Hei yan quan (~ I Don't Want to Sleep Alone) ' Filminin Konusu : 2006 Venedik “CinemAvvenire” Genç Jüri-Barış İçin Sinema Ödülü 2005 Filmekimi’nde izlediğimiz Serseri Bulut’un yönetmeninin, önceki filmlerine hiç benzemeyen bu son filmi bambaşka dokusu, duygusu ve havasıyla, çokdilli, çokkültürlü kişilikleriyle Kuala Lumpur’un capcanlı, kalabalık, neon ışıklı caddelerine yaşam veriyor. Filmin çevresinde döndüğü kişilikler, iki adam ve bir kadın: Saldırıya uğrayan bir Çinli, onun yardımına koşan Bangladeşli bir işçi ve bir garson kız. Aşk üçgeni belirginleşirken kentin üzerine yoğun bir pus çöker; hava öylesine nemlidir ki sardığı farklı etnik kökenlerden insanların ter kokusu buram buram duyulmaktadır. Bu adamlar ve bu kadınlar pusun içinde yollarını yitirdiklerinde yine birbirlerini bulacaklardır…
Ödüller :
Dong(1998)(7,6-3017)
Qing shao nian nuo zha(1994)(7,6-2672)
Ai qing wan sui(1994)(7,5-2905)
He liu(1997)(7,4-2280)
Ni na bian ji dian(2001)(7,4-4096)
Bu san(2003)(7,1-3461)
Tian qiao bu jian le(2002)(7,1-635)
Jiao you(2014)(7,0-2125)
Xi you(2015)(6,8-637)
Käpy selän alla(1966)(6,8-619)
Tian bian yi duo yun(2005)(6,6-4373)
Visage(2009)(6,0-741)
Venedik Film Festivali : "'CinemAvvenire' Award-Cinema for Peace Award"
2006 venedik "cinemavvenire" genç jüri-barış için sinema ödülü alan tsai ming-liang filmi. 26. uluslararası istanbul film festivali'nde gösterime girecek.
(ranini - 10 Mart 2007 18:21)
çok az diyalogla çok fazla sarsıcı sahne barındıran en nihayetinde yalnız yatmak istemeyen karakterlerini bir yatakta toplayıp huzura kavuşturan film.
(crestfallen - 7 Nisan 2007 10:21)
film boyunca tek kelime konuşmayan, gariban görünümlü bir adama aşık olan insanların hayatinin anlatildiği filmi. yönetmen başarili bir deneme yapmiş ama sanat filmi olsun diye de epey zorlama sahnelerden oluşturmuş filmi. bir adamınolduğu yerde durup ayni noktaya bakması olayını bile beş dakika göstermek gibi bazi sahneler olsa da film yine de sıkıcı bir havaya girmedi. aşiri alternatif bir film izlemek isteyenler için birebir.
(servicio - 7 Nisan 2007 21:07)
ben bu filmi seyretmedim, bu filme baktım. öyle uzun uzun baktım...
(arsonist - 10 Nisan 2007 18:20)
kendi istatistiksel verilerime göre festivaldeki diğer filmlere nazaran az biraz daha uzun olup,insan sesi duymak için son 15 dakkasında salonu terk ettiren tsai ming-liang filmi görüntüler fazla güzel olduğundan dialar şeklinde gösterimide tavsiye edilebilir
(lefsint - 8 Kasım 2007 11:42)
seyrederken keyif almadigim fakat sinemadan ciktiktan sonra aklima geldikce sevdigime karar verdigim tsai ming liang filmi
(iyikemik - 28 Kasım 2007 02:03)
yalnız yatmak istemiyorum ismiyle 2007'de istanbul film festivali'nde gösterilmiş ve seyirci tarafından tutulmayan bir film olmuştu. kanımca baya alternatif bir film olmasına rağmen albenisi ortalama düzeydeydi. fakat, altyazi dergisi son on yılın en iyi on filminden biri olarak seçmiş bu filmi. izlediğim bir filmi tekrar merak ettirdiler bana, kararım değişmezse altyazı'ya söyleyeceklerim var.
