Megane (~ Briller) ' Filminin Konusu : Taeko, yoğun çalışma temposuna sahip birisidir. Şehir yaşamından ve stresten bunalan kadın bir adada tatil yapmaya karar verir. Bu amaçla gittiği adada, orada yaşayan bir aile ile tanışır fakat bu tatil hiç de beklediği gibi gitmez. Çünkü adadaki herkes birbirinden değişik huylara sahip kişilerdir.. Trajikomik bir hikayeyi anlatan filmde, şehirden uzağa tatile giden bir kadının yaşadıkları konu ediliyor.
Ödüller :
Pan to sûpu to neko biyori(2013)(7,8-39)
Little Forest: Winter/Spring(2015)(7,8-1314)
Little Forest: Summer/Autumn(2014)(7,8-1613)
Yokomichi Yonosuke(2013)(7,7-1181)
Tenten(2007)(7,4-2080)
Nankyoku ryôrinin(2009)(7,2-660)
Kamome shokudô(2006)(6,9-1690)
Shiawase no pan(2012)(6,7-309)
Karera ga honki de amu toki wa(2017)(6,6-953)
Rentaneko(2012)(6,5-1414)
Toiretto(2010)(4,4-659)
Barber Yoshino(2004)(4,1-445)
Berlin Film Festivali : "Manfred Salzgeber Award"
ilk detay dikkatimi çekmişti. piyasada bagaj üzerindeki yazısından harf eksilmemiş megane görmek çok zor. uzun zamandır ilk defa dün yeni bir megana denk geldik harfleri tamdı. renault ilerliyor.
(ssg - 9 Eylül 2011 13:32)
kasası çürük olduğu için; ilk kuşak meganelar euroncap'ten 4, ikinci ve üçüncü kuşak meganelar ise 5 yıldız almıştır. arabanın darbe emmesi ile kasanın çürük olması ayrı şeylerdir. yeni jenerasyon arabaların hemen hemen hiçbiri çürük kasaya sahip değildir. çürük kasanın türkiye'de en bilinen örnekleri ise şahin-doğan-kartal gibi araçlardır.
(bibidibabidibu - 9 Eylül 2011 14:00)
bırakın bu arabayı, mercedes s serisi, bmw 7 serisi, gibi bundan çok çok daha güvenli herhangi bir arabayla 160 km/s ile beton bloklara çarpsanız kağıt haline gelmiş iskeletinizi bagajdan kazırlar. o arabaların 5 yıldız aldığı çarpışma testleri 64 km/s ile yapılıyor ve onda bile vücut darbe alıyor, yaralanmalar olabiliyor.
(drunk bat - 9 Eylül 2011 14:11)
geçen 180 km/s ile titanyum bloklara çarptığım arabam. ne mi oldu? araba titanyum oldu tabi haliyle.
(mew - 9 Eylül 2011 14:32)
160 km/s ile, önümde 170 km/s ile giden arabaya çarpamadığım arabadır. yetişemedik anasını satayım.
(waiting for azrael - 9 Eylül 2011 14:43)
çok özendim 2 kelam da ben edicem. madde madde geçeyim;-2. derece akrabamın biri sedan reno megane'ı ile bilmem kaç km hızla seyir ederken mıcıra kapılıp şarampole yuvarlanıp takla attı. araçtan sadece yüzlerindeki 1-2 morlukla sağsağlim çıktılar. ha bir de yolcu koltuğundaki akrabanın başında küçük bir dikiş kaldı hatıra. bu demek değildir ki megane çok güvenli bir araba. ancak bok atarken bokunu çıkarmaylım. -pasif güvenlikte ne kadar ortalama üstü ise bunun yanında aktif güvenlikte de bi o kadar kötüdür bu araba. virajlarda falan eğer hızlı girerseniz kıçı başı dağıtma ihtimaliniz yüksektir. yani çok limitlerini zorlamamak lazım arabanın. yol tutuş öyle ford focusun yanına yaklaşamaz.-megane yazısı düşmemiş megane bulmak zor. çünkü o megane yazıları söken orospu çocuğu sayısı, piyasadaki megane araba sayısından daha fazladır. alfabenin en çok kullanılan 2 sesli harfini içeriyor. e ve a. orospu çocukları da götlerine mi sokacak artık ne yapacaksa özellikle bu harfkeri söküp götürüyorlar. ben bizzat kendi kullandığı şirket arabasının arkasındaki megane yazısındaki e'yi, kız arkadaşının isminin baş harfi bahanesi ile söken dallama gördüm. kendi arabası lan. -arabaların kaportaları darbe emicidir. tek darbede en çok dağılanı genelde en iyi pasif güvenliğe sahiptir. tam tanımı bu değil tabi. toroslar tam kütüktür. biz de bi kere ithal toyota corolla ile torosa çarpmıştık. bizim arabanın ön taraf yokoldu. öndeki torosda hasar yoktu. ama genelde bu tip kazalarda torosta oturanların boyunu zedelenir, kafası gözü zedelenirken, diğer araçtakilere bi bok olmaz. olayın özü bu zaten.