• "ing. operada alırım her türlü."




Facebook Yorumları
  • comment image

    "ay bu ne biçim bilim kurgu dizisi be!" diye cemkirenlerin mutlaka okumasi gereken bu bir nevi bilim-kurgu manifestosunun turkcesi ise cevirdigim kadariyla soyledir:

    battlestar galactica: naturalist bilim kurgu ya da uzay operası'ndan operayı çıkartmak

    ******
    hedefimiz bilim kurgu dizilerinin yeniden yaratılmasından başka bir şey değildir. geleneksel uzay operasının; stok karakterleriyle, tekno-demagojileriyle, garip kafalı uzaylılarıyla, teatral oyunculuklarıyla ve boş kahramanlıklarıyla birlikte devrini tamamladığını ve yeni bir yaklaşımın gerektiğini kabul ediyoruz. bu yaklaşım saldırgan şekilde gerçekdışı olan bu türe, gerçekliği, realizmi sunmaktır.

    buna "naturalist bilim kurgu" diyebilirsiniz.

    bu fikir, yani naturalist koşullarda fantastik durumların sunumu, dizimizin her açıdan içine işleyecektir:

    görsellik. izleyicilerin önüne atlayacak ilk şey, belgesel veya gerçekçi sinema (cinema verite) tarzının dineamik kullanımı olacaktır. el kameralarının yoğun kullanımı, pratik ışıklandırma, ve fonksiyonel set tasarımı aracılığıyla, battlestar galactica, her boyutta gerçek bir yer hissi verecektir.

    bu nitelik ve görünümün üstünde ne kadar durulsa azdır. niyetimiz daha önce yapılmış hiçbir bilim kurgu dizisine benzemeyen bir dizi sunmaktır. sıradan bir izleyici bir an için yanlışlıkla uçak gemisi içindeki hayatı anlatan "60 dakika" gibi bir belgesele zaplamış sanmalıdır, ta ki birileri cylonlar ve savaş gemileri hakkında konuşana kadar.

    bu demek değildir ki, çekimleri floresan ışıkların altında, video kasedin üstüne çekeceğiz; ancak bugüne kadar yapılmış bilimkurgu dizilerinin tamamının temelinde eksik kalan gerçeklik için gayret edeceğiz. sinemasal gerçekliği arıyoruz, yapay "hoş resimler" ya da "çok süper" faktörünü değil.

    bu belki de görsel efektli çekimlerimiz dışında hiçbir yerde bu kadar şaşırtıcı olmayacaktır. gemilerimize, birilerinin gerçek kamerayla gidip çekim yapması gereken gerçek gemiler gibi davranılacaktır. bu, üç boyutlu "kahraman" çekimlerinin ve bir mouse dokunuşuyla çılgın zumların olmaması demektir. her görsel efekt çekiminden önce soracağımız sorular: "bu çekimi nasıl yakaladık? kamera nerede? kim tutuyor? kameraman bir başka gemide mi? kamera kanata mı bağlı?" gibi şeyler olacaktır. bu felsefe her zamanki tipik "wow- bu bir bilgisayar çekimi!"nden bıkmış usanmış izleyiciye farklı bir doku ve bilim-kurguyla ilgili fikirlerini yeniden değerlendirmelerine yol açacak farklı bir sinematik dil sunacaktır.

    izleyiciye görsel olarak meydan okuyacağımız bir diğer yol çok parçaya bölünmüş ekran formatını yoğun şekilde kullanmak olacaktır. örneğin it dalaşlarında çoklu açıları birleştirerek, 1970'lerin ortalarında george lucas'ın bulduğu günden beri değişmeyen eski ve tanıdık sekanslara yeni bir yaklaşım sunabileceğiz.

    son olarak, görsel tarzımız dizinin konseptinin özünde yer alan olasılıkların üzerinde durarak, bu türde pek rastlanmayan görüntüler ortaya çıkaracaktır. bu, galactica'daki askeri hayatla keskin zıtlıklar gösterebilecek, her biri kendine has özelliklere ve görsel referanslara sahip çeşitli sivil gemilerin varlığıdır. örneğin yamalı filomuzda bir gemi, uzayda giden pazaryeri veya "şehirde yürüyüş" ortamı yaratmak için tasarlanmış bir gemimiz var. bu ışıltılı, seksi atmosfer ile hayatta kalma hikayesinin azılı gerçekçiliğin yanyana bulunması bize, oynamak için tipik bilim-kurgu dizilerinden daha fazla doku ve boyut sunacaktır.

