Great Expectations (~ Grandes Esperanças) ' Filminin Konusu : Küçük ve sevimli bir sahil kasabasında kızkardeşiyle birlikte yaşayan sekiz yaşındaki Finnegan Bell, hayattaki tek mutluluğu resim yapmak olan, geri kalan zamanlarda ise kasabanın varlıklı ailelerinden birinin yeğeni olan Estella ile vakit geçirmekten mutluluk duyan öksüz bir çocuktur. Bir gün hapishaneden kaçan kelepçeli bir mahkuma yardım eden Finnegan, adamın zincirlerinden kurtulmasını sağlar ve bu olay küçük çocuğun evriminde büyük bir rol oynar. Aradan 10 yıl geçer... Eski aşkı Estella'ya tekrar kavuşmak isteyen Finnegan, genç kadını New York'ta ziyaret edecek ancak işler beklendiği gibi gitmeyecektir.Charles Dickens'ın aynı isimli ünlü romanından uyarlanan yapıtın yönetmen koltuğunda Alfonso Cuaron, başrollerinde ise Ethan Hawke, Gwyneth Paltrow ve Robert De Niro gibi ünlü simalar var.
Little Dorrit(2008)(8,2-7535)
Great Expectations(1947)(7,9-20304)
Tess of the D'Urbervilles(1998)(7,8-1789)
The Way We Live Now(2001)(7,7-2534)
Great Expectations(1989)(7,6-333)
Great Expectations(2011)(7,5-6967)
Great Expectations(1981)(6,9-123)
Great Expectations(1998)(6,8-48291)
Great Expectations(2013)(6,8-68)
Great Expectations(2012)(6,4-11357)
Great Expectations(1934)(6,3-130)
Great Expectations(1974)(6,0-322)
--- spoiler ---finn'dir estella'yı estella yapan, onu göklere çıkaran. oysa estella o kadar acizdir ki finn gibi cesur olamamış, korkak olan olmuştur. sevgiyi ya da aşkı doyasıya yaşayamamıştır. aslolan finn in estella'ya duyduğu aşk değil finn'in aşkıdır. estella ise olması gerekendir, ya da yaptıklarını yapması gereken, asıl sevgiye muhtaç olan... like a friend gibi gaza gelmiş bir sokaklara fırlama, kissing in the rain gibi cesur bir elin basitçe uzanışı, siren gibi bir fırça darbesi ve bekleyiş, walk this earth alone gibi bir başına bu kalbi taşımak filmin kalbinin kırıklığını bir güzel resimler, bir de üstüne tutkuyu döşer. ulaşılmaz olana ulaşmaya mı çalışır finn, estella ulaşılmaz mıdır? onca yaptığı şeyden sonra sonunda elini uzatır finn. aslan parçası yürü be der kişi, ama filmde estella finnin gözünden anlatılır. o yüzden bir bush letting the cables sleep sözü gibi "whatever you say it's alright, whatever you do it's all good, whatever you say it's alright" der biz bile bir güzel aşık oluruz estella'ya. o kadar sevilmeyi haketmez estella, bir oyunun içerisindedir. besamemuço deyimiyle yılan olup kolayca fareyi yutmuştur. ama ne olur geri tükürür ve yanında dikilip sevilmeyi bekler. her ne kadar finn'in gözünden de olsa acizdir, insandır. finn çizer bize estella'yı, estella'nın bir kalemi bile yoktur.--- spoiler ---
(jael - 5 Ekim 2007 23:45)
izlemekten ne zaman bikkinlik gelecegini merak ettigim filimdir. kac yil gecti tv de yayinlandiginda ( ki evdeki dvd asinmaya yuz tutmustur o ayri) bile hayat hala durabiliyor benim icin. disari cikilicaksa cikilmaz,yemek yencekse yenmez,tele cevap verilmez,deprem olsa bile tv sabit tutulur aynen izlenilmeye devam edilir. insan her seferinde ayni seyleri ayni siddettle hissedebilir mi? paradiso perduto hala benim yasamak istedigim tek yerdir. fin in estella ya aski hala tek gectigimdir. yesil hala en sevdigim renktir. film ayri muzikleri ayri etkiler beni. kacik teyze beni butun gun besame mucho esliginde dansoz gibi dans ettirebilir, hic mahsuru yoktur. filmin butun diger muzikleri de cok guzeldir.
