Süre                : 2 Saat 41 dakika
Çıkış Tarihi     : 11 Mart 1956 Pazar, Yapım Yılı : 1956
Türü                : Biyografi,Drama,Tarih,Savaş
Ülke                : İngiltere
Yapımcı          :  London Film Productions , L.O.P.
Yönetmen       : Laurence Olivier (IMDB)(ekşi)
Senarist          : William Shakespeare (IMDB)(ekşi),Laurence Olivier (IMDB)(ekşi),David Garrick (IMDB)(ekşi),Colley Cibber (IMDB)
Oyuncular      : Cedric Hardwicke (IMDB)(ekşi), Laurence Olivier (IMDB)(ekşi), Ralph Richardson (IMDB)(ekşi), John Gielgud (IMDB), Claire Bloom (IMDB), Michael Gough (IMDB), Esmond Knight (IMDB)(ekşi), John Laurie (IMDB), Willoughby Gray (IMDB), Patrick Troughton (IMDB), Stanley Baker (IMDB)

Richard III (~ 3. Richard) ' Filminin Konusu :
Shakespeare'in 3. Richard oyununun oldukça modern biçimde yorumlandığı filmde, Tudor hanedanlığının şeytani olarak andığı, tarihin belki de en acımasız adamlarından biri olan 3. Richard'ı, aktör Ian Mckellen'ın vücudunda Hitler ve Mussolini'yi andıran faşist bir kılıkta izliyoruz. Filmin 1996 Akademi Ödülleri'nde En İyi Sanat Yönetimi ve En İyi Kostüm oscar adaylıkları bulunuyor. Ian Mckellen, canlandırdığı Richard III karakteri ile uluslararası festivallerde pek çok ödül ve adaylık elde etti.

Ödüller      :

Berlin Film Festivali:Silver Berlin Bear-International Prize
BAFTA:BAFTA Film Award-Best Film from any Source, BAFTA Film Award-Best British Actor


  • "shakespeare'in kötü bir insan olduğunu düşündüren karakter.zira kötü bir adamı bu kadar iyi anlatabilmek için içindeki kötülüğün güçlü olması lazım."
  • "ntvmsnbc tarafından, türkiye'de sergileneceği duyrulan oyun. söz konusu haber için şöyle de bir okuyucu yorumu mevcut:"peki oyun ingilizce mi olacak? yani türkçe olacağını pek zannetmiyorum?""
  • "sahnenin ustunde projeksiyon ile sahnenin onunde ince ekran televizyonlar la altyazi gecilen oyun."
  • "erdoğan'ı anlatan bir oyun.(bkz: erdoğan'ın son gecesi)"




Facebook Yorumları
  • comment image

    bir yerde richard'ın kötülüğü; platon'un devlet(619c)'de dediği gibi " seçtiği[prohairesis] hayatın sonuçları üstünde durmaya vakit bulamamış; seçtiği hayatta kendi çocuklarını yemek ve daha başka korkunç şeyler olduğunu görmemiş" bir kişinin kötülüğüdür. çünkü richard'ın oreksis'i hatta bunun kardeşi akıldışı iştah kör arzu demek olan epithymia'sı bunları görmesini engelliyordur.
    richard, oyunun bir yerinde kendi kendisiyle konuşur/hesaplaşırken prohairesis ile oreksis arasında gider gelir, sonra vicdanı yaltaklanmayla eşdeğerde tuttuğunun işareti olarak vicdanın binbir çeşit dili vardır dedikten sonra yine devlet'teki, "herkes kendine düşen sırayla kader'in kendini bağlayacağı hayatı seçecek. iyiliğe gelince, onun sahibi yoktur, kim iyiliğe ne kadar verirse , o kadar iyilikten payı olur(617e)" cümlesini doğrularcasına kendine döner:

    " ah ödlek vicdan, niçin işkence ediyorsun bana?
    mavi ışık: geceyarısının ölü rengi. kaskatı kesilmiş bedenimi kaplayan soğuk teri duyuyorum ve titriyorum. ne? kendi kendimden mi korkacağım ben? burada başka hiç kimse yok: richard, richard'ı seviyor, ben, benim. burada bir katil mi var? hayır. evet. bir katil var, ben. öyleyse kaç. kimden? kendimden mi? ne fikri? niçin? niçin öcümü almıyorum: ne ben mi? kendi kendimden öç almak mı? hayır, ne yazık ki kendimi seviyorum. niçin seviyorum kendimi, peki? kendi kendime karşı yaptığım iyi bir eylemden ötürü mü? yo, hayır. ah, ne yazık, kendimden nefret ediyorum. kendi işlediğim iğrenç, kötü davranışlardan ötürü. sefilin biriyim ben! ama hayır, yalan söylüyorum. değilim. çılgın, kendinden iyi biçimde söz et! çılgın, kendi kendine yaltaklanma! vicdanın bin bir çeşit dili var, bunların her biri kendi farklı öyküsünü yineliyor, her öykü bir hain diye yargılıyor beni. yalancı tanık. tüm sınırların ötesinde, yalancı tanık. katil; acımasız katil, tüm sınırların ötesinde acımasız katil: tüm sınırların ötesnde işlenen çeşitli günahlar, tümü de: 'suçlu! suçlu!' umarsızım...

    beni seven tek bir yaratık bile yok: ölecek olsam, hiç bir ruh acımayacak bana. niçin acısın ki, ben kendim bile içimde acımanın zerresini bulamıyorum?"

    richard'ın kötülüğü, aristo'nun dünyevi prohairesis'i ile platon'un eskatolojik hatta theodiseyen prohairesis'i arasında mekik dokuyan bir kötülük. ama en nihayetinde oreksis'ine yenik düşüp buna kapılıp gitmesinin bir sonucu gibi durmuyor da değil hani...

    arzu*lar şelale, richard-ian shakespeare- şahane.


    (in nuce - 1 Aralık 2008 20:51)

  • comment image

    trabzon devlet tiyatrosu tarafından gayet başarılı bir şekilde sahnelenen oyun. oyunculuklar, kullanılan dekorlar,ışıklar,müzikler…gidilesidir,seyredilmesi tavsiye edilesidir.

    --- spoiler ---
    ama bir oyuncu vardı ki takdire şayan oyunculuk sergiledi bana göre. o kişi de tiyatronun tavanına yerleştirilen çarmıhta yaklaşık iki buçuk saat asılı kalmak suretiyle iii. richard ın yaptığı son savaşın ardından nasıl acı bir hezimete uğrayacağını anlatan tasviri tüm oyun boyunca canlandıran oyuncu arkadaştı.saatlerce orada kımıltısız şekilde durup yüzündeki acı ifadeyi oyuna aktarmak kolay bir şey olmasa gerek.zaten adı üstünde sanatçı kardeşim boru değil.inanılmazdı.oyun sonunda ayrıca bir alkışlandı zaten.
    ---
    spoiler ---


    (mavi murekkepli deniz - 24 Aralık 2010 22:44)

  • comment image

    shakespeare sayesinde gerçek tarihteki tıpkı oyundaki gibi kambur ve eli sakat olarak tanınmıştır.. halbuki bunu doğrulayan bir kanıt yoktur...

    richard iii'ün yaptığı bütün kötülükleri herkes bilse de, kimse ölüm korkusundan sesini çıkaramaz... bu gerçek de shakespeare'in oyunlarının bugün bile korunabilmesinin arkasında yatan sırlardan biridir çünkü bunun gibi olaylar hala yaşanmaktadır dünyamızda...

    herşeye rağmen kabus gördüğü bölümde, richard iii'e acımamak da elde değildir çünkü yaptığı bütün herşeyi kabul etmekte ve kendisinden nefret ettiğini bile kendisinden saklamaktadır.. bütün bu olayların ana sebebi ise sevgisizliktir...


    (demcan - 30 Ocak 2003 22:04)

  • comment image

    shakespeare'in kötü bir insan olduğunu düşündüren karakter.
    zira kötü bir adamı bu kadar iyi anlatabilmek için içindeki kötülüğün güçlü olması lazım.


    (tut miki yan cek - 7 Şubat 2003 12:02)

  • comment image

    ntvmsnbc tarafından, türkiye'de sergileneceği duyrulan oyun. söz konusu haber için şöyle de bir okuyucu yorumu mevcut:

    "peki oyun ingilizce mi olacak? yani türkçe olacağını pek zannetmiyorum?"