(servicio - 8 Şubat 2010 09:39)
uyurken ağlayanların filmi, farkında olmaksınız ve içten.omzunda kelebekler kanat çırptığı halde, içten içe hapsolmuşsan.. senin filmin.birbirlerine 'dokunsalar' bile anlayamayan insanların filmi, ve işte acıtan tarafı da, hayatlarındaki belki de en büyük istek anlamak, anlatabilmek.anlatma isteklerinin, bu güne kadar dinlenmemiş olduklarından dolayı kırılmış bireyleri anlatan bir film. bu yüzden biraz da suskun, içten içe sitemkar. bu yüzden sözlerimiz sade ve duygularımızı betimleyen belki de yer yer dışarıdan duyulan bir radyo sesi..birbirleriyle etkileşimde olsa bile birbirlerini anlamaya cesaret gösteremeyenlerin filmi. çünkü birini anlamak, birini dinlemek- onun sorunlarını paylaşmak demektir.hiç kimse iki yarayı kaldırabilecek kadar cesur ve belki de güçlü değil. herkes kendi derdinde, herkesin derdi kendine. kimse kimsenin yarasına dokunmuyor.herkes izole.yalnız başına ev inşaa edenlerin filmi. kendisi için değil, içinde başkaları yaşasın diye.çünkü kimsenin kendi 'evini' inşaa etmeye cesareti yok.bu hayatta kimse yalnız yatmak istemiyor ama yatağımızı başkasıyla paylaşsak bile, en nihayetine herkes kendi başına.bu film, bunun farkında olmanın hüznünü betimliyor. acıtsa bile, cesurca.birbirimizi anlamak ve hissedebilmek- hatta sevgimize karşılık bulabilmek adına karşımızdakine zarar vermenin anlaşılır olabileceğini anlatan bir film.aynı yatak içerisinde, birbirlerine sırtını dönüp de yastığa sarılarak uyumaya alışmış olanların, delice öksürse- nefessiz kalsa bile öpüşmek isteyenlerin filmi... senin filmin.
(buak - 13 Ağustos 2010 23:08)
tsai ming liang elbette dünya çapında kendini ispatlamış, eleştirmenlere ve sanat filmi severlere göre oldukça başarılı bir yönetmendir fakat bu bir tarz meselesi. kendisine verdiğim son şanstı, evet. artık pes ettim ve daha fazla tsai ming liang filmi izlememeye bu filmle birlikte karar verdim. halbu ki malezya'da başlayan sahneleri ne kadar da umut vermişti bana. sıkıcı mıydı? hmm, bir miktar. ama çekimlerin yapıldığı yerler, renkler, ışık ve ses yönetimi, bunları laf edeni allah taş yapar herhalde.o değil de, çince bilen biri olarak şimdi filmin orjinal ismini açıklamazsam o allah döner gelir beni bulur beni de taş yapar. hei: siyah yan: göz quan: halka. siyah göz halkaları yani. uykusuz kalınca oluşanlara denir çince'de. filmi tayvanlı bir arkadaşımla birlikte izledim, hani benim anlayamadığım bir gönderme mi var filmin isminde diye, hayır. kendisi de ingilizce isminin filme daha uygun olduğunu düşünüyor.fotoğraf kalitesi ve dekorları ve de müzikleri görsel&işitsel bir şölendir. fakat hem bu görselliği, muhteşem bir kurguyu ve akıcılığı arayanlar için tavsiyem gene çin dünyasından hong kong'dan geliyor: (bkz: in the mood for love)edit: gene de pes etmek yok dedim kendime, şu filmi konusu itibariyle ilgimi çekti, son şansı bu filmle birlikte vereceğim kendisine, bu tayvan sempatimi sonuna kadar sömürmese bari.[the hole 1998 http://www.criticker.com/film/the_hole_1998/]
(ge ji kai - 8 Ekim 2013 14:36)
Yorum Kaynak Link : hei yan quan