    kurgu. tarzımız, artık klişeleşmiş, mtv tarzı hızlı-geçişlerden ve halen devam eden star trek'in bir şekilde sıkıcı ve mutsuz "anaplan, ikili-çekim, yakın çekim, yakın çekim, anaplana dönüş" sıralamasından uzak duracaktır. eğer bir model olacaksa, bu çok hafif hitchcock-vari bir model olacaktır-- yani, uzayan çekimler ve uzun ana planlar kullanarak artan şüphe ve dramatik gerilim hissi yaratarak izleyiciyi gösterişli kesmelerle uzaklaştırmak yerine aksiyonun gerçekliğinin içine çekmek.

    hikaye. paralel evrenler, zaman yolculuğu, beyin kontrolü, kötü ikizler, tanrısal güçler ve bu türün diğer klişe hikayelerinden sakınacağız. dizimiz öncelikle bir dramadır. insanlar hakkındadır. izleyicinin özdeşleşebileceği ve ilgi duyabileceği insanlar. bu dizi, donanımlar ve tuhaf uzaylı kültürleri hakkında değildir. bizimle ilgili bir dizidir. kendi toplumumuzun, kendi insanlarımızın bir alegorisidir ve herhangi bir izleyici tarafından hemen anlaşılabilir olmalıdır.

    bilim. uzay gemilerimiz ses çıkarmıyor çünkü uzayda ses yoktur. ses, gemilerin içindeki kaynkalar aracılığıyla duyulacaktır--pilotun duyabileceği bir motor vınlaması örneğin. savaşçılarımız uçak değildir ve ikinci dünya savaşındaki it dalaşlarının kurallarıyla sınırlı kalmayacaklardır. ışığın hızı bir kanundur ve bununla ilgili bir ihlal yapılmayacaktır.

    ve son olarak, karakter. bu belki de, bilim kurgu kurallarından en çok uzaklaştığımız alandır. bizde "kendini beğenmiş herif", "hızlı konuşan", "beyin", "çılgın uzaylı yardımcı" ve uzay dizilerinde normalde yer alan diğer karakterler yoktur. bizim karakterlerimizi kanlı canlı insanlardır ve "the west wing", "the sopranos" gibi kaliteli drama dizilerinde yer alan duygusal karmaşıklığa sahiptirler. bu şekilde, izleyicilerimizi türün diğer örneklerinden farklı şekilde zorlamayı umuyoruz. iizleyicilerin galactica'daki karakterlerle, gerçek insanlarmış gibi bağ kurmalarını istiyoruz. karakterlerimiz süper-kahraman değiller. elit değiller. onlar devasa bir yıkımın içinde kendilerini bulan ve en iyi şekilde hayatta kalmaya çalışan sıradan insanlar.

    onlar, sizin ve benim gibi insanlar.


    (the 8th endless - 11 Mayıs 2007 13:27)

  • comment image

    ronald d moore'un kaleme aldığı, battlestar galactica'nın yeni versiyonun (reimagined version) geleneksel uzay operası'ndan farklı yanlarını vurgulamak üzere yazılmış, moore'un bu yeni bsg için kafasında kurduklarını ana hatlarıyla belirten ve bsg'yi yayınlayacak ve finanse edecek kuruluşların (sci fi channel , usa cable) yöneticilerine iletilmiş dökümandır.

    bu döküman sonradan dizinin yapım ve oyuncu ekibine de dağıtılmış ve prodüksiyonun gayriresmi mission statement'i haline gelmiştir..

    orijinal adı şöyledir: battlestar galactica : naturalistic science fiction or taking the opera out of space opera