    (minca - 26 Temmuz 2011 20:18)

  • comment image

    öğrenci biletinin 40 tl olduğunu görmemle sevinçten havalara uçtum.
    5 ekim'den 9 ekim'e kadar izleyebileceğiz canlı canlı kevin spacey'i.

    yer: harbiye muhsin ertuğrul sahnesi

    5 ekim carsamba : 20.30
    6 ekim persembe : 20.30
    7 ekim cuma : 20.30
    8 ekim cumartesi : 20.30
    9 ekim pazar : 20.30

    1. kategori : 400 tl
    2. kategori : 350 tl
    3. kategori : 300 tl
    4. kategori : 200 tl
    5. kategori : 100 tl
    öğrenci : 40 tl

    çok soru geldi, bu yüzden buradan söyleyeyim. biletler eylül ayında satışa çıkacak.
    facebook'tan da takip edebilirsiniz:

    http://www.facebook.com/…nt.php?eid=104821192953603


    (honeybunny - 18 Ağustos 2011 17:59)

  • comment image

    genel satışa çıkmasaymış da olurmuş dedirten oyun.

    biz iksv olarak kendi aramızda kart sahipleriyle bir etkinlik yapacağız deselerdi de, kartsız ve vodafone bilmemnesiz olanları ümitlendirmeselerdi.. pes diyorum ve evet sinirliyim sözlük.


    (vorfreude - 11 Eylül 2011 17:21)

  • comment image

    hani boyle cok istedigin bir sey sacma sapan seyler yuzunden olmaz da kendini teselli etmek icin o seye bok atar, ama o sacma sapan seylere takdir-i ilahi der, gecer gidersin ya... iste ben su anda atis hedefimi gelenekselin disina cikartiyorum. yillardan 2011'dir ve bu oyun iksv ve beyinsizlik abidesi satis sistemi yuzunden izleyemeyecegim oyundur.


    (kargaburun - 11 Eylül 2011 23:20)

  • comment image

    fiyatlardan dolayı izleyemeyeceğim ama allahtan ömür gedik ile ferhat göçer en önden izleyecekler de değerli yorumlarını okuyabileceğim. bildiğiniz gibi ömür sinemada olduğu kadar tiyatro konusunda da çok değerli görüşlere sahip. o yüzden çok üzülmüyorum. bir de oyundan çıkan insanlara mikrofon uzatıp yönetmenin hatta yazarın adını soracağım, %80 civarında kevin spacey yanıtı bekliyorum. "ona gittik canım biz" diyecekler doyum olmayan muhabbetlerinde. iyi eğlenceler.


    (fante - 12 Eylül 2011 13:05)

  • comment image

    11 eylülde lalekart sahibi olmayanlar için genel satış yapılacak dendi, ama öğrenci biletlerinin ana gişeden alınması gerektiği de eklendi. gişenin de pazar günü çalışmadığı gibi bir yazı vardı sitede. ben de apar topar dün sabah gittim. aldığım cevap ise "biletler dün bitti" oldu. hepsini lalekartlılar mı bitirdi, yoksa dün gişeyi mi açtılar bilemedim. madem lalekartlı öğrenciler bitirecek, twitter'dan o duyuruyu neden yaptılar onu hiç bilemedim. ama bildiğim bir şey var, duyduğum andan beri manyak gibi takip ediyordum bu etkinliği, bitmek bilmeyen kevin spacey aşkımla. yazık oldu. lalekart çıkarıp çıkarmama arasında gidip gelmekteyim şu an. deselerdi önceden lalekartsız izleyemeyeceksiniz bunu, hiç düşünmeden çıkarırdım. ama kaçan bir iii. richard geri gelir mi, gelmez.

    kederliyim sözlük.


    (honeybunny - 13 Eylül 2011 15:09)

  • comment image

    pahalı bir kültür sanat aktivitesi. yetersiz bakiye ile yaşamaya mahkum edilen yurdum insanının kitap alması bile zor iken, böyle bir aktivite ise lükse kaçacak sanırım. ilk gösterim biletleri kategori olmadan 400 tl!
    üzgünüm be sözlük.


