paranormal activity'nin yönetmeninin yeni filmi.

--- spoiler ---

doğu avrupa’da tatil yaparken kendilerini çernobil nükleer reaktör kazasının yaşandığı bölgenin yakınlarındaki hayalet bir kasabada bulan bir grup arkadaşın hikayesini anlatıyor.
--- spoiler ---

burda da fragmanı mevcut.

(cares - 18 Mart 2012 11:22)

gerçekten pripyat'ta mı çekildi (en azından bir kısmı) merak ettiğim film. benim de hayalimde birgün pripyat'a gidip fotoğraf çekmek var ama bu filmden sonra biraz zor gözüküyo :pppp

fena halde call of duty ve s.t.a.l.k.e.r. call of pripyat'ı hatırlattı bi de.

(venus - 21 Mart 2012 16:38)

birilerinin bu mekanlarda film çekmesi gerekiyordu artık. o rusça yazılar, komünizmin iliklere kadar hissedildiği mekanlar, dev sosyalizm resimleri...vs mükemmel birer korku öğesi. singularity, stalker hatta bioshock un da arka planda kullandığı "sovyet" tarzı umarız bu filmle patlama yapar. ne kadar kötü olursa olsun minimum 7/10 vereceğim bir film.

chernobyl diaries, 25 mayısta abd de gösterime girecek.

(kumrengi - 21 Mart 2012 19:29)

kötu bir film olmasina ragmen olayin gectigi bölgeyi filmin basinda ögretici belgesel tadinda vermis filmdir. sonrasini yazamiyorum cunku psikolojim bozuldu. evet cok korkunc filmdir coook.

(sabahmavisi - 16 Haziran 2012 21:40)

2012 yılı mahsulü bradley parker tarafından yönetilmiş olan abd yapımı film. senaryosunu oren peli ile carey ve shane van dyke beraber yazmışlar. ülkemizde çernobil'in sırları ismiyle vizyona girdi.

fragmanını ilk izlediğimde izlemesi sıkıntılı "buluntu film" (found footage) örneklerinden biri olacağını düşünmüştüm. neyse ki öyle değilmiş, ama hemen sevinmeyin, seyircinin başını döndürmede en az onun kadar iddialı el kamerası ile çekimler zaman zaman sıkıntılı anlar yaşatabiliyor.

bradley parker’ın yönettiği ilk uzun metraj olan çernobil’in sırları iyi bir fikirden yola çıkan, başarılı mekân tasarımları ile dikkat çeken, ancak daha çok ani ses ve görüntü efektleriyle seyirciyi zıplatmayı hedefleyen ve berbat bir finale ev sahipliği yapan sıradan bir korku filmi olmaktan kurtulamıyor. amerikalı gençlerin tehlikelerle(!) dolu yabancı ülkelerde başlarına gelen korkunç olayları anlatan turistas (brezilya), hostel (slovakya) ve the ruins (meksika) gibi örneklerin ukrayna ayağı da böylece tamamlanmış oluyor.

dahası için...

(uzuntu - 28 Haziran 2012 17:50)

dün can sıkıntısından izlediğim film, varlığından bile haberim yoktu. aslında beklediğimden iyi çıktı. chernobyl holywood'taki senaryo sıkıntısına ilaç gibi gelmiş, çünkü bunun ile ilgili ilk film bildiğim kadarıyla. film ortalarına kadar gayet iyi tempoda gidiyor ama özellikle sonları klişelerden kurtulamamış. bir de şu dikkatimi çekti, rusya da çekilen filmler genelde ilginizi ayakta tutuyor, çünkü halen bir çok şeyi dünyaca bilinmiyor, kapalı bir toplum. mesela aynı film amerika da bir yerde geçseydi daha sıkıcı gelecekti. çünkü seyirci tarafından artık o toplumun bütün karakteristik özellikleri biliniyor.