    ******

    our goal is nothing less than the reinvention of the science fiction television series. we take as a given the idea that the traditional space opera, with its stock characters, techno-double-talk, bumpy-headed aliens, thespian histrionics, and empty heroics has run its course and a new approach is required. that approach is to introduce realism into what has heretofore been an aggressively unrealistic genre.

    call it "naturalistic science fiction."

    this idea, the presentation of a fantastical situation in naturalistic terms, will permeate every aspect of our series:

    visual. the first thing that will leap out at viewers is the dynamic use of the documentary or cinema verite style. through the extensive use of hand-held cameras, practical lighting, and functional set design, the battlestar galactica will feel on every level like a real place.

    this shift in tone and look cannot be overemphasized. it is our intention to deliver a show that does not look like any other science fiction series ever produced. a casual viewer should for a moment feel like he or she has accidentally surfed onto a "60 minutes" documentary piece about life aboard an aircraft carrier until someone starts talking about cylons and battlestars.

    that is not to say we're shooting on videotape under fluorescent lights, but we will be striving for a verisimilitude that is sorely lacking in virtually every other science fiction series ever attempted. we're looking for filmic truth, not manufactured "pretty pictures" or the "way cool" factor.

    perhaps nowhere will this be more surprising than in our visual effects shots. our ships will be treated like real ships that someone had to go out and film with a real camera. that means no 3-d "hero" shots panning and zooming wildly with the touch of a mousepad. the questions we will ask before every vfx shot are things like: "how did we get this shot? where is the camera? who's holding it? is the cameraman in another spacecraft? is the camera mounted on the wing?" this philosophy will generate images that will present an audience jaded and bored with the same old "wow -- it's a cgi shot!" with a different texture and a different cinematic language that will force them to re-evaluate their notions of science fiction.

    another way to challenge the audience visually will be our extensive use of the multi-split screen format. by combining multiple angles during dogfights, for example, we will be able to present an entirely new take on what has become a tired and familiar sequence that has not changed materially since george lucas established it in the mid 1970s.

    finally, our visual style will also capitalize on the possibilities inherent in the series concept itself to deliver unusual imagery not typically seen in this genre. that is, the inclusion of a variety of civilian ships each of which will have unique properties and visual references that can be in stark contrast to the military life aboard galactica. for example, we have a vessel in our rag-tag fleet which was designed to be a space-going marketplace or "city walk" environment. the juxtaposition of this high-gloss, sexy atmosphere against the gritty reality of a story for survival will give us more textures and levels to play than in typical genre fare.

    editorial. our style will avoid the now clichéd mtv fast-cutting while at the same time foregoing star trek's somewhat ponderous and lugubrious "master, two-shot, close-up, close-up, two-shot, back to master" pattern. if there is a model here, it would be vaguely hitchcockian -- that is, a sense of building suspense and dramatic tension through the use of extending takes and long masters which pull the audience into the reality of the action rather than the distract through the use of ostentatious cutting patterns.

    story. we will eschew the usual stories about parallel universes, time-travel, mind-control, evil twins, god-like powers and all the other clichés of the genre. our show is first and foremost a drama. it is about people. real people that the audience can identify with and become engaged in. it is not a show about hardware or bizarre alien cultures. it is a show about us. it is an allegory for our own society, our own people and it should be immediately recognizable to any member of the audience.

    science. our spaceships don't make noise because there is no noise in space. sound will be provided from sources inside the ships -- the whine of an engine audible to the pilot for instance. our fighters are not airplanes and they will not be shackled by the conventions of wwii dogfights. the speed of light is a law and there will be no moving violations.

    and finally, character. this is perhaps, the biggest departure from the science fiction norm. we do not have "the cocky guy" "the fast-talker" "the brain" "the wacky alien sidekick" or any of the other usual characters who populate a space series. our characters are living, breathing people with all the emotional complexity and contradictions present in quality dramas like "the west wing" or "the sopranos." in this way, we hope to challenge our audience in ways that other genre pieces do not. we want the audience to connect with the characters of galactica as people. our characters are not super-heroes. they are not an elite. they are everyday people caught up in a enormous cataclysm and trying to survive it as best they can.

    they are you and me.


    (auroriel - 27 Şubat 2006 12:23)