    (oslem - 15 Eylül 2011 09:58)

  • comment image

    bir oyuna 400 tl verip izleyecek kadar deli değilim açıkcası. o paraya bir sene boyunca bir sürü oyun izlerim. zira öğrenci bileti bulmak mümkün değilken 400 lira oyuna vermek akıl karı değil. yok lale karttı yok zart zurttu adam kayıran zihniyete yazıklar olsun.


    (breton - 15 Eylül 2011 13:51)

  • comment image

    lale kartım olduğu halde iksv'nin kazığını yediğim oyun. kart sahiplerinin bilet almaya başladığı gün iksv'nin ayağına kadar gidip, hedeflediğim 200 tl'lik bileti almaya çalıştım. ancak ön satışı biletix'den yapmayan iksv'nin nedense bu sefer biletleri internet üzerinden satacağı tutmuştu, tabii zaten sınırlı sayıda olan 200'lük biletler de tükenmişti. oradaki ekrandan görebildiğim kadarıyla ister 200'lük alın isterse 300'lük, gösteriyi anca arkalardan izleyebiliyordunuz. yani adam gibi bir yer için 400 tl'yi bayılmanız ya da yerinizin her daim garanti olduğu hiçbir boktan anlamayan bir celebrity olmanız gerekiyordu. gençler için yapılanlar güzel olsa da kart için her yıl hatırı sayılır bir para veren biz enayi.. pardon sanatseverlerin sabrının zorlanmamasını tavsiye ediyorum. hayır, bir kaç ay sonra kart yenilemesi için arayacaksınız da...

    bu arada dünyada hiçbir gösterinin bu parayı hakettiğini düşünmüyorum. tamamen kevin spacey ve sam mendes için verilen bir bedel gibi gözüküyor. elbette o da olacak ama bu kadarı sıradan insanlar için biraz fazla gibi geldi bana. yok, günlük kazancınız 400 tl ise gidin tabii, ben de olsam saçarım.


    (mandir - 8 Ekim 2011 02:42)

  • comment image

    keşke şehir ve devlet tiyatrolarında oyun çıkaranlar biraz feyz alsa dediğim oyun. shakespeare dendiğinde şaşaalı dekorlar ve ağdalı oyunculuklar gerekmediğini net bir şekilde gözler önüne seren bir oyun. kevin spacey'nin richard yorumu muhteşem. üç kağıtçı bir heriften gözünü iktidar hırsı bürümüş bir psikopata dönüşümünü net ve sade bir şekilde yansıtıyor. sam mendes'in rejide kullandığı küçük küçük detaylar izlemeyi daha keyifli kılıyor. kısaca dekor, müzik, reji, ışık, oyun, oyuncular muhteşemdi. gönül isterdi ki iksv bilet konusunu bu kadar sıkıntılı bir hale getirmeseydi festival dahilindeki diğer oyunların fiyatında tutsaydı ve lalelere güzellik yapıcam diye sıçıp batırmasaydı.


    (naaru - 9 Ekim 2011 00:12)

  • comment image

    kemiklerinin bulunması ile ilgili bir belgesel discovery world'de yayınlanıyor. bulunan iskeletin mitokondriyal dna'sı ile, anne tarafından üçüncü richard ile akraba olan bir adamın mitokondriyal dna'sı karşılaştırılarak ve tabii ki yüzü tekrar şekillendirilerek kontrol edilmiş.

    richard skolyozmuş. inceleyen bilim insanları kendisinde bu bozukluğun doğuştan olmadığını, 10-13 yaşları arasında geliştiğini söyledi. senelerce "şekspir adama kambur diyerek bok atmış" dedik ama, aslında atmamış. yalnız ellerinde bir sakatlık yokmuş. ancak neredeyse kadınsı denecek şekilde ince yapılı bir insanmış.


    (zipirinsan - 18 Nisan 2014 01:21)

  • comment image

    her ne kadar kambur olarak resmedilmişse de, portrelerindeki kamburun sonradan eklendiği açığa çıkmıştır. buna rağmen kambur olarak bilinir. kendisi hakkında bilgili olanlar tarafından çok haksızlıklara uğradığı söylenir, kendinden sonra tahta geçenler sırasında richard'ı kötüleme moda olduğu için yapmadığı bissürü şeyi bile üstüne yapıştırmışlardır zavallının. (bkz: çok bilenin yalancısıyım)


    (perspicacious - 23 Kasım 2003 15:54)

Yorum Kaynak Link : richard iii