wachowski kardeşlerin yapımcılığında (en azından şimdilik) oldukları 2009 tarihli sinema projesi...

(matrix - 21 Haziran 2008 21:14)

skyturk'un haberibe göre çekimleri başlamış olan film. merakla bekliyoruz.
http://www.skyturkonline.com/….jsp?newsid=73141&c=9

(keltos - 27 Haziran 2008 17:21)

yönetmenliğini matrix serisinde yardımcı yönetmen olan james mcteigue'nin yapacağı film. filmin istanbul'da geçen birkaç sahnesi var ve enteresan bir şekilde elime geçen script parçasından anladığım kadarıyla gayet de güzel konumlandırılmış sahneler. zaten oyunculardan biri numan acar, wachowski kardeşlerin speed racer'da izledikleri çok uluslu kitlelere hitab etme stratejisi bu filmde de devam edecek sanırım. umarım ninja filmleriyle büyümüş 80 kuşağını tatmin edecek kalitede bir film olur.

(maxmad - 21 Ekim 2008 19:18)

fragmanı 300 gibi başlayıp wanted gibi biten film. bunu olumsuz anlamda söylemiyorum, gerçekten de merak uyandırıcı bir filme benziyor. çocukluğumdan beri iflah olmaz bir ninja filmleri (dudikofflar, amerikan ninjalar, ninja serileri, kara şeytan serileri..vs) hastası olarak kaçırmayacağım bir film olacak. kimbilir, bu sefer beyazperdede ninja filmleri furyası başlayabilir

türkiye'de ne zaman gösterime gireceği belli olmayan filmin web sitesi:

http://ninja-assassin-movie.warnerbros.com/

(kumrengi - 12 Kasım 2009 20:29)

bir öngösterimde izleme fırsatı buldum bu filmi.

--- spoiler ---

arkadaş, hayatımda bu kadar vahşet dolu bir film görmedim. kopan parmaklar, eller, bacaklar, kafalar, vücutlar (evet evet, amcam samuray kılıcıyla ortadan bölüyo insanı tek hamlede) o kadar fazla ki, en sonunda kendimi kaybedip gülmeye başladım her vahşet sahnesinde.

ilginçtir, ufak ama ağır bir iki işkence sahnesi vardı filmde, misal falaka sahnesi (kibar feyzo`dan hatırlayacağımız üzere), ya da istiklal marşını tersten okutulduğu sahne gibi. o iki sahnede içim gitti, irkildim, yerimde duramadım izlerken. halbuki o bütün vücut parçalarının havada uçuştuğu sahnelerde hiç öyle bir his duymadım.

fakat filmi benim açımdan asıl unutulmaz yapan, coupling'den hatırlayacağımız nam-ı diğer tripod patrick^* abimizin saygıdeğer bir dedektif rolünde oynaması. filmin sonuna kadar bekledim bir aksiyona girer, ne bileyim kadraja bir jeff, bir steve girer diye ama malesef ümitlerimi boşa çıkardı film.

bunun dışında senaryo, çekimler, falan filan pek de akılda kalacak bir film gibi durmuyor, ama sırf adamların vahşet'teki yaratıcılıklar için izlenebilir.

bir de koca film neredeyse tümüyle berlin'de geçiyor, ama ne bir ünlü landmarkla karşılaşıyoruz, ne de bir almanca diyalogla^**. niye berlin özel olarak kullanılmış orayı anlayamadım. filmin otomobil sponsoru mercedes olduğu için olsa gerek sanırım.

son olarak, filmin başlarındaki temizlemecide türk bayrağını görmek ve bir sahnede götz strasse yazısını görmek bir türk olarak gülümsetti.

--- spoiler ---

(kafam kadar gulsah - 25 Kasım 2009 04:11)

filmde maslow mudur nedir, o karakteri oynayan adam ankara'daki hayri plak'taki hayri'yle aynı insan.

--- spoiler ---

film çok bariz bir şekilde tarkan güçlü kahraman'dan çalıntı.reha yurdakul'un oynadığı ve agah hün'ün sesiyle hafızılarımıza kazınan ulu gökçe'nin tarkan'a "kulaklarına görmiyi öğrenmelisi delikanlı" dediği ve gözüne bez bağlayıp duyduğu seslere dayanarak etrafta neler olup bittiğini anlamasını öğrettiği sahne bire bir kullanılmış. kamera çekimleri bile aynı. tarkan'ın ayaklarına ve bezle bağlanmış gözlerine zoom yapıldığı sahneler bu filmde aynen mevcut.