(a luna - 8 Kasım 2007 14:28)
yeşil, sinemada gerçekliktir. diğer bir deyişle, filmlerde gerçekliğin renklerle anlatımında yeşil kullanılır. büyük umutlarda, aşkın çok farklı bir şekilde yansıtıldığına şahit oluruz. aşk, acı getiren, kalp kıran, sıkıntı yaratan, insanı yaralayan bir olgu olarak sunulur izleyiciye. diğer aşk ve romantizm kokan filmlerdeki gibi sabun köpüğü bir tavırla sunulmaz. o yüzden yönetmen ve görüntü yönetmeni yeşil'e yönelmiş ve filmin her yerine yeşil'i serpiştirmiştir. yeşil ile, bu aşkın ve diğer tüm aşkların acı veren gerçek yüzünü resmetmişlerdir sinematografik olarak. filmde yeşil bize der ki; aşk hiçte sizin bildiğiniz veya kısa süreli hissettiğiniz gibi mutluluk getiren bir olgu değildir, aksine acı veren ve insanın sıkıntılarla dolu zamanlar geçirmesine ön ayak olan bir olgudur, insanı yaralar. filmin bir çok sahnesinin çok güzel olması, müziklerinin çok iyi olması, oyunculukların çok etkili olması, gwyneth paltrow faktörünün varlığı, - iyi rol kesmiş - bizleri ziyadesiyle etkilemiştir. film insanda yarattığı melankolik ruh hali ile de meşhurdur.
(segregate - 18 Kasım 2007 19:48)
charles dickens in en iyi romanlarından biri. --- spoiler ---romanın esas kızı estella orospunun tekidir. bunu kitap boyunca öyle bir belli eder ki kitap biterken ona acımamız gereken yerde 'oohhh müstehak sana psipokat kaltak' deriz. esas oğlan pip ise malın tekidir. bok gibi parası varken bir yatırım yapmamıştır sonra da fukara kalmıştır. ona da müstehaktır. bence kitap boyunca buluşamamaları kaderden ya da estellanın çocukluğundan ziyade salak olmalarının sebebidir. peki madem böyle neden bu roman en iyi romanlarından biri derseniz-ki dersiniz- bunların salaklıklarını o kadar güzel bir dille yazmıştır ki dickens, okurken film izliyormuş hissine kapılırsınız.--- spoiler ---
(zynp - 10 Ocak 2009 00:45)
her yönüyle efsane olmayı hakeden mükemmel bir film. 10 sene olmu$ neredeyse ilk izleyeli, defalarca izledim bu süreç içerisinde. estella her seferinde beni öpüyor sanki su içerken, finn kadar ürkek ve çekingenim. ya$lı dinsmoor gibi psikopatım bazen. kalbim kırıldı defalarca finn gibi sunshower e$liğinde. siren'le unutmaya çalı$tım her $eyi, walk this earth alone ile yeni umutlara yelken açtım, kissing in the rain'le cesaretimi topladım, ıslandım, öpü$tüm. ve life in mono ile kapıyorum gözlerimi büyük beklentilere.müzikleriyle, tablolarıyla, renkleriyle, ye$iliyle -özellikle de ye$iliyle- akıldan çıkmaz, unutulmaz bir film, hayatın ve a$kın tüm renklerini ve kırıklıklarını bulabileceğiniz.
(aside baz doktum maksat ph olsun diye - 22 Nisan 2009 04:56)
hayal kırıklıklarını ve kişilerin yanlış yola girerek değişmeyecek farklar yaratacağını güzel anlatmıştır bu kitapda charles dickens. (bkz: hayır diyememek/#9485456)lern mit uns'lu ortaokul yıllarımda müptelası olduğum o soğuk kütüphane nöbetlerinde karşıma çıkmış, dünya klasiklerine bir yenisini daha ekleme maksadıyla başlarken, "her zamanki klasik ingiliz romanlarından.." gibi hiç de önemsemeden sayfalarını çevirmeye başlamıştım. bittiğinde ise gözlerimin biraz rengi atmış, karnıma yumruk yemiş gibi olmuştum.--- spoiler ---kitapda bir karakter vardı. ailesinden hiç sevgi görmemiş bir kadındı bu.geçmişten süregelen yaşadığı bu tramva sebebiyle sevginin ne olduğunu bilmeden büyük umutlarla bir adama tutulmuş, ta ki gün gelip kapının önüne konularak hayal kırıklığına uğrayana kadar.. ve karşınızda miss havisham!--- spoiler ---
(winsome - 30 Mayıs 2009 09:30)
--- spoiler ---- bende gördüğün ne varsa sensin estella--- spoiler ---*
(winsome - 20 Haziran 2009 10:40)
kitabını alt etmiş film. bir eser çağımıza ancak bu kadar iyi uyarlanabilirdi.
(estellaa - 16 Ağustos 2009 17:08)
birinin günahını başka birinin ödememesi gerektiğini en güzel anlatan filmdir. müzikleri baştan başa mükemmel olmakla birlikte, hikaye çok güzel anlatımıştır. ve tabi en güzel replik ve sinema tarihinin en hüzünlü sahnelerinden birine sahiptir*
(acemiyazar - 21 Ekim 2009 06:19)
okulda ingilizce dersinde verilen ödeve okumak için seçtiğim kitaptır,ilk sayfasını açtığımda hikayeden önce karşıma çıkan yazı kitabı merakla ve soluksuz bir şekilde okumamı sağlamıştır:"it is a great human weakness to wish to be the same as our friends. if they are rich, we wish to be rich. if they are poor, then we don't mind being equally poor. we are not ashamed of being stupid, we are only ashamed of being more stupid than our friends. it is a matter of comparison.it is also a matter of expectation. we don't miss things that we never expected to have. we are not disappointed at being poor if we never expected to be rich."
