali izlerini araştırmaya başladıkları bölümlerin üzerine biraz daha gidebilselerdi ve bu sezon ile dizi ekibine katılan sarah page'i daha etkin kullanabilip nick cutter ile daha etkileşimli bir yapıya sokabilselerdi, dizi şu an bulunduğu yerden çok daha iyi bir yerde olabilirdi. bunun yapılması yerine çok daha farklı kararlar alınıp 1. sezondan bile daha kötü sayılabilecek bir 4. sezon çekilmesinin ciddi bir hata olduğunu düşünüyorum. her ne kadar 5. sezon ile 4. sezondan arta kalanlar ve konu olabildiğince toplarmamış olsa da bu yeterli olmuyor. (en azından benim için.)

    kısacası, güzel, zevkli ve eğlenceli bir dizi. fakat ben umduğumu ve en başta bahsettiğim şeyi kendisinde tam anlamıyla bulabildiğimi söyleyemeyeceğim. yine de izlemeye değer. fakat fantastik eserlerde mantık ve alabildiğine bir bilimsellik arayanlardansanız burada işiniz yok. başka dizilere yelken açın!

    diziyi izleyeceklere önemli not: 3. sezon sonrası 4. sezona geçmeden önce 5 bölüm halinde yayınlanan webisode'ların da izlenmesi önemlidir.


    (eloy86 - 22 Temmuz 2011 15:06)

  • comment image

    5. sezonda hiçbir şekilde çözümlenmeden biten dizi.
    terbiyesiz değilim ama amına koyyim demek istiyorum. çünkü artık dizi çekilmeyecekmiş, bir altıncı sezon yok. zaten nick reyiz öldü, helen öldü. efenime söyleyim 4. sezondaki tatlı esmer kızıda gönderdiniz. danny quinn reyiz 20 sene sonra anomliden bulduğu kardeşini takip etmek için 1 milyon yıl öncesine gitti, geldi sonra tekrar gitti amk. ulan insan diziyi toplamak için bir bölüm daha çeker en azından, bu kadar insan angut gibi kaldı.

    neyse tek teselli primeval new world aralık gibi çıkıyormuş, bir kaç bölümde connor reyiz görünecek, diğer tüm kadaro farklı ama konsept aynı. bir diğer güzel şeyde star gate ekibi diziyi çekecek, efektleri ve kurguyu siz hayal edin artık.


    (gil estel - 23 Eylül 2012 20:14)

  • comment image

    primeval: new world'ün de başlaması ile birlikte devamının gelmesine dair ümitlerimin tükendiği yapım. bir yaz atlayıp sonra devam ederler mi acaba? uk dizilerinde bu tarz durumlara sıklıkla rastlanıyor. belki bir gün devamı gelir. hiç belli olmaz.

    şimdilik primeval: new world'e yelken açma zamanı. ayrıca (bkz: #30842153)


    (eloy86 - 6 Kasım 2012 09:36)

  • comment image

    konusu çok ilgimi çeken dizi. ama öğrendiğime göre dizi finali olmayacakmış. izleyen arkadaşlar yeşillendirsin. her şeye rağmen izlenir mi? new world devamı sayılır mı?


    (don quijote - 12 Ağustos 2014 20:40)

Yorum Kaynak Link : primeval