--- spoiler ---

(gavad - 26 Kasım 2009 11:46)

hayvani bir şekilde b film gibi gözüküyor.

(the gambit - 19 Aralık 2009 02:47)

filmin başlarındaki temizlemecide ki camda "24 saat aciktir, otopark" yazar.

(imnosuperman - 4 Ocak 2010 03:34)

bünyesinde, the last airbender'ın zuko'sunu kanlı canlı görüp dumur olduğum film. ah be shyamalan, hay ben senin oyuncu seçimini.

bu gördüğüm zuko:
http://www.imdb.com/media/rm766086656/tt1186367

bu da shyamalan'ın zuko'su:
http://www.imdb.com/media/rm1960414720/nm2353862

(minca - 5 Ocak 2010 04:05)

ortalığın kopan el, kol, bacaktan geçilmediği senaryosunda en ufak bir incelik barındırmayan üçüncü sınıf bir film. kanald de haftada iki üç akşam daha iyilerini izleyebilirsiniz. ben ettim siz etmeyin, paranızı çar-çur etmek için milyon tane yol var.

(firest0rmph0enix - 8 Ocak 2010 19:17)

çok zayıf bir senaryoya sahip, vasatın altında, cidden sıkıcı bir film..bir de filmi bakırköy avşar sineması nda izleyince çekilmez bir hal aldı..ses sistemi kötü, görüntü kötü, personel kötü.. saymakla bitmez..ama filme geçelim.

şimdi, japonyada ninja klanları var..ninjalar yetim çocuklardan oluşturuluyor..bunlar çok sıkı bir eğitimden geçirilip suikastçı olarak yetiştiriliyor..raizo da bunlardan biri ancak klanını ve ustasını terkediyor..klandaki bir kıza aşık oluyor falan filan..

aslında fragmanından umutluydum..görsel efektler iyi gibi duruyordu..ama kötü bir senaryo var ortada..diyaloglar komik..görüntü desen çok karanlık, dövüş sahneleri izlenemiyor ağız tadıyla..bunun yanında olayları araştıran polisin bizim coupling ekibinden patrick çıkması filmin ciddiyetini bozdu. üstüne üstlük dövüş sahnelerinde kanların patlarcasına fışkırması çok tuhaf kaçmış...bir tek zincirli bıçak olayını ve filmin açılış sahnesini beğendim..80 li yıllardaki ninja filmlerini izleyin derim.

(kumrengi - 8 Ocak 2010 21:59)

uzun zamandır animelerde bile böylesine aksiyon yüklü filmlere rastlamamıştım. esasen gerçekten, vurdulu kırdılı anime sevmeyen bünyelerin ve gore sahnelerden hoşlanmayanların seveceği bir film değil. zaten senaryo denen şey, onca aksiyona kılıf uydurmak için uydurulmuş kendi halinde bir hikaye. su katılmamış bol kanlı aksiyondan başka bir şey yok ve bu tarz filmlerden hoşlananlar için aksiyon gayet güzel kurgulanmış. sevenin kesinlikle kaçırmaması lazım. sinema filminde senaryo, mesaj, iyi oyunculuk bekleyenlerin kesinlikle uzak durması lazım, çünkü bunlara dair zerre kalıntı yok filmde. çok eğlenceli çok.

(kumdan kale - 9 Ocak 2010 00:44)

evvela şuradan başlayalım. yönetmen james mcteigue yani kült film v for vedetta'yı sinemaya aktarabilmiş şahıs. ben de böylesi kan kusan bir filmde nasıl bu görsel kalite tutturulmuş ve efekt cambazlığı yapılabilmiş diyordum. meğer yönetmen, bay mcteigue imiş.

film: dövüş koreografileri üzerinde keşke daha çok çalışılaydı. ninja kovalamasından, yağmur gibi yağan yıldızdan, karanlıkta şakırdayan kılıçtan , zincirden pek tat alınası değil. gölgede adam seçmeye çakışmaktan sıkıldık. ama hareket eksik olmadı hiç.
sonu sikikcene, senaryo maharetli ellerden çıkmış gibi değil.

izleme fikrinde olanlara: şekilli, parlak, biraz olsun yaratıcı bir şey arayanlar gitsin. sırf uzakdoğulu karakterlerin "ozunu" telafuzundaki ürpertici tonlama için bile değer.

izlemek istemeyenler ama aklı kalanlara: farklı bir ninja yorumu var burada ama bir şey vaat etmiyor, izlemesen de olur. mütemadiyen kan fışkırıyor.

ben niye gittim: aksiyon olsun gerekirse kara kucak güreşe dalsınlar fark etmez. emeğe saygı okulundan olarak.