-ikinci neslinin dizaynı o kadar güzelki halen piyasadaki en şık arabalardan bence. ama sadece kasası güzel işte maalesef. bir de dizel motoru neredeyse koklayarak yakıyor. piyasanın en az yakan dizellerindendir. -herhangi bir araba ile 160km ile beton bloğa çarparsanız muhtelemen bundan kimsenin haberi bile olmaz. yoldan geçenler orda ki metal yığını ne be falan der sadece. -betonun taşıyıcı gücü yüksektir bu yüzden kolonda önemlidir. demirin tartma ya da direnç gücü yüksektir bu yüzden kirişlerde daha önemlidir. beton blok sadece betondan ibaretse çarpma etkisi ile kırılabilir. ancak içinde demir varsa o zaman dayanır işte. bu da böyle gereksiz bir bilgi olarak kalsın.
(beeyore - 9 Eylül 2011 14:44)
sanırım e harflerini özellikle toplayan bir manyak var. veya kendi e'si düştüğü için başka bir megane'ın e'sini aşıran cengaverler bu e harfini sonsuz bir döngüyle şehir sokaklarında dolaştırmakta.
(mew - 9 Eylül 2011 14:54)
hatchback olan 3. nesilin 1.5 dizel full+full (sunroof, navigasyon, premium paket) versiyonunun fiyatı 1.5 senede yaklaşık 12.000 tl artmıştır. su anda web sitesindeki fiyat 58.650 tl. ayrıca, motor gücü de 5 beygir artmış ve bluetooth saçma bir şekilde kaldırılmış nedense. diğer taraftan, 2004 2005 2006 yılı sedan modelinde olduğu gibi, 3. nesilin privilege artı premium paket versiyonuna da sahipseniz, donanım açısından bir çok pahalı modeldeki seçeneklerin çoğuna yine sahipsiniz sayılabilir. geri vites kamerası en önemli eksiği sanki.türkiye'de üretilmeye başlandıktan sonra araç gündüz farına fransız kalmıştır ayrıca. içeride ampülü bile görebilirsiniz ama yanmıyor şerefsiz.not: hep full+full kalıbını kullanmak istemiştim. iyi oldu rahatladım
(deadstick - 15 Ocak 2012 14:47)
biri bir tur verirse binmek istediğim araba. bu arabayı kullananlar nasıl bir evrim geçiriyor anlamak için. çok mu çabuk hızlanıyor, frenleri çok mu iyi, kaporta mı sağlam anlamadım. neden bu arabayı kullananlar bana arıza gibi geliyor. yahu 100 le giderken götüme kadar girip niye selektör çakıyorsunuz şehir içinde anlamıyorum. makas atmalar, olmayacak yerde sollamalar. acaip virajlı daracık yollarda son sürat gitmeler. hele o uzun yolda sollamalarda kendisini bir sol şeride atışı var zannedersin solladığı arabaya yandan vuracak ta silahla çatışacaklar. bilmiyorum, var bu arabada birşey.
(mastor - 13 Temmuz 2012 20:13)
bu arkadaşın 2005 modelini (megane ii hatchback) beğenerek, isteyerek, fiyatının donanımına göre iyi olduğunu düşünerek hesaplayıp kitaplayıp almıştım. kullandığım süre içinde açık ara en güzel hatıram yeni sahibi ile benden uzaklaştığı, hayatımdan tüm sorunlarını da birlikte götürerek ayrıldığı o kutlu gün olmuştur. bugün bile bir arkadaşım bana renault'nun ürettiği bir arabayı anlatacak, övecek olsa aklıma o sahne gelir, o günkü duygularla "haklısın yahu müthiştir" derim. ne de güzel süzülmüştü asfaltta, o hatchback arabanın arka tasarımı benden uzaklaşırken nasılda güzeldi. o günü takip eden 4 yıl ve değiştirilen iki araba bana böylesine duygular yaşatamamıştır.