(sync64 - 1 Temmuz 2012 09:49)

bir gerilim filmi olarak başarılı olsa da, etik yönden tartışılası bir film. açıkçası bu tür derin yaralar açmış bir felaketin gerilim malzemesi olmasını etik yönden doğru bulmuyorum. ancak amaç nükleer enerjiye bir eleştiri getirip, insanlara bu konuda bilinçli bir korku empoze etmekse çekilsin tabi ki. bir de filmin nerede çekildiğini merak edenler için;

http://www.imdb.com/title/tt1991245/locations

imdb'deki bilgilere göre sırbistan ve macaristan'da çekilmiş film. bu açıdan filmde kullanılan dekorun oldukça başarılı olduğunu söyleyebilirim. ben gerçekten oralara gittiklerini zannetmiştim.

(fictionel - 2 Temmuz 2012 10:34)

bu filmdeki karakterlerin salakça davranarak kendilerini sürekli tehlikeye attığına dair yorumlar yapılmış. korku filmlerinin genelinde bu böyle ne yazık ki. akıllı, mantıklı insanların başına bu tür olaylar çok gelmiyor. hayatınızda da korkmak istiyorsanız saçma sapan davranmanız gerekir. durduk yere adamı düdüklemiyorlar. ne bileyim; kırşehir'de bir kahveye girip "naber lan orospu çocukları?" derseniz sizin de filminizi izler ve niye böyle salakça hareket ettiğinizi sorgulayabiliriz.

"bir grup insanın başına gelen vahim olaylar" türü bir korku filmi için salaklık ön koşul. neden öyle yapmayıp da öbür türlü yaptıklarını sorgularsak filmlerden keyif alamayız. ben şahsen "mallara bak amına koyim hala gidiyolar" deyip geçiyorum. çok takılmıyorum. siz de öyle yapmayı deneyin; bu filmin bayağı bayağı gerilimli bir film olduğunun farkına varacaksınız.

(mistir loba loba - 6 Ekim 2012 12:51)

az önce odamda sıkım sıkım sıkılırken açıp izledim. fena bir film değil ama çok kısa olmuş. ne biliyim ne zaman başladı ne zaman bitti çok anlamadım. sıkıntım bir nebze olsun geçti mi.. evet, vakit öldürdüm. sinemada izleseydim verdiğim paraya üzülebilirdim ^* ama evimde izlediğim için o konuda da sıkıntı olmadığına göre rahatım.

--- spoiler ---

-tipik amerikan gençleri. yalnız bu sefer içlerinden sadece piç olan onları kandırıyor o 0,25 daha değişik olmuş. normalde bu salaklar topluca eğlence ararlardı.

-topluca gittiniz güzel. lakin biraz sevişme görseydik iyiydi ^*.
-mutasyona uğramış balık güzeldi. ama köpekler bildiğimiz sokak köpekleriydi. birazcık mutasyonla cilalasak güzel oldurdu. ayrıca final sahnesine doğru ortaya çıkan insansıların konumu hakkında biraz daha bilgi olmalıydı.

--- spoiler ---

özet geç piç : evde izleyin.

(sapiokk - 14 Ekim 2012 23:28)

niyeyse şimdi aklıma geldi bu film. geçen sene otobüste izlemiştim oysa. birkaç kere otobüste çok iyi filmlere denk gelince,duymadığım bilmediğim filmler çıkınca karşıma böyle, heyecan kaplıyor içimi. en sevdiğim gerilim, "hah şimdi bir şey olacak" gerilimini ilk 40dk falan oldukça sürdürüyor bu film de. konu etkileyici, atmosfer etkileyici. ama sonra akıl almaz bi sürü olay, konunun sapması falan.
bana hep "hevesleri kaçtı herhalde" diye düşündürür böyle filmler. başladık madem, bitirelim diye çekmişler sanki. bende "izleyecek bir şey yok, bunu izliyeyeyim o zaman" diyerek izlemiştim otobüste. yerinde olmuş.

ama demeden yapamıyor insan, gerilim dolu, çok güzel bir film olabilirmiş oysa.

(miss veronica - 24 Haziran 2015 19:38)