(daldurdap - 10 Ocak 2010 18:47)

çok bir yaratıcılık içermeyen senaryoya sahip film. bu tür filmleri takip edenler zaten hayatlarında en az bir kere benzer hikayeye sahip film izlemişlerdir. çok felsefi, derin, açılımlı bir film bekleyenlere istediklerini vermeyecektir muhtemelen. özellikle misal - çok birebir örnek değil ama derdimi anlatabilmek adına... - kaplan ve ejderha gibi filmlerde "ıyyy bu ne biçim film adamlar ağaç dallarında yürüyor ahahah" şeklinde düşünen kişiler ayrıca bir uzak durmalı. bunun dışında görsel olarak ve aksiyon koreografisi olarak ince ayrıntılara dahi özen gösterilerek çok iyi bir iş çıkarılmış ve türün meraklılarını kesinlikle tatmin edecek bir film ortaya çıkmış.

filmde 18 yaş sınırı var. o nedenle gişede bilet almaya çalışırken 10 yaşındaki çocuklarını kendi izinleriyle filme sokmaya çalışan ebeveynleri görürseniz- hoş bu yaş civarındaki çocuklar meraklarından görmeyi çok isteyeceklerdir - bu ebeveynler sizi çok sallar mı bilinmez ama yine de uyarınızı yapın.

--- spoiler ---

filmde beni en çok eğlendiren noktalardan biri ellerindeki silahlar eşliğinde ninjalarla kapışan kuvvetler oldu. bazı bölümlerde yer alan silahla ninja vurmaya çalışan polis pozisyonu gibi kareler olaya ayrı bir renk katmış.

lee joon (genç raizo) saçlar gittikten sonra bana hafiften tüyleri kesilmiş iran kedisini çağrıştırdı ama filme oturmuş.

ninja olan raizo ( bi rain ) için mekandaki polislerden birinin sahip olduğu "ninjadan daha çok boy band üyesine benziyor" repliği beni benden aldı.

bi rain bu işi kotarmış.

--- spoiler ---

sonuç olarak nesnellikten oldukça uzak diyarlardan seslenerek senaryo bahane aksiyon ve bi rain şahane olarak tanımlayacağım filmdir ninja assassin.

(mound - 10 Ocak 2010 23:30)

spoiler

giriş sahnesindeki katliam aşırı derecede tahrik edici.

spoiler

(guerra - 11 Ocak 2010 10:21)

bol kanlı, senaryosu vasat, bazı sahneleri fps oyun tadında olan sinemada izlenebilir bir flim. özellikle kan görmeyi sevenler izlesin mutlaka. kopan kolun, bacağın haddi hesabı yok.

ancak her ne kadar ninjalara ve onların sinemasına dair bilgilerim ninja kaplumbağalar, splinter usta ve adamım shredder ile sınırlı olsa da bu flimde anlatılan, yansıtılan ninjaların bu kadar olağanüstü karakterler olmasına bir anlam veremedim. şimdi vakıf olmadığım bir konuda sıçıp sıvamak istemem ama herşeyi mi insanüstü arkadaşım bu adamların. duvarlarda geziyorlar, tarif edilemez bir hızları var, bir anda ortadan kaybolmalar, iyileşiyorlar kendi kendilerine falan. yani bildiğiniz ne kadar süper kahraman varsa bunların 5-6 tanesi karşısında rezil olur, o derece. hepsini geçtim aralarında fısır fısır konuşma nedir öyle, çok kafama takıldı. dabbe tadı aldım o sahnelerde.

(erbil - 12 Ocak 2010 13:38)

ben olsam bu filme ninja hasan tercümesini uygulardım.
nasıl duruyor?

(bkz: ninja hasan)

(tabanca - 12 Ocak 2010 13:40)

(bkz: ummadık taş)

(saprophagist - 12 Ocak 2010 14:19)

kanlı canlı bi film olmuş, ancak hikayesi çok zayıf, sığ kalmış. beklentiniz yüksek olmasın, öylesine vakit geçirmek için gidilebilecek bi film.