(wizard of os - 30 Ağustos 2012 13:31)
radyosu üzerinde kanal ve frekans değiştirilmesi imkansız olan araç. normalde frekans, rds ve hafıza olarak 3 menüsü olan fm radyoda imleç daima rds üzerinde durmakta ve sadece rds kanalları değişim yapmaktadır. imleç hiç bir koşulda ne sağdaki hafıza kısmına ne de soldaki frekans kısmına kaymamaktadır.sorunu silettiğim yetkili servis bana bu modelde bu özelliklerin olmadığı gibi saçma bir cevap vermektedir. hayır bu dediğim özellik daha yeni sattığım 20 bin liralik clio'da varken neden 60 bin liralık megane'da olmuyor ve biz nasıl frekans arıyacağız onu çözemedim (bkz: nereye sıçacağız). aynı soruyu sorduğum yetkili servis çalışanları ise bana tren muamelesi yapmaktadır.konu renault'un merkezine şikayet olarak iletildi. bekleyip nasıl bir çözüm üretecekler çok merak ediyorum.edit: iş yerime bi kutu çikolata gönderdiler. bi de soğuk su istedim kendilerinden. entry sonrası mevzubahis radyonun tuşları soyuldu. pul pul döküldü aq radyo elime. değişim için servise bıraktık, yeni takılan radyoda bi çok fonksiyon çalışmıyordu bile. ikinci kez değişim için bıraktığımda aracımın tamponunu sürtmüşler. verin aq aracımı dedim sonunda. piç ettiler aracı durduk yere. tam şansımı sikeyim diyecem aklıma volkswagen sahipleri geliyor. beterin beteri var..
(wykpy - 2 Eylül 2013 16:52)
otomobillerin ajda pekkan'ı.
(neptunun raki sofrasi - 6 Eylül 2013 13:12)
gün itibariyle yeniden makyajlanan, hatta hafta içerisinde 3 defa daha makyajlanacak olan ve gittikçe bülent ersoy'a benzemeye başlayan otomobil.
(seabird - 6 Eylül 2013 13:16)
1.5 dci gt line modelinde 270 hız göstergesi vardır. ancak aracın maksimum hızı 190 km'dir. biri bunu açıklasın. sanırım arabayı uçaktan atınca 270 yapıyor.
(galove - 24 Ekim 2013 18:16)
her ay bir parçası bozulan eski arabam.
(serifhuseyin - 23 Kasım 2013 17:28)
8 senedir kullandığımız 2005 megane 2'nin bakımlarını aksatmayınca ekstra masraf çıkartmadı bize hiç maşallah. bir tek sol şoför camının mekanizmasında kronik bir sorun var. sürekli bozuluyor efendim, durduramıyoruztabi masraf çıkartabilecek bir arabadır. araba niyetine değil de eşşek niyetine binilirse bol masraf çıakrtır, çünkü kaliteli değildir. çok yıpratmamak lazım, zorlamamak lazım. yoksa her an ele gelebilitesi olan bir araç. periyodik bakımlarını kesinlikle atlamamak lazım. şart.edit: 1.5 dci motoru cidden çok ekonomiktir. ha 180'i görürseniz dua edin ama şehir içi 6 litre dönemindeki araçlara çok iyidir. şehirler arası 4.5'un altına da indi 100-110 arası giderken.
(ulotrix - 23 Kasım 2013 17:46)
gri renkli 2011 hb expression modelinin beni davalık ettiği araba. sıfır aldığımız aracın boyası daha bir ay olmadan şu şekildedeforme olduğu için servise götürdüm. ilk başta sadece benzin deposunun olduğu tarafta vardı bu boya kabarmaları. yetkili servis sıkıntılı yerlerin üzerine rötüş yaparak kuş pisliklerinden dolayı olduğunu söyledi. kaderimizde varmış deyip araç üzerindeki pisliklere karşı daha da hassas olduk fakat aracın ilk bakım süresi geldiğinde sadece depo kapağının olduğu kısımda değil her yerinde aynı döküntüler oluşmuştu. tekrar servise gidip kuş pisliklerinin onca araç içinde sadece bizim araca bu kadar zararlı olduğunu, hatta denizi olan yerlerde bu aracın boyasının hassasiyetinin daha da arttığını bir daha dinleyince internetten biraz araştırayım dedim ve çeşitli forumlarda aynı sorunu yaşayan kişileri okudum. onlara da bu boyalar su bazlı, kuş pisliği, deniz kenarı gibi bahaneleri sıralamışlar özellikle şu arkadaşın yazdıklarını okuyunca adam aynı sorunu yaşamış dava açmış kazanmış, parasını iade almış, ben de açayım davamı, alayım gizli ayıplı malımın para iadesini dedim ve o gazla dava açtım. bir yılın üzerinde süren dava süreci sonunda bilirkişi raporu geldi: boya bozulmaları kullanıcı kaynaklı olup satıcının herhangi bir sorumluluğu yoktur!beni gaza getiren forumda davayı açan arkadaşa ulaşıp bendeki fotoğrafları gösterdiğimde onunkilerin de aynısı olduğunu öğrendim; ama maalesef arkadaş bulamadığı için bilirkişi raporunu alamadım. kısaca aklınızda olsun sıfır aldığınız aracınızda şöyle ,şöyleyada şöyle boya atmaları olduysa ve servis fotolarını çekip ücretsiz boyayacağız sonucuyla sizi aradığında internette okuduklarınızdan gaza gelip dava açmayın. hele ki aracınızı fabrikasının olduğu yerden aldıysanız ve atanan bilirkişinin de o fabrikayla ilişkisi olması muhtemelse hiç girmeyin bu işlere.aynı yerlerde farklı marka ve modellerde aracınız da olmasına rağmen unutmayın ki aldığınız megane aracınız beş on yaş daha yaşlı muadillerine göre kuş pisliklerine daha hassas; çünkü onu su bazlı boyayla boyadılar.sakın ola denize yakın illerde ikamet etmeyin kapı kenarlarınız, bagaj kapağınız, depo kapağınız daha bir yıl dolmadan oksitlenebilir; çünkü bu aracın kullanma kılavuzunda deniz kenarı gibi asit içerikli atmosferlerin olduğu yerlerde kullanmamanız gerektiği yazmakta.2011 yılında ürettikleri araçlarını atmosfer olaylarına ve dış etkenlere bu kadar hassas yaptıkları için renault'u bir kez daha kutluyor ve daha birinci ayında komple boyanması gereken bir araç sahibi olmama sebep oldukları için tebrik ediyorum.
(stockholmesyndrome - 5 Aralık 2013 14:34)
o paraya türkiye'de alınabilecek en iyi araçlardan biri. başta fluence olmak üzere (ki fluence yeni doğan slx, yeni tempra oldu artık) sen aracı yarrak kürrek kullanırsan, dağa taşa vurur, vites ayarı, gaz ayarı dinlemez zorlarsan ee haliyle siker atarsın bir kaç yıla. megane 3 kullanıyoruz abim de ben de, bakımını yaptırdığımız sürece şu ana kadar yıllardır tek bir sorun yaşamadık, uzun yol da yaptık şehir içi de bindik.neticede altınızdaki 4x4 değil, audi değil. megane lan. megane. orta sınıf binek. diğer orta sınıflarda olup da bunda olmayan ne var, daha ne bekliyon amk? o paraya konforu da, yol tutuşu da, motoru da, yakıt tüketimi de on numara araç.
(mai hasegawa - 9 Ocak 2014 13:00)
2002 yılında üretimine başlanan 2. kasanın sedanı 2013'te makyaj gören fluence'ten çok daha çekicidir. iç tasarım dandikti ama.
(numenor bebesi - 1 Mart 2014 17:16)
megane 1 donemi itibariyle iyi bir aracti. ozellikle makyajlandiktan sonra kullanilmaya baslayan 115 beygirlik 1.6lt motor ile donemine gore iyi bir performansa sahipti. arkasinin yuksek olmasi ve bagimsiz suspansiyonu olmamasi sebebiyle yuksek hizlarda arkadan kayardi bunun disinda ise sinifina gore gayet iyi donanimlara sahip guzel bir arabaydi. postmodern dizayni ise o yillarin renault cizgisinin tipik ozelligiydi. bu arabayla ilgili benim dikkatimi ceken sey klasik renault hissiyatini alabileceginiz son araba olmasi. soyle aciklayayim; bundan sonra gelen yeni modeller yeni bir neslin aracidir. kullananlar bilirler, r9, r19, r21, clio 1 ve clio 2 gibi araclari kullandiginizda hepsinin verdigi ortak bir his vardir, pedallarin konumlari ve yumusakligi, kemiksiz, uzun vites gecisleri ve ozellikle 1.4 karburatorlu motorlarin ortak sesi ortak bir renault hissi yasatir. iste megane 1 bu hissi yasayacaginiz son arabadir.
(seiduna - 10 Şubat 2015 19:35)
Yorum Kaynak Link : renault megane