(dreamsaftersunset - 20 Ocak 2010 17:59)
hakki yenmis cok guzel bir film. goruntuleri ve muzikleri muhtesem.sevginin ne demek oldugunu irdeler. fakat kanimca seyircisini yaniltir. eger birini finn kadar seviyorsaniz kesinlikle sonunuz 'mutlu' bitmeyecektir.
(pomad man - 4 Aralık 2002 01:26)
okuduğum en iyi romanlardan biri, belki de başlıcasıdır."pip, iki gözüm dostum benim, yaşamak dediğin nedir ki? kaynakla birbirine tutturulmuş ayrılık halkalarından bir zincirdir, söz gelişi" (demirci joe)
(tunamuna - 27 Şubat 2011 16:50)
filme baskın olarak aktarılan aşk teması yüzünden kim vurduya giden toplumsal ve felsefi temaları olan, adını pip'in hayatta kendini her zaman ilerletmeye dair duyduğu büyük umutlarından alan roman. aslına bakarsak, okuma-yazma öğrenme, kültürlü olma, zengin olma, toplumda sınıf atlama gibi büyük umutlar estella'nın aşkını kazanma isteğiyle pip'in aklına düşer, ama sonunda, pip, basit bir 'aşka karşılık isteği'nden daha fazlasına, kendi adalet duygusunu, vicdanını ve doğrularını geliştirmiş bir insana dönüşmüş olarak, ulaşır. yani diğer bir deyişle, aslında görürüz ki, her yeni aşkın başında duyulan bağımlılık zamanla özgürlük sevdasına meyletmeye başlar, çünkü insan aşkın içinde binbir yönünü keşfeder hayatın. bağımlılık azalır, özerklik artar. özetle her ne kadar ağız sulanarak bakılıyor olsa da pip'in estella aşkına, romanın sonunda estella'yı çıkarırsak, ona duyulan aşktan daha büyük bir şey buluruz karşımızda. pip'in kendini bulmuş olması...
(kargaburun - 28 Mart 2011 14:00)
2012'de ralph fiennes ve helena bonham carter'lı filmi vizyona girecekmiş.http://www.imdb.com/title/tt1836808/
(lenyo - 26 Haziran 2011 09:00)
imdb'ye sayısız defa quote'larini eklemeye çalıştığım ve başaramadığım film... "if this isnt love, i dont think i can handle the real thing""its my heart, and its broken"
(portakal - 5 Kasım 2000 23:06)
bbc one'da yayınlanan noel'e özel yapılmış versiyonu romanın tamı tamına görselleştirilmiş hali. dickens'ın o dehşetengiz tasvirleri hiçbir detayın atlanmadığı her bir sahnede akıp gidiyor. özellikle ingiliz edebiyatı öğrencileri için tam bir hazine!
(kargaburun - 1 Ocak 2012 21:18)
bbc oldukca iyi bır uyarlamasını çekmiş. ozellikle sanat yönetmenlerini buradan kutlamak istiyorum. sherlock'ta da boyle bır incelik, boyle bır estetik anlayışı vardi. gokyuzunu ve genis arazileri seyretmek icin bile izlenebilir.
(qfwfq - 5 Şubat 2012 23:57)
"estella, everything i do, i do it for you" demiş ethan hawke...
(portakal - 24 Şubat 2001 21:56)
''çocuklar, kendi yaşadıkları dünyanın içinde en çabuk olarak haksızlığı sezerler. en derin olarak haksızlığı duyarlar. çocuğun uğradığı haksızlık bize küçücük bir şeymiş gibi gelebilir; ama çocuk da küçük olduğu için kendi dünyasının bütün ölçüleri kendi boyuna göredir. tahtadan at, çocuğun gözünde safkan bir at büyüklüğünde görünür.''
(tanrilarsusamislardi - 26 Mayıs 2013 21:51)
filmden akılda kalanlar,tekrar eden ama göze batmayan yeşiller,robert de niro nun başarılı oyunculuğu,gwyneth paltrow un sırasıyla liseli çıtır*,universiteden bitirmiş hali*ve olgun bir kadın* rolunu hiç göze batmadan başarıyla oynadığı,filmdeki hüznün inanılmaz şekilde böğrümüze saplandığı,umut temasınında doğrudan işlendiği güzel klasik sayılacak bir film...ayrıca bilmiorum ben filmden iyilik yap denize at mesajı da aldım inceden..
(demlikposet - 8 Ocak 2004 21:53)
Yorum Kaynak Link : great expectations