--- spoiler ---

1 - 50 tane ninja bizim adama otoparkta saldırdılar, onlarca yıldız attılar, yetmedi, otoparktan sonra yolda da kovaladılar, sonra adamı otel odasında yatıyo bulunca "hadi ustaya götürelim" dediler(?), otoparktaki saldırının amacı adamı canlı ele geçirmek miydi, değildi, basbaya öldürmeye çalışıyodunuz, nerden icab etti ustaya götürmek?..

2 - asker kasklarını delen ninja yıldızları nasıl oldu da kadının sürdüğü arabanın camını delip geçemedi, üzerinde kaldı anlamadım. yada o insanı rahatlıkla ikiye kesebilen bıçaklar nasıl oldu da kadının arabasının camına saplandı kaldı, geçemedi?.. diyelim araba çok güvenlikliydi, peki o arabada hava yastığı falan yok mu, abla otoparktan çıkınca dan diye geçirdi, sonra bişey olmamış gibi sürdü gitti?..

3 - kalbi sag taraflarında olanlar sol ciğerlerinden kılıç darbesi alınca hiç kan akmıyor mu, yada ciğeri deip geçen bi yara ölümcül değil midir, bunu da anlamadım.

4 - filmin sonunda, madem ustanı 2-3 hamleyle kıymaya döndürebiliyodun, illa kıza mı saldırması gerekliydi, noldu da o andan sonra usta ile bizim ninja arasındaki güç dengesi bu kadar değişti, tavuk sote gibi doğrayabildi adamı?..

aklıma yatmadı yani, hikaye kendi içinde ters düşmüş kendine ve mantıksızlaşmış bazı noktalarda...

--- spoiler ---

(blaine the mono - 12 Ocak 2010 14:52)

vurdulu kırdılı filmleri seven bir insanım, hele içinde ninjalı kılıçlı şeyler varsa iyice hasta oluyorum. çocukluktan kalma bir şey, o video kaset furyasında hong kong yapımı uyduruk ninja filmlerinin her türlüsünü izledim neredeyse. beyaz ninja, sarı ninja, renk renk ninja, tek kollu ninja, amerikan ninja; konulu konusuz ninjalığın her halini videodan izledik o çocuk halimizle.

o yüzden bunun fragmanını görünce gelir gelmez gitmeye karar verdik, aynı benim gibi aksiyon sinemasına gönülden bağlı birkaç arkadaşla. ha bir de fragmanlardan jet li oynuyor sandık, biraz onun da etkisi oldu..

ama konusuz ninja filmleri seksenlerde, biz çocukken güzelmiş... ulan paraya kıyıp o kadar çekim yapmışsınız, arabalar helikopterler tonla teçhizat; bir de senaryo yazsaydınız ya. çok güzel olabilecek bir hikayeyi resmen heder etmiş adamlar. sadece görsel efekte dayalı dövüş sahneleri, onun da çoğu karanlıkta geçiyor bir şey görülmüyor zaten. lan bari japonyada geçen sahneleri japonca çekseydiniz, adam ninja ustası ama ingilizce eğitim veriyor, hindistan mı la bura?

--- spoiler ---

filmin konusu da kısaca şöyle. razoito (ya da böyle bir şey) ninjalık meslek yüksek okulunda okuyan bir gençtir. bütün dersleri pekiyidir. ama okul müdürü bunun yanık olduğu kızı disipline verince okuldan kaçıp intikam almaya başlar.

zaten ilk yarıda filmin bir halta benzemediği belli oldu; ben de direk kötülerin tarafına geçtim. umutsuz bir şekilde o süperninja bebenin sırtına bir bıçak saplasınlar da rahat edeyim diye bekledim ama ölmedi pezevenk. en son bunun ustasıyla kapıştığı bir sahne vardı (usta^* çok güzel kılıç kullanıyor bu arada, tutuşundan belli adamın işi bildiği) dedim olmaz ama belki burda herifi doğrarlar o da olmadı. tam bizim usta bunu kesecekken, kaltak bi karı var o sırtından kurşunladı adamı, hayınlar gibi zalımlar gibi. yaktılar yıktılar ziyan ettiler koskoca ninjalık tesisini...

--- spoiler ---

filmin tek iyi tarafı ninja sinemasının efsane ismi sho kosugi'yi tekrar görmek. "o kim la?" diyen varsa black eagle'da van damme'ı döven ninja bu abi işte.

(alpinsamuray - 14 Ocak 2